Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/771 E. 2021/941 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/771 Esas
KARAR NO:2021/941

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 07/12/2017
KARAR TARİHİ:30/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nde … E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatılmış olup işbu takibe davalı/borçlu tarafından itiraz edildiğini, itiraz üzerine takip durduğunu, davalı borçlunun itirazı haksız olup itirazında kötü niyetli olduğunu, davalı/borçlunun esasa ve fer’ilerine ilişkin yapmış olduğu itirazlarını kabul etmediklerini, … numarasına kayıtlı tesisatın bulunduğu … Cad … Sok No:6 D:3 …İstanbul adreste farklı tarihlerde yapılan muayenelerde davalı/borçlunun, kaçak elektrik kullanımı yaptığı tespit edildiğini, işbu kullanımlar neticesinde üç (3) adet kaçak kullanım tahakkuk etmiş ve faturalandırıldığını, işbu faturalandırılan tahakkuklar davalı borçlu tarafından tahsil edilmediğinden dolayı faturaların tahsili amacıyla 16.04.2016 tarihinde …. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, ancak davalı/borçlu tarafından takibe, borca itiraz edilmiş olup borcun tahsili sebebiyle açılan takip durduğunu, ayrıca davalı/borçlunun itiraz dilekçesi tarafımıza tebliğ edilmemiş olup, ilgili icra dosyasının incelenmesi sırasında itiraz dilekçesi tespit edildiğini, davalı borçlu kaçak elektrik kullanımı yaptığı adreste ticari faaliyet gerçekleştirdiğinden dolayı mahkemeye dava açma zarureti hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalarının kabulüyle, davalı borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, haksız itiraz eden boçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleriyle vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı tarafa, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının davalıdan takip tarihi itibariyle varsa ferileri ile birlikte borçlu olup olmadığı , alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede ;9.361,97 TL Enerji Bedeli, 10.967,59 TL Gecikme Gün Faizi ve 1.974,16 TL Faizin KDV’ si olmak üzere toplam 22.302,72 TL’ lik alacağına ilişkin ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emri çıkartıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 30/05/2016 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı borçlu tarafça süresi içinde takip ödeme emrine itiraz edildiği görülmekle, borca ve faize itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 2017/1098 Esas 2020/160 Kar. Sayılı ilamı ile ” Davanın kısmen kabulü ile, ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki 6.699,12 TL asıl alacak ve 3.868,32 TL yasal faiz olmak üzere toplam 10.567,44 TL’ye ilişkin itirazın iptaline, takibin diğer kayıt ve şartlarda bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranı üzerinden hesaplanan 2.113,488 -TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ” dair karar verilmiştir. Davacı vekilinin İstinaf talebi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine gönderilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 17/11/2021 tarih 2020/998 Esas 2021/3007 Kar. Sayılı ilamı ile ” 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali talebine ilişkin olup takip ve dava konusu alacak kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır.
Dosya içeriğine göre;
“… Cad … Sok No:6 D:3 …/ İstanbul” adresinde yapılan kontrollerde davalı hakkında,
– 27/01/2009 tarihinde ” sözleşmesiz sayaçtan elektrik kullandığı” tespit edilerek tutanak düzenlendiği, cereyanın kesildiği, hazır bulunan davalı …’ın “buraya 1 ay önce taşındığı ve sözleşme yapmak için idareye müracaat ettiği” yönünde beyanda bulunduğu,tutanağın altını imzaladığı,
– 21/08/2009 tarihinde ” sözleşmesi olmayan sayaçtan elektrik kullandığı ” tespit edile- rek tutanak düzenlendiği, cereyanın kesildiği, D.4 ‘teki komşusunun “akşamları evre oluyorlar ” şeklin- deki beyanın tutanağa geçirilip imzasının alındığı,
– 07/06/2010 tarihinde ” sözleşmesiz sayaçtan elektrik kullandığı ” tespit edilerek tuta- nak düzenlendiği, cereyanın kesildiği, arkadaşı …’ın “kendisine iletirim” şeklindeki beyanın tutanağa geçirilip imzasının alındığı,
27/01/2009 tarihli tutanağa istinaden 3.144,17 TL kaçak tüketim,
21/08/2009 tarihli tutanağa istinaden 2.721,39 TL kaçak tüketim,
07/06/2010 tarihli tutanağa istinaden 3.496,41 TL kaçak tüketim tahakkuku yapıldığı ,
Borcun ödenmemesi üzerine, davalı aleyhine takibe girişildiği ve itiraz üzerine takibin durduğu ve itirazın iptali talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemenin Görevi Yönünden;
Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tari- hinden sonra 07/12/2017 tarihinde açılmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre; bir davanın ticari dava sayılması için, uyuşmazlık konusu işin, taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da taraf- ların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. Yine, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir.
6335 Sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5 inci maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemeleri’nce görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir.
Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin olduğundan, ilk derece mahkemesi, istinaf ve temyiz aşamasında re’sen incelenir. Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Davacı Ticaret Şirketi, davalı ise gerçek kişidir. Dosya içeriğine göre; hakkında tutanak düzenlenen mahal mesken olup iş yeri veya ticarethane değildir. Takip konusu borç meskende abonesiz elektrik kullanımından kaynaklandığına göre, uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Davanın açılıp karara bağlandığı Asliye Ticaret Mahkemesi görevli değildir…” gerekçesi ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 17/11/2021 tarih 2020/998 Esas 2021/3007 Kar. Sayılı ilamı gereğince, davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan usulden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, karar kesinleştikten sonra HMK.nın 20.maddesi gereğince yasal sürede başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce karar verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-)Görevli mahkemenin … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-)Karar kesinleştikten sonra HMK.nın 20.maddesi gereğince yasal sürede başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce karar verilmesine,
4- )Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır