Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/178 E. 2023/723 K. 11.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/178 Esas
KARAR NO:2023/723

DAVA:Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:17/08/2020
KARAR TARİHİ:11/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkilinin Almanya’da yaşamakta iken Türkiye’ye kesin dönüş yapma kararı aldığını, bunun sonucu olarak Almanya’daki evinde kullandığı ev eşyaları ile almış olduğu hediyeleri Türkiye’ye göndermesi gerektiğini, bunun için internetten davalı şirketin bilgilerine ulaşarak “…” ismindeki davalı şirkette çalıştığını beyan eden kişi ile irtibat kurarak Almanya’daki ev eşyalarının Türkiye’ye gönderilmesi konusunda anlaştığını, müvekkilinin eşyaları koli yaparak davalı tarafa teslim ettiğini, müvekkilinin bir süre farklı telefonlardan aranarak eşyalarının … Gümrük sahasında karıştığı, gelip eşyaların kendilerine ait olanları ayırarak almasının istediğini, bunun üzerine müvekkilinin uçakla … Gümrük Müdürlüğü’ne gittiğini ancak eşyaların müvekkiline verilmediğini, davalı şirketin Gümrük Müdürlüğü’ne eşyaları bildirmemesi üzerine müvekkilinin bu sorunları yaşadığını, bu nedenle müvekkilinin mağdur olduğunu, müvekkilinin yol masrafı ve çeşitli masraflar yaptığını, davalılara eşyaları taşıması için de 1.000-Euro ödediğini belirterek ve dava dilekçesinde açıklanan diğer nedenlerle fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutarak şimdilik 30.000-TL. manevi, 50.000-TL. de maddi olmak üzere toplam 80.000-TL. tazminatın 25/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise; davacının müvekkili ile herhangi bir taşıma sözleşmesi bulunmadığını, davacı vekilinin … Gümrük Müdürlüğü’ne verdiği 05/07/2019 tarihli dilekçesinden de sözleşmenin müvekkili firma ile yapılmadığının, … isimli şahısla yapıldığının ve müvekkilinin sözleşmenin tarafı olmadığının davacı tarafından bildirildiğini, davacının ifade etmiş olduğu gibi müvekkili şirkette adı … olan bir çalışanının bulunmadığını, … isimli şahsın müvekkili şirket ile Almanya’da aynı depoyu kullandığını, müvekkili şirket ile herhangi bir ticari veya işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, davacının eşyalarının sehven müvekkilinin aracına karıştığını, davacının taşımacılık anlaşmasının … … isimli şahısla olduğunu, müvekkilinin kusurundan bahsetmenin mümkün olmayacağını beyanla davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; taşıma sözleşmesinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacıya ait olan ve davalının aracı ile taşınan eşyalara Gümrük İdaresince el konulduğu ve eşyaların devletleştirildiği sabittir.
Taraflar arasında akdi ilişki bulunup bulunmadığı, davalının zarardan sorumlu olup olmadığı ve zarar miktarı hususları ihtilaflıdır.
6100 Sayılı HMK’nın 190/1 fıkrası ve 4721 Sayılı TMK’nın 6.maddesi uyarınca akdi ilişkinin varlığını ispat yükü davacıya aittir. Her ne kadar yazılı bir sözleşme yok ise de; davacıya ait eşyaların davalının aracından çıktığı, bu hususun taraflar arasında da çekişmesiz olduğu ayrıca Gümrük Müdürlüğü tarafından gönderilen belgeler arasında davalı tarafından dava dışı …’a verilen vekaletname bulunduğu hususları göz önüne alındığında taraflar arasında taşıma sözleşmesinin kurulduğu anlaşılmıştır.
Bu aşamadan sonra kusur ve zarar miktarının tespiti teknik inceleme gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmıştır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki; her ne kadar ev eşyası taşımalarında TTK hükümleri vücut bulur ise de taşınan eşyaların niteliği ve niceliği dikkate alındığında (örneğin 624 adet mont bulunması) taşımanın ticari niteliği haiz olduğu, bu nedenle CMR hükümleri çerçevesinde değerlendirme yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.
Davalı taşıyıcının yükleme esnasındaki gözetleme yükümlülüğüne uymaması nedeniyle %25 oranında; davacı taşıtanın da üzerine düşen bilgi ve belgeleri temin edip taşıyıcıya teslim etmemesi nedeniyle %75 oranında kusurlu olduğuna işaret eden 10/08/2023 tarihli bilirkişi raporu aynı gerekçelerle benimsenmiştir.
Zarar; olayda CMR hükümleri işletileceğinden zararın da buna göre tespiti gerekir ise de taşınan eşyanın ağırlığına dair veri bulunmadığından buna yönelik net bir hesap yapılması mümkün değildir. Bununla beraber 6098 sayılı TBK’nın 114/2 ve 50/2 fıkraları uyarınca hakkaniyete uygun bir tazminata hükmedilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda; olayın gelişimi, tarafların yukarıda açıklanan kusur durumları ve 20/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen bedel birlikte değerlendirilerek 50.000,00-TL tutarındaki maddi tazminatın hakkaniyete uygun olduğu kanaatine varılmıştır. (İstanbul BAM 12. Hukuk Dairesi’nin 2019/… Esas – 2021/… Karar sayılı ilamı)
Son olarak; her ne kadar manevi tazminat isteminde de bulunulmuş ise de; olayın kişilik haklarına veya vücut bütünlüğüne saldırı teşkil etmediği, bu nedenle manevi tazminat koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçede açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-50.000‬,00 TL maddi tazminatın 25/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Manevi tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 3.415,50-TL. karar ve ilam harcından peşin yatırılan 1.366,20-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 2.049,30-TL eksik harcın davalıdan alınıp Maliye’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.366,20-TL peşin harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabulucu ücretinin 825,00-TL’sinin davalıdan, 495‬,00-TL’sinin davacıdan alınıp Maliye’ye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından yapılan 4.754,45‬-TL (54,40-TL. başvuru harcı, 7,80-TL. vekalet harcı, 4.200,00-TL. bilirkişi ücreti ve 492,25-TL. posta, tebligat masrafı) yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 2.971,53-TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır