Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/267 E. 2022/775 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/267 Esas
KARAR NO:2022/775

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:19/04/2022
KARAR TARİHİ:27/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilleri … ile …’nın oğlu, diğer müvekkillerinin kardeşi olan …, 12.10.2014 tarihinde, Üniversite Eğitimine devam etmekte olduğu Kırklareli’ne gitmek üzere İstanbul/… Otogarı’ndan, şehirler arası yolcu taşımacılığı yapan … Turizm A.Ş.’den bilet satın aldığını, …, davalı … Turizm firmasına ait … plaka sayılı otobüste 69 numaralı koltukta yolculuğuna devam ettiği sırada aynı araçta bulunan … isimli bayanı taciz ettiği, sonrasında ise … isimli yolcunun burnuna yumruk attığı gerekçe gösterilerek, … arasında otobanda, yakınında hiçbir yerleşim yeri olmayan bir bölgede, yolcu indirip bindirmenin yasak olduğu otoban üzerinde, akşam saat 19.30 sıralarında, ( yatsı vakti) … Turizm firmasına ait … plakalı otobüsün şoförü olan davalı … tarafından otobüsten zorla indirildiğini, müteveffa …otobüsten indirildikten hemen sonra otobanda … isimli kişinin kullandığı… plakalı aracın çarpması sonucu vefat ettiğini, açıklanan nedenlerle davalarının kabulüne, öncelikle ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile uyap üzerinden sorgulama yapılarak … plakalı aracın halen davalı … Turizm Seyahat Organizasyon Ve Tic. Tic. A.Ş. adına kayıtlı olması halinde bu aracın kaydına, kayıtlı değil ise aynı davalı adına kayıtlı başka bir araç üzerine dava sonuna kadar satışının önlenmesi yönünden ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı Anadolu Anonim… vekilinin cevap dilekçesinde; dava konusu taleplerin belirsiz alacak olarak ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, KTK 97 maddesi uyarınca sigorta şirketine kanunda belirtilen evraklar ile müraccat edilmesinin gerektiğini, davaya konu talep zaman aşımına uğradığını, davacının dayandığı delillerin taraflarına tebliğe çıkartılmasının gerektiğini, poliçe ve teminat limitinin belirtilmesinin gerektiğini, Taşımacılık Sigortası Genel Şartları uyarınca davaya konu edilen kaza poliçe teminatı kapsamında olmadığını, sigortalı araç sürücüsü kusursuz olduğunu, davanın reddi gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatı talebi hakkında kanuna ve Yargıtay uygulamalarına uygun değerlendirme yapılmasının gerektiğini, tazminat hesaplaması aktüer sıfatına sahip bilirkişiler tarafından ZMMS Genel Şartlarına çerçevesinde yapılmasının gerektiğini, müterafik kusur durumu göz önüne bulundurulmasının gerektiğini, faiz hatalı talep edildiğini, müvekkili sigorta şirketi temerrüde düşmediğini, davacının yargılama giderleri ve vekalet ücreti taleplerinin reddi gerektiğini, açıklanın tüm bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalılar herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamışlardır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar desteğinin davalı … Turizm… Aş’ye ait otobüs ile taşınması sırasında yaşamını kaybettiği, uyuşmazlığın davacılar desteği ile davalı otobüs firması arasında yapılan taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı, davacılar desteğinin tüketici konumunda olduğu anlaşılmıştır.
28/11/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tükecinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlığın davacılar desteğinin taşınması sırasında vefat etmesinden kaynaklandığı, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu (aynı yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/1952-4199 Esas Karar sayılı kararı) anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıda ki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğuna,
3-Karar kesinleştikten sonra HMK.nın 20.maddesi gereğince yasal sürede başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce karar verilmesine,
4- Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır