Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/82 E. 2022/502 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/82 Esas
KARAR NO :2022/502

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:03/02/2021
KARAR TARİHİ:24/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılar tarafından 26.12.2018 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, … Sokak adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olması sebebiyle müvekkili şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiği tespit edildğini, meydana gelen tesis hasarı ve enerji kesintisi müvekkili şirketin yüklenici şirketi tarafından giderilmiş olup işbu hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj, işçilik bedelleri ile hasardan kaynaklanan diğer kayıplar müvekkili şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalılar tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 8.151,46-TL’nin tahsili amacıyla ilamsız takip yapıldığını ve borçlulara Örnek No: 7 ödeme emri gönderildiğini, davalılar ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettüiklerini, davalılar itirazlarında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer’ilerine külliyen itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep ettiklerini, itirazlarının yersiz olduğunu ve iptalinin gerektiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.’lı TTK’nın 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, görüşme sonunda anlaşılamaması üzerine ilgili anlaşamama tutanağı tanzim edilmiş olup işbu dava dilekçesinde mahkemeye sunulduğunu, açıklanan tüm nedenlerle davalıların …. İcra Müdürlüğü … Esas
sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalılar aleyhine hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; öncelikle husumet itirazlarının bulunduğunu, müvekkili idare ihale makamı olmakla birlikte, hasarın gerçekleştiği iddia edilen adreste ve bildirilen tarihlerde ihale yüklenici firma tarafından altyapı çalışması yapıldığının anlaşıldığını, bu doğrultuda sorumluluk yüklenici firmaya ait olduğunu, zira yüklenici firma ile yapılan Yapım İşlerine Ait Sözleşme’ nin 25/4.maddesi uyarınca sorumluluğun yüklenicide olduğunun sabit olduğundan müvekkili idare yönünden husumet yönünden davanın reddi gerektiğini, davanın süresi içerisinde açılmadığını, tazminat talebi zarar görenin zararın ve tazmin yükümlüsü kişiyi öğrendiği tarihten itibaren bir yıl sonra zamanaşımına uğrayacağından huzurdaki iş bu davanın süresi yönünden reddi gerektiğini, esasa ilişkin itirazlarının da bulunduğunu, dosyaya sunulan hizmet alım sözleşmesi, eldeki davaya konu hasarın giderilmesi için yapılmış bir sözleşme olmadığını, talep edilen hasar bedelinin rayice ve gerçeğe uygun olduğunun şaibeli olduğunu, davacının kendi kusuru da değerlendirilmesinin gerektiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davanın usulden reddine, davanın usulden reddine taleplerinin kabul edilmemesi halinde haksız ve dayanaksız davanın esastan reddine, davacının alacağın %20 ‘ sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesinde; açılan dava usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın öncelikle yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin faaliyet adresi … olup … Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, esas yönünden de itirazlarının bulunduğunu, hasar ile müvekkili şirket arasında bir illiyet bağın olmadığını, talep edilen hasar bedeli fahiş olup hasar bedeli olarak belirtilen tutarı da kabul etmediklerini, yine oluştuğu iddia edilen hasar ile ilgili olarak müvekkilinin temerrüde dürüşülmemiş olup talep olunan işlemiş faiz de fahiş ve haksız olduğunu, tüm bu nedenlerle davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun iddia ve taleplerini kabul etmediklerini, açıklanan tüm bu nedenlerle davanın reddine, davacının alacağın %20 ‘ sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası, dinlenen tanık beyanları celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 08/02/2022 tarihli celse iki nolu ara karar gereğince, mahkememiz dosyasında Elektrik Mühendisi bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak konusunda uzman Elektrik Mühendisi … seçilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 23/03/2022 tarihli bilirkişi raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun tetkikinde, davacı şirket tarafından ibraz edilmiş olan “Dağıtım Tesislerine Verilen Hasar Tutanağı Formu, Hasar Süreci Bilgilendirme Formu, tanık ifadesi ve dosya kapsamında yer alan diğer bilgi ve belgeler tümüyle değerlendirildiğinde, davalı … A.Ş. çalışanları tarafından davaya konu hasarların meydana geldiği adreslerde yapılan kazı çalışmaları sırasında davacı … A.Ş.’ nin elektrik şebeke hattına ait alt yapı tesislerine zarar verildiği, bu sebeple davalı ve yüklenicisinin meydana gelen hasarlarda kusurlu olduğu, dosya münderecatındaki belgelerden, davacının altyapı tesisatında mevzuatlara aykırı somut bir durumun tespit edilemediği bu nedenle davacı tarafa kusur izafe edilemeyeceği, davacının takip dosyaları ile davalılardan talep ettiği hasar bedeli içerisinde, Malzeme Bedeli, Montaj Bedeli, Personel ve Araç Gideri, Dağıtılamayan Enerji Bedeli, Eşik Kesinti Süresi Aşım Bedeli, Etüt Koordinasyon Bedeli, Manevra Bedeli ve Şebeke Yıpranma Bedeli kalemlerinin bulunduğu, dosya içerisindeki belgeler ve ilgili mevzuatlar kapsamında ve Emsal Yargıtay kararları doğrultusunda davacının bu kalemler içerisinden Dağıtılamayan Enerji Bedeli ve Eşik Kesinti Süresi Aşımı Bedelini talep edemeyeceği, Emsal Yargıtay kararlarında; özel olarak dışarıdan işçi tutulup bu wıerm çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça zarar gören tarafından Montaj, Personel (çalışan , mühendis, müdür..) ve araç giderlerinden oluşan zararın tazmininin talep edilemeyeceği sadece zarar gören malzeme – bedelini talep edileceği benimsenmiştir.(4.Hukuk – Dairesi – 2015/10383 Esas2015/12692 Karar, 4.Hukuk Dairesi 2018/1089 Esas. 2018/5527 Karar) dosya münderecatı içerisinde bulunan bilgi ve belgelerden zarar gören davacı tarafından meydana gelen hasarlara ilişkin özel olarak dışarıdan işçi tutulup bu işçilerin çalıştırıldığının ve sadece bu işler için ek ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir somut belge tespit edilememiş olduğundan ve Emsal Yargıtay kararları doğrultusunda, davacı tarafından yalnızca malzeme bedeli ve takip tarihine kadar işlemiş faiz toplamının talep edilebileceği, bu durumda talep edilebilecek olan tutarın 1.319,62 TL Asıl Alacak, 25,71 TL işlemiş faiz olmak üzere Toplam 1.345,33 TL alacak talep edebileceği, davacının, davalılardan hasar bedeli olarak Malzeme, Montaj, Araç ve Eleman Bedeli, Etüt Koordinasyon, Manevra ve Şebeke Yıpranma kalemlerinin toplamı ve bu hasar bedeline takip tarihine kadar işlemiş yasal faiz bedelini talep edebileceği yönünde olması durumunda; 6.494,98 TL Asıl alacak, 126,52 TL İşlemiş Faiz olmak üzere Toplam 6.621,50 TL talep edilebileceği kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalılar tarafından …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘ nun 67 maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.

Somut olayda davacı tarafından davalılar aleyhine …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile “26.12.2018 TARİHİNDE FERHAT PAŞA MAHALLESİ, BARIŞKENT SOKAK … /İSTANBUL ADRESİNDE MEYDANA GELEN 7,995,71 TL HASAR BEDELİ ” açıklaması ile 7995,71 TL asıl alacak ile 155,75 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.151,46 TL alacak için ilamsız icra takibine başlandığı davalıların takibe itirazı üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında görülen benzer nitelikli bir dava hakkında Uyuşmazlık mahkemesinin 2021/602 Esas, 2021/612 Karar, 29/11/2021 tarihli kararı ile ;
“… Uyuşmazlık Mahkemesi’nce 2004 sayılı Kanun’un değişik 67. maddesine göre açılan itirazın iptali davasının görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu
yönünde kararlar verilmiş ise de, 2004 sayılı Kanun’un 42. maddesinin üçüncü fıkrasında
yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesinin 22/10/2020 tarihli ve E.2020/78, K.2020/59
sayılı kararı doğrultusunda; idari yargının görev alanına giren konulara ilişkin
uyuşmazlıkların, itirazın iptali davası yoluyla görülmesi mümkün olmadığından içtihat
değişikliğine gidilmiştir.
..” denilerek haksız fiile dayalı olarak davalı … aleyhine açılan davaların İDARİ YARGI YOLUNDA çözümlenmesi gerektiğine karar verilmiş, bu sebeple davalı … aleyhine açılan dava hakkında yargı yolu dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, teknik inceleme gerektirdiğinden mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından sunulan 23.03.2022 tarihli raporun davacının 1.319,62 TL asıl alacak 25,71 TL işlemiş faiz talep edebileceği tespitini içeren kısmı, emsal yargı kararlarına ve dosya kapsamına uygun olmakla mahkememizce hükme esas alınmış ve davalı …… tarafından yapılan itirazın bu miktar yönünden iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur (Y.3HD’nin 09/10/2019tarih 2019/4054E-2019/7659K sayılı ilamı). Davacının talebinin haksız fiil nedeni ile zarar tazmini istemine ilişkin olduğu alacağın likit olmadığı anlaşıldığından davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67/2.maddesi uyarınca itirazın iptali davasının kısmen veya tamamen reddi halinde, borçlu lehine hükmedilecek tazminat kötü niyet tazminatı olup, borçlu lehine kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında takip alacaklısının kötü niyetli olması gerekir. Alacaklı icra takibi başlatmakta kötü niyetli değilse aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilemez. Somut olayda, davacı yanın reddine karar verilen alacak istemi yönünden kötü niyetli olduğu dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Bu sebeple davalı yanın kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davalı …’ ye yönelik davanın yargı yolu dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Davalı … San. Ve Tic. A.Ş ye yönelik davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafından …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 1.319,62 TL asıl alacak ve 25,71 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.345,33 TL yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-İcra inkar ve kötü niyet tazminatı taleplerinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 91,90-TL karar ve ilam harcının 98,45-TL peşin yatırılan harcın mahsubu kalan 6,55 TL ‘nin karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 91,90 TL harcın davalı … San. Ve Tic. A.Ş’ den alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 67,80-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 1.233,75-TL olmak üzere toplam 1.291,55-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 213,16-TL yargılama giderinin davalı Davalı … San. Ve Tic. A.Ş’ den alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 1.345,33 TL vekalet ücretinin davalı … A.Ş.’ den alınıp davacıya verilmesine,
8-Davalı … vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 5.100,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
9-Davalı … A.Ş. vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
10-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
11-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 217,85 TL’sinin davalı … San. Ve Tic. A.Ş’ den, 1.102,15 TL’sinin davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır