Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/870 E. 2022/366 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/870 Esas
KARAR NO:2022/366

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:30/12/2021
KARAR TARİHİ:11/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilleri …’nun hakim hissedarı … arasında yapılan hissedarlık sözleşmesi kapsamında taraf yükümlülükleri belirlenmiş ve …’a alacağı hisse karşılığında şirketin inşa edeceği biyogaz tesislerinin inşa edilmesi ve sürece teknik liderlik etmesi sorumluluğu verilmiş olduğunu, …’ın bu süreçte hisse bedeli karşılığı olarak biyogaz tesisleri çizimleri, personel ve taşeron seçimleri ve inşaat sürecinin yönetilmesi ile kendine yüklenen sorumluluk kapsamında görev yapmış olduğunu, ilerleyen süreçte tarafların, …’ın kendi hisselerini belli bir bedel ile …’na satması konusunda anlaşmış olduklarını, Hisse devir sözleşmesinde de açık olarak satış koşullarını belirlemişler, davalı … ile müvekkili …’nun hakim hissedarı … arasında 02.04.2019 tarihinde Hisse Devir Sözleşmesi akdedilmiş olduğunu, söz konusu Sözleşme ile, davalı … müvekkil … … A.Ş. hissedarı olarak sahip olduğu paylarını diğer müvekkil …’na devretmeyi taahhüt etmiş, yine taraflar arasında akdedilen Hisse Devir Sözleşmesi’ne göre; …..kabul, beyan ve taahhüt ettiklerini, davalı …’ın, Hisse Devir Sözleşmesi ile öngörülen Rekabet Etmeme ve Gizlilik Hükümlerine aykırı davranışı halinde, müvekkiller nezdinde ortaya çıkacak doğrudan ve dolaylı tüm zararlardan sorumlu olmayı da ayrıca taahhüt ettiğini, ancak davalı …’ın, işbu dava konusu Hisse Devir Sözleşmesinde yer alan rekabet yasağı ve sır saklama yükümlülüklerine maalesef riayet etmemiş, dilekçemizde açıklayacağımız fiilleri ile Hisse Devir Sözleşmesi yükümlülüklerini ihlal etmiş, özellikle rekabet yasaklarına aykırı fiilleri ile müvekkiline maddi ve manevi zararlar vermiş olduğunu, davalı’nın müvekkillerine verdiği tek zarar Hisse Devir Sözleşmesi’ne aykırı davranışları olmadığını, davalı …, bilgi ve tecrübesine güvenilerek müvekkil …’da hisse sahibi olmuş, ancak davalı’nın ayni sermaye olarak ortaya koyduğu teknik alt yapıda, imalat süreçlerinde ve özellikle taşeron ve işçi seçimlerindeki hataları nedeniyle de müvekkili nezdinde telâfisi mümkün olmayan zararlar meydana geldiğini, müvekkillerinin bugün değeri 10 milyon TL’den fazla olan hatalı inşaat davaları ile karşı karşıya kalmış olduklarını, söz konusu davalar ile muhatap olmasının tek nedeninin davalı …’ın görevi süresi içinde hatalı taşeron ve teknik ekip seçimi olduğunu, oysa ki, …’a hisse verilmesinin tek nedeni bu teknik liderlik ve biyogaz tesislerinin inşaat ve devreye alınması için ortaya koyduğu teknik kurgu olduğunu, maalesef hisse devir sözleşmesini izleyen süreçte davalı … tarafından oluşturulan teknik kurgunun birçok hatayı barındırdığının anlaşılmış olduğunu, ………Rekabet Yasağının ihlali için fazlaya ilişkin hakları saklı tutmak kaydıyla şimdilik 2.000-TL, şirket sırlarının ifşası için fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutmak kaydıyla şimdilik 2.000-TL, Hissedarlar Sözleşmesi’nde yer alan yükümlülüklere aykırılığın gizli ayıp olması nedeni ile sonradan öğrenilmesine bağlı fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutmak kaydıyla şimdilik 2.000-TL, müvekkili …’nun ticari itibar kaybı için fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutmak kaydıyla şimdilik 2.000-TL, davalının sözleşmeye aykırı fiilleri nedeniyle 3. kişilerin müvekkillerden taleplerine ilişkin fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutmak kaydıyla şimdilik 2.000-TL’nin müvekkillere ödenmesine, her türlü yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, arabuluculuktaki taleplerle dava dilekçesindeki talepler uyuşmadığını, HMK 119/1 e-f maddeleri uyarınca delillerin süresinde sunulmadığını, davacının iddialarının tamamen gerçeğe aykırı olduğunu, davacının maddi zarara uğradığını, rekabet yasağına aykırı fiillerinin gerçekleştiğine dair beyanlarının gerçeği yansıtmayan iddialardan ibaret olduğunu, davacının kötü niyetli olarak açıldığını….iddiada bahsi geçen kısımda, tek yetkili davacı … iken hissedarlar sözleşmesinde yer alan ve nasıl uygulanacağı şirket ana sözleşmesi ve genel kurullar veya şirket iç tüzüğünde belirlenmesi gereken unsurların, sanki şirket ana sözleşmesi veya Genel Kurul veya Yönetim kurullarının herhangi birinde davalı müvekkili …’a ait görevlerden biri gibi yansıtılmış olduğunu, davalı ile davacı … A.Ş ‘nin hakim hissedarı Başer Beyazoğlu arasında 02/04/2019 tarihinde Hisse Devir Sözleşmesi akdedildiğini,….işletmeye dayalı üretim farklılıkları olsa da halen tamamının kurulum aşamasında olduğunun gerçeğe aykırı ve asılsız olduğunu belirterek cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak;02.04.2019 tarihli Hisse Devir Sözleşmesi ve Ödeme Protokolü, … Enerji San. Ve Tic. A.Ş., … A.Ş. ve … San. Ve Tic. A.Ş. Vs davalının iş yaptığı diğer şirketlerin ticaret sicil gazetesi suretleri, …’a ait SGK kayıtlarI, ihtarname,

… A.Ş.’ye ait EPDK kaydı, mail ve whatsapp yazışmaları, davalı …’ın ayıplı çıkan ayni sermayesi sebebiyle müvekkiller nezdinde oluşan zararları gösterir dava dosyaları, raporlar, faturalar vs, tanık, bilirkişi incelemesi, yemin ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; taraflar arasında yapılan hisse devir sözleşmesi, ihtarname, ana sözleşme, icra dosyası, dava dosyaları, ticaret sicil gazetesi kayıtları, mail yazışmaları, 28/12/2018 tarihli olağan genel kurul kararı, SGK kayıtları, tanık, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi incelemesi vs. Delilere dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava; hisse devir sözleşmesine aykırı davranışlardan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı süresinde sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile yetki ilk itirazında bulunmuştur.
Davacı … ile davalı … arasında düzenlenen 02/04/2019 tarihli hisse devir sözleşmesinde, İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair yetki şartı yer almaktadır.
6100 sayılı HMK’nin 14/2.maddesi;
”Özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davacı şirketin merkezi Kadıköy/İstanbul adresindedir.
Eldeki davanın, HMK’nin 14/2.maddesi uyarınca ‘özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açtığı dava’ kapsamında olduğu,
Bu bağlamda şirketin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkisinin söz konusu olduğu,
02/04/2019 tarihli hisse devir sözleşmesinin tarafları olan davacı … ile davalı …’ın tacir olmamaları ve HMK’nin 14/2.maddesi uyarınca kesin yetkinin söz konusu olması nedenleriyle yetki şartının geçersiz olduğu anlaşıldığından, davacı şirketin merkezinin(Kadıköy) bulunduğu yer olan İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin kesin yetkili olduğundan bahisle mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Davalı tarafın yetki ilk itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine,
2-Yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna,
3-Karar kesinleştikten sonra HMK’nin 20.maddesi gereğince 2 haftalık yasal sürede taraflardan biri tarafından başvuru halinde dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Harç ve yargılama giderinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, HMK’nin 331/2.maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.
11/04/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı