Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/329 E. 2023/250 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/329 Esas
KARAR NO:2023/250

DAVA:Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/01/2017
KARAR TARİHİ:29/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 26/01/2017 tanzim, 30/01/2017 vade tarihli, 44.000 TL bedelli senedin (bononun) ve protokol başlıklı belgenin ihtiyaten haczedilen malların muhafazası sırasında ve işyerinin fiilen iş yapamaz hale getirilmesi tehdidi ve baskısı altında düzenlenerek müvekkillerine imzalatıldığını, rızaen borçlanma iradesi olmadığını, söz konusu senetten ve protokol başlıklı belgeden dolayı müvekkillerinin borcunun bulunmadığını, dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle 44.000,00 TL bedelli senetten ve protokol başlıklı belgeden dolayı borçlu bulunmadığının tespiti ile senedin ve protokol başlıklı belgenin iptaline, icra baskısı ve tehdidi altında ödenen 5.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, müvekkilleri yararına 40.000,00 TL manevi tazminat ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin, kambiyo senedine dayanan alacağının tahsili amacıyla borçlu … San.ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine İstanbul 31. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, haciz işlemi sırasında davacıların istihkak iddia ettiklerini, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı kararı ile takibin devamına karar verildiğinden haciz işlemleri için aynı adrese yeniden gidildiğini, davacılar ile takip dosyası borcuna istinaden protokol yapılarak 30/01/2017 vade tarihli 44.000 TL bedelli senedin müvekkiline verildiğini, bononun vadesi geldiği halde ödenmediğinden alınan haciz kararı ile borçlular aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından takip başlatıldığını ileri sürerek bildirdiği nedenlerle davanın reddini, davacıların kötüniyet tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; İİK 72/3 maddesi gereğince açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizin… sayılı ilamı ile davanın reddine karar verildiği, hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul BAM 44. Hukuk Dairesi’nin 2020/981 Esas, 2022/659 Karar sayılı ilamı ile;”… Mahkemece davacı tarafın tanıkları dinlenip, tarafların gösterdikleri deliller toplanarak protokol ve bononun TBK 38/2. maddesi kapsamında kanundan doğan muhafaza tehdidi altında imzalandığı tespit edildiği taktirde, takipteki alacağın protokol tarihi itibariyle ulaştığı miktar belirlenerek aşırı yararlanmanın varlığı yönünden değerlendirme yapılması gerekirken, bu yönde inceleme bulunmadığından, davacılar vekilinin serbest irade ile rızaen yapılan bir borçlanma ve ödeme işlemi olmadığının gözetilmediğine ilişkin istinaf sebebinin kabulü gerekmiştir.” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiş olup, dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizin yukarıdaki sırasına kaydı yapılmıştır.
6098 Sayılı Kanun’un 38/2 fıkrası uyarınca “Bir hakkın veya kanundan doğan bir yetkinin kullanılacağı korkutmasıyla sözleşme yapıldığında, bu hakkı veya yetkiyi kullanacağını açıklayanın, diğer tarafın zor durumda kalmasından aşırı bir menfaat sağlamış olması hâlinde, korkutmanın varlığı kabul edilir.”
Eldeki uyuşmazlıkta çözümlenmesi gereken hususlar; protokol ve bononun korkutma etkisi altında verilip verilmediği, korkutma etkisi altında verildi ise bunun davalı yararına aşırı yararlanma teşkil edip etmediğidir.
Dinlenen tanık beyanlarından; davacıların malların muhafaza altına alınarak iş yerinden götürüleceği endişe ve korkusu ile hareket ettiklerine kanaat getirilmiş ise de TBK’nın 38/2 fıkrasının uygulanabilmesi için bu şartın yeterli olmadığı, ayrıca davalının aşırı bir yarar elde etmesinin de gerektiği, ne var ki alınan ve denetime elverişli olması sebebiyle benimsenen bilirkişi raporuna göre nakden ödenen 5.000,00TL ile 44.000-TL bedelli bononun toplamının protokol tarihi itibari ile toplam borç miktarından az olduğu, bu nedenle TBK’nın 38/2 fıkrasının eldeki davada uygulanma koşullarının gerçekleşmediği anlaşılmakla davanın tüm talepler yönünden reddine ve icra takibi başlatılmasının tedbiren durdurulmasına karar verildiğinden İİK’nın 72/4 fıkrası uyarınca davalı lehine tazminata hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın tüm talepler yönünden ayrı ayrı REDDİNE,
2-Takibin durdurulmuş olması dikkate alınarak İİK.72/4.maddesi gereğince takip konusu alacağın %20 si oranındaki ( 8.800,00 TL ) tazminatın davacılardan alınıp, davalıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 179,90-TL. karar ve ilam harcının peşin harç + tamamlama harcı toplamı 1.518,41-TL.’den mahsubu ile geriye kalan 1.338,51‬-TL.’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacılara iadesine,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL. vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacılar tarafından yatırılan ve harcanmayan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştikten sonra davacılara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır