Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/257 E. 2023/796 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/257 Esas
KARAR NO:2023/796

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/04/2022
KARAR TARİHİ:31/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket davalı arasında 26.09.2020 tarihinde, iki ayrı sayaç için iki ayrı “Elektrik Abonelik Sözleşmesi” imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden de kendisine ait ticari işletmesine ait iki sayaçta kullanılmak üzere elektrik enerjisi tahsis edildiğini, davalı söz konusu enerji kullanımına ilişkin aylık faturalarının hiçbirini kendisiyle imzalanan sözleşme hükümlerine aykırı olarak ödemediğini, ilgili faturaların ödenmesi yönünde kendisiyle birçok kez telefon görüşmesi yapıldığını, ayrıca sms ve e-posta yoluyla, borcunu ödemesi gerektiği aksi hâlde sözleşme hükümlerinin uygulanarak sözleşmenin tek taraflı olarak feshedileceği ve yasal yollara başvurulacağı ihtarında bulunulduğunu, ancak davalı yana yönelik tüm bu başvurular sonuçsuz kaldığını, müvekkil şirket, davalı ile imzalanan sözleşmenin davalı tarafından ihlal edilmesi nedeniyle sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini ve dönem sonu itibariyle fesih sebebiyle oluşacak cayma bedelinin faturaya yansıtılacağını davalıya 15.01.2021 tarihinde bildirdiğini ve portföyden çıkışının yapıldığını, fatura ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalı karşısında müvekkil şirket yönünden sözleşme, katlanılamaz hale gelmiştir ve daha fazla zarara uğramamak adına fesih hakkı kullanıldığını, davalıya faturalar kendisine sms ve e-posta olarak bildirilmesine ve tüm uyarılara rağmen ödemesini yapmadığını, bunun üzerine davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı söz konusu icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ederek ve işbu ilamsız icra takibinin durmasına yol açtığını, dav alının bu itirazı haksız ve gerekçesiz olup itirazın iptaline karar verilmesinin gerektiğini, davalının itirazı üzerine itirazın iptali konusunda yapmış oldukları…Arabuluculuk Bürosu 2022/… Büro Dosya No, 25.01.2022 tarih ve 2022/… Arabuluculuk numaralı başvuruları sonucunda davalı ile anlaşma sağlanamamış ve 07.03.2022 tarihli Arabuluculuk Son Tutanağı düzenlendiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davalının … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalının İ.İ.K.’nın madde 67/2 hükmü çerçevesinde alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı tarafa dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf cevap dilekçesi sunmamış, yargılama sırasında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davalı tarafından … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır.
2004 sayılı İİK ‘nun 67. maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Eldeki davada davacı tarafından davalı aleyhine … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası ile faturaya dayalı olarak 183.587,99 TL asal alacak ve 18.085,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2021.805,18 TL asıl alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, ödeme emrinin …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 13/07/2021 tarihli … esas ve … karar sayılı ilamı ile borçlu yana 05/05/2021 tarihinde tebliğ edildiğinin belirlendiği, borçlu vekili tarafından sunulan 06/05/2023 tarihli dilekçe ile takibe süresi içerisinde itiraz edildiği ve takibin durduğu, itirazın alacaklıya tebliğ edilmeksizin 14/04/2022 tarihinde eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Eldeki davada uyuşmazlık davacı ile davalı arasında imzalanan elektrik abonelik sözleşmesi nedeni ile düzenlenen faturalardan dolayı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü teknik bilgi gerektirmesi nedeni ile mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 16/03/2023 tarihli rapor ve 24/05/2023 tarihli ek rapor ile davacı tarafından davalı yana toplam 183.587,99 TL bedelli 9 adet fatura düzenlendiği, faturalarını defterlerine kaydettiği, davalının ticari defter ve kayıtlarında dava konusu faturaların bulunmadığı, davacının davalıdan 183.587,99 TL asıl alacak ve 18.085,90 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 201.673,89 TL alacak talebinde bulunabileceği rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı yukarıda yapılan açıklamalar, taraflar arasında elektrik enerjisi kullanımı konusunda abonelik sözleşmesi imzalanmış olması ve bilirkişi heyet raporları dikkate alınarak davacı yanın takip tarihi itibariyle davalıdan 201.673,89 TL alacak talebinde bulunabileceği anlaşılmış, davalı tarafından yapılan itirazın bu miktar üzerinden iptaline ve takibin devamına karar verilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli 2019/… esas ve 2019/… karar sayılı kararında belirtildiği üzere; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Davacının talebinin faturaya dayalı olduğu ve alacağın likit olduğu anlaşıldığından davacının icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda yazılı kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 183.587,99 TL asıl alacak ve 18.085,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 201.673,89 TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine,
2-İtirazın iptaline karar verilen alacağın %20 ‘ si oranında hesaplanan 40.334,77 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 13.776,34 TL karar ve ilam harcının 80,70-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 13.695,64 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından ödenen 80,70 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile ödenen 80,70 TL başvuru harcı ile 3.444,00 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.524,70 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 3.522,41 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 32.251,08 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 131,29 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine
8-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabulucu ücretinin 1.558,99 TL’ sinin davalıdan, 1,01 TL ‘ sinin davacıdan alınarak Hazine’ye ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır