Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/754 E. 2022/364 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/754 Esas
KARAR NO:2022/364

DAVA:İstirdat
DAVA TARİHİ:19/11/2021
BİRLEŞEN İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : … Esas – KARAR NO : 2021/872

BİRLEŞEN DAVA:İstirdat
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ:01/12/2021
KARAR TARİHİ:11/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararı verildiğini, kararın …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında infaz edildiğini, müvekkilinin durumu banka hesaplarına konulan blokeler nedeniyle öğrendiğini, ayrıca müvekkilinin ticari amaçla kullanmış olduğu araçlar üzerine de ihtiyati haciz konulduğunu, bunun üzerine müvekkilinin cebri icra baskısı altında ilgili icra dosyası borcunun tamamını ödediğini, takip dayanağı çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, hacizlerin kaldırılması için ihtirazi kayıt ile ödeme yapıldığını, davalı taraf aleyhine …. İcra Hukuk Mahkemesinin… Esas sayılı dosyasında imzaya itiraz davası açtıklarını, ayrıca ihtiyati haciz kararına da itiraz ettiklerini, davalı alacaklı tarafından haksız olarak tahsil edilen miktarın iadesi için dava açmak zorunda kaldıklarını belirterek müvekkilinin borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 161.350,00-TL ‘nin ödeme tarihi olan 16/11/2021 tarihi itibari ile yasal faizi ile istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı … … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın dava şartı yokluğundan reddini talep ettiklerini, istirdat davaları için TTK kaynaklanan arabulucuya başvurulması gerektiğini, davanın istirdat davası olup davanın açılabilmesi için öncelikle arabuluculuk şartı arandığını, ancak davacının arabuluculuğa başvurmamış olup doğrudan huzurdaki davayı taraflarına yöneltiltiğini, davanın dava şartı eksikliği nedenyile reddi gerektiğini, müvekkilinin çek üzerinde iyi niyetli 3. kişi hamil konumunda olduğunu, öncelikle davacının, çek üzerinde lehtar olup müvekkili bankanın davacının imzasının sahteliğini bilmesi kendisinden beklenemeyeceğini, müvekkilinin alacağı nedeniyle çek üzerindeki keşideci ve cirantalara karşı icra takibine geçmiş olduğunu, davacı şirketin çekteki ilgili bankaya, ticaret sicil müdürlüğüne ve noterler birliği’ne çek keşide edilmesi hususunda 3. bir şahsa yetki verilip verilmediğini, ayrıca yine çekteki ilgili bankaya davacının aynı imza ile ödenmiş başkaca çeklerinin olup olmadığı hususlarının sorulması gerektiğini, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddini, sayın mahkeme aksi kanaatte ise; huzurdaki haksız davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararı verildiğini, kararın …. İcra Müdürlüğününde infaz edildiğini, müvekkilinin durumu banka hesaplarına konulan blokeler nedeniyle öğrendiğini, ayrıca müvekkilinin ticari amaçla kullanmış olduğu araçlar üzerine de ihtiyati haciz konulduğunu, bunun üzerine müvekkilinin cebri icra baskısı altında ilgili icra dosyası borcunun tamamını ödediğini, takip dayanağı çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, hacizlerin kaldırılması için ihtirazi kayıt ile ödeme yapıldığını, davalı taraf aleyhine …. İcra Hukuk Mahkemesinin…Esas sayılı dosyasında imzaya itiraz davası açtıklarını, ayrıca ihtiyati haciz kararına da itiraz ettiklerini, davalı alacaklı tarafından haksız olarak tahsil edilen miktarın iadesi için dava açmak zorunda kaldıklarını belirterek müvekkilinin borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 132.800,00 TL ‘nin ödeme tarihi olan 30/11/2021 tarihi itibari ile yasal faizi ile istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyada davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından … İcra Hukuk Mahkemesinin…esas sayılı dosyası ile imzaya itiraz davası ikame edilmiş olup, huzurdaki dava ile ileri sürülen bütün itirazlar imzaya itiraz davasında da ileri sürülmüş olduğunu, bu nedenle davanın derdestlik nedeniyle ve davacının huzurdaki davayı açmakta hukuki yararının bulunmaması nedeniyle usulden reddi gerektiğini, davacı tarafından her ne kadar takibe dayanak çek üzerindeki imzanın tarafına ait olmadığı iddia edilmiş olsa dahi, kambiyo senetlerinde imzaların istiklali ve bağımsızlığı ilkesi geçerli olup, ciro silsilesinde hiç bir kopukluk olmayana kıymetli evrakın geçerliliği devam etmektedir. müvekkil iş bu takip konusu çekte iyiniyetli meşru hamili olduğunu, çek üzerindeki imzanın ve kaşenin davacı şirkete ait olmadığı iddiasında bulunulmuştur. belirtmek isteriz ki davacı tarafından dosyaya sunulan iddiayı ispata yarar kesin bir delil bulunmamakta olduğunu, her ne kadar karşı tarafça keşide eden şirket ve çekin ciro edildiği şirket ile arasında bir ticari ilişki olmadığı belirtmiş olsa da, davacı tarafından işbu iddiaların iyi niyetli meşru hamil müvekkiline karşı ileri sürülebilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafından taraflarına ihtiyati haciz kararı alınan …. Asliye Ticaret Mahkemesi … D.İş sayılı dosyasına itiraz edilmiş olup, huzurdaki davada ileri sürülen hususlar değişik iş dosyasında da ileri sürülmüştür. mahkeme tarafından 28.12.2021 tarihli mürafaada ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiştir. buradan da görüleceği üzere davacının şahsi defilerini iyi niyetli meşru hamil müvekkile karşı ileri süremeyeceği, ayrıca dosyaya itirazını haklı kılan somut bir delil sunamadığının da ortada olduğunu, müvekkili bankanın, çek üzerinde bulunan imzalarının sıhhatini kontrol etme gibi bir yükümlülüğü bulunmadığından iyiniyetli meşru hamil konumunda olduğundan dolayı işbu davanın ikame edilmesinde kusuru bulunmadığını belirterek, davanın öncelikle derdestlik ve hukuki yarar yokluğundan dolayı usulden reddine, esasa ilişkin inceleme yapılması halinde haksız, hukuka aykırı ve hiç bir gerekçe sunulmadan ikame edilen huzurdaki davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, … İcra Hukuk Mahkemesinin…esas sayılı dosyası, … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası, … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, …İcra Hukuk Mahkemesinin… esas sayılı dosyası, İstanbul 11 Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası, İstanbul CBS … esas sayılı soruşturma dosyası, imza örnekleri, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı … … delil olarak; … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi ve sair delillere dayanmıştır.
Davalı … A.Ş delil olarak; … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, çek, … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası, … İcra Hukuk Mahkemesinin…esas sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Asıl ve birleşen davalar; 2 adet çek dayanak gösterilerek yapılan 2 icra takibine konu borcun icra tehdidi altında ödendiği iddiasına dayalı olarak ödenen miktarların ayrı ayrı istirdadı istemine ilişkindir.
Asıl davanın 19/11/2021, birleşen davanın 01/12/2021 tarihinde açıldığı, 01/01/2019 tarihinden itibaren yürürlüğe giren ticari davalarda zorunlu arabuluculuk düzenlemesi gereğince davanın açıldığı tarih itibariyle dosya içerisinde arabuluculuk son tutanağının bulunmadığı, davacı vekilinin 11/04/2021 tarihli 2.celsede alınan beyanında arabuluculuğa başvurulmadığına dair beyanda bulunmuştur.
19/12/2018 tarih ve 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 03/01/2011 tarih ve 6102 sayılı T.T.K.’nın 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre;
“3. Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1) Bu kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
7155 sayılı Kanun’un 22. maddesi ile, 07/06/2012 tarih ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3. maddesinin 1. fıkrasına eklenen cümle uyarınca; “Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.”
Yine 7155 sayılı Kanun’un 23. maddesi ile, 6325 sayılı Kanun’a aşağıdaki madde eklenmiştir:
“Dava şartı olarak arabuluculuk:
MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi taktirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Açıklanan tüm bu yasal düzenlemeler gereğince, ticari dava türlerinden konusu bir miktar paranın ödenmesi olan davalarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmasının dava şartı olarak öngörüldüğü,
Huzurdaki asıl ve birleşen davaların, çekler dayanak yapılarak başlatılan icra takipleri nedeniyle ödenen bedellerin istirdadı istemlerine ilişkin olduğu, bir başka deyişle bir miktar paranın iadesi(ödenmesi) istemine ilişkin oldukları,
Bu yönüyle asıl ve birleşen davaların istirdat davası oldukları ve uyuşmazlığın TTK’nin 5/A maddesi gereğince dava şartı olan zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu, bu bağlamda davacı vekilinin 11/04/2021 tarihli 2.celsede alınan beyanından arabulucuya başvurulmadan dava açıldığı anlaşılmakla herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, arabuluculuk dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Aynı doğrultuda; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 2020/1691 esas, 2020/1570 karar sayılı ilamı)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Arabuluculuk dava şartı yokluğundan asıl ve birleşen davaların usulden reddine,
2-Asıl dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının, 2.755,46-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.674,76-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde asıl dosya davacısına iadesine,
3-Birleşen dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının, 2.267,90-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.187,20-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde birleşen dosya davacısına iadesine,
4-Asıl dava yönünden davalı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
5-Birleşen dava yönünden davalı … A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.11/04/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.