Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/192 E. 2022/586 K. 13.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/192 Esas
KARAR NO : 2022/586

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 13/06/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 15/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, …ve…Otoyolu’ nun işletme hakkı sahibi olduğunu, davalının ise, işletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyolları kullanmış bulunan tüzel kişi, tacir olduğunu, davalıya ait …, … ve… Plakalı araçların geçiş ücret ödemeksizin 01.09.2016-17.06.2017 tarihleri arasında köprü ve otoyol geçişi yaptığını, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz ederek haksız olarak takibi durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, d ihlalli geçiş listesi, ihlalli geçişlere ilişkin görüntü ve provizyon kayıtları, bilirkişi incelemesi, tanık, yemin ve sair delillere dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Takibin başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğünün…esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında davaya dayanak cari hesap alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun yetkiye, borca, faiz oranlarına, işlemiş faize, masraf ve tüm fer’ilerine vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; İtirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Davalının, davacının işletmecisi olduğu karayolundan ihlalli bir geçişinin söz konusu olup olmadığı, davacı tarafından davalıya tahakkuk ettirilen borçtan dolayı davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı bu bağlamda takibe vaki itirazın iptalinin gerekip gerekmediği noktalarında toplandığı görülmüştür.
Davacı vekili Av… mahkememize sunmuş olduğu 13/05/2022 tarihli dilekçesi ile davalı ile sulh olunması ve dava konusu icra dosyasına ilişkin borcun davalı tarafından ödenmiş olduğundan davanın konusuz kalması sebebiyle davada karar verilmesine yer olmadığına iliş karar verilmesini ve davalı tarafça yargılama giderleri ve vekalet ücretinin ödeneceği kabul edilmiş olup, mahkeme hükmünde dava masraflarının ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiğini bunun üzerine bu dilekçenin davalı yana tebliğ edildiği, davalının beyan dilekçesi sunmadığı görüldü.
Davacı vekili Av. … mahkememizin 13/06/2022 tarihli celsesinde sulh doğrultusunda karar verilmesine dair beyanını tekrar etmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 313. maddesine göre sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.
HMK.’nun 314. maddesinde ise sulhun, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği hükme bağlanmıştır. Yine anılan Kanun’un 315. maddesi gereğince, sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre, sulhe göre karar verilmesini istemezlerse karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
İddia, savunma, tarafların karşılıklı olarak sulh olduklarına dair dosyaya sunduğu beyanlar hep birlikte değerlendirilmiştir.
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan sulh dilekçeleri ekinde sunulan sulh protokolü uyarınca; davalı /borçlu tarafın, huzurdaki dava sebebiyle doğmuş ve doğacak tüm masrafları ( arabuluculuk ücretleri dahil tüm yargılama giderlerini ) ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt edeceğini açıkça beyan etmişlerdir.
Sonuç olarak tarafların sulh oldukları, böylece davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Sulh nedeniyle konusuz kalan esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL peşin harç, 80,70-TL başvuru harcı, 11,50-TL vekalet harcı ve 76,50 -TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 249,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 6. maddesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.245,26 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.13/06/2022

Katip
¸e-imzalı

Hakim
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.