Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/677 E. 2021/1023 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/677 Esas
KARAR NO :2021/1023

DAVA:Tazminat, Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:25/03/2009
KARAR TARİHİ:14/12/2021
—————————————————————————————————————–
BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASI

DAVA:Tazminat, Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:03/09/2019
KARAR TARİHİ:05/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 21/07/2008 tarihinde dava dışı … adına kayıtlı ve aynı kişinin yönetimindeki … plakalı ticari minibüsün direksiyon hakimiyetini kaybederek içinde yolcu olarak bulunan müvekkilinin ve başkaca kişilerin yaralanmasına neden olunduğunu, kısa mesafe yolcu taşımacılığına ilişkin Ulaştırma Bakanlığınca yayınlanan genelge kapsamında zorunlu olmasına karşın belirtilen aracın zorunlu kara yolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası ve kara yolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası bulunmadığından 14/06/2007 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 5684 sayılı sigortacılık yasasının 14.maddesi hükmüne göre bu tür sigortaların olmaması durumunda ortaya çıkan bedeni zararların karşılanması amacıyla … hesabı müdürlüğü adı altında kuruluş oluşturulduğunu bildirerek bu kapsamda davalının taraf olarak gösterildiğini, oluşan kazaya bağlı müvekkilinde kalıcı hasarlar oluştuğunu bildirerek fazla hak saklı kalmak üzere kara yolu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası kapsamında sakatlık teminatından 5.000 TL’nin, daimi iş görmezlik tazminatından 1.000 TL’nin, geçici iş görmezlik tazminatından 1.000 TL’nin tedavi ve ulaşım giderinden 100 TL’nin dava tarihinden ticari avans faiziyle birlikte davlıdan tahsiline karar verilmesin istemiş, yargılama aşamasında ise 13/11/2013 tarihinde davayı ıslah ederek toplam tazminat tutarının 67.069,64 TL daha arttırarak 74.169,64 TL’ye çıkarılarak yine avans faiziyle birlikte tahsili talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın trafik kazasından kaynaklanan haksız fiile dayalı dava olması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkili kurumun adresinin … olmasına göre … Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu usuli itiraz olarak ileri sürmüş esas yönünden de davacının içinde bulunduğu aracın taşıma yetki belgesine sahip olmaması sebebiyle müvekkil kurumun sorumluluğu yoluna gidilemeyeceğini ayrıca davacın yanın taşıma ilişkisi kapsamında yolcu biletini ibraz etmesi gerektiğini, oluşan kazaya bağlı kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, iş gücü kaybına ait geçici iş görmezlik zararlarının teminat dışı olduğunu ayrıca olayla ilgili tüm belgelerin müvekkili kuruma tebliğ edilmediğini, avans faizi de talep edilemeyeceğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 21.07.2008 tarihinde … adına kayıtlı ve yönetimindeki … plaka sayılı minibüsle yolculuğu sırasında aracın tek taraflı kazasında maluliyet oluşacak şekilde yaralandığını, müvekkilinin yolcu olarak taşındığı minibüsün söz konusu sigortalarının yapılmaması nedeniyle davalının zarardan sorumlu olduğunu, Ulaştırma Bakanlığının 29.12.2006 tarihinde yayımlanan genelgesine göre il içi taşımalarda zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası ile karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası yaptırılmasının zorunlu olduğunu, müvekkili adına …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile … Hesabı Müdürlüğüne karşı tazminat davası açıldığını, davanın önceden kararı çıktığı ancak temyiz edilmekle lehlerine olacak şekilde bozulduğu, yeni esas ile davanın tekrardan görüldüğü, davanın halen derdest olduğu 24.09.2019 tarihine duruşma günü verildiğini, dava dosyası konusu tazminata ilişkin bozma sonrası yeni bilirkişi raporu alındığı ve tazminat miktarı hesaplandığı ancak önceden ıslah yapılmış olduğundan ve yeni belirlenen tazminat miktarının önceden ıslah edilen miktarın çok üzerinde olması nedeniyle eksik kalan kısmın da talep edilmesi adına iş bu birleştirme talepli davanın açıldığını, usul ekonomisi açısından, her iki dava arasında bağlantı bulunması ve aynı sebepten doğması nedeniyle dosyanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ek dava itibariyle tazminat talepleri zaman aşımına uğradığından ek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiğini, huzurda ki davada müvekkili kurumun sorumluluğunun bulunmadığını, dava konusu taşıma Karayolları Taşıma Kanunu kapsamında bir taşıma olmaması nedeni ile davanın reddi gerektiğini, müvekkili kurumun sorumluluğu kabul anlamına gelmemek kaydıyla, Taşıma Kanunu kapsamında düzenlenen sınırlı sorumluluk ilkesi gereğince davanın reddi gerektiğini, asıl dava ve ek davada belirtilen maluliyet oranları çelişkili olup söz konusu raporda ki çelişkinin giderilmesinin gerektiğini, faiz istemi, faizin başlangıç tarihi ve yargılama gideri istemi haksız ve hukuka aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle ve sair hususlar hakkındaki beyan hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin meydana gelen kazadan dolayı sorumluluğu bulunmadığından haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava trafik kazası nedeni ile tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizden verilen … Esas … Karar sayılı karar, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 2021/14906 Esas ve 2021/2639 Karar sayılı ilamı ile;
” 1-Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Bozmadan önce yürütülen yargılamada hükme esas alınan 06.11.2013 tarihli rapor ile Zorunlu Karayolları Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında 2013 yılı verilerine göre hesaplanan toplam 55.869,64 TL maddi tazminat ve Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası kapsamında (%18,2 maluliyet esas alınarak) 18.200,00 TL maddi tazminat olmak üzere davacı yararına toplam 74.169,64 TL maddi tazminata hükmedilmiştir.
Mahkemenin bu hükmünü davacı taraf yalnızca ıslah edilen kısma ilişkin faiz başlangıç tarihi konusunda ayrıma gidilmesi yönünden temyiz etmiş, davacı vekilinin buna yönelik temyiz itirazı ile davalı vekilinin bir kısım temyiz itirazları kabul edilerek karar bozulmuştur.
Bozma kapsamında yürütülen yargılamada; taleple bağlı kalınarak hükme esas alınan 09.04.2019 tarihli ek hesap raporunda 2019 verilerine göre hesaplama yapılmış, davacı tarafça bu raporun sonucunda çıkan 111.429,84 TL tazminat sonrasında oluşan fark 55.560,00 TL (55.869,64 TL üzerinde kalan kısım) ve Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarında yer alan tabloya göre hesaplanan %50 maluliyet sonucuna göre hesaplanan 50.000,00 TL sonrasında oluşan fark 31.800,00 TL (18.200,00 TL üzerinde kalan kısım) için ek dava açılmıştır. Mahkemece ek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bozma ilamı incelendiğinde; davacı tarafın ilk hükmü yalnızca faiz başlangıç tarihleri yönünden temyiz ettiği ve ilk hükme esas alınan 06.11.2013 havale tarihli raporundaki hesaplama ile zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası kapsamında yapılan 18.200,00 TL’lik ödemeye ilişkin davacı tarafın bir temyizinin bulunmadığı, buna göre hesap raporundaki maddi tazminatın davacı bakımından kesinleştiği ve davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınarak, ilk hükmü yalnızca faiz başlangıç tarihleri yönünden temyiz eden davacı lehine olacak biçimde, güncel veriler dahilinde yeniden hesap yaptırılıp tazminatın belirlenmesi, davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakları ihlal edecektir (HGK’nun 18.02.2020 tarih, 2016/21-817 Esas ve 2020/167 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir).
Açıklanan vakıalar karşısında mahkemece; davalı taraf lehine oluşan kazanılmış hakkın korunmasını sağlayacak biçimde birleşen davanın tümden reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı biçimde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir” gerekçesi ile mahkememizce verilen karar bozulmuştur. Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyularak asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine dair karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-ASIL DAVA YÖNÜNDEN
Davanın KABULÜ İLE; 74.069,64 TL ‘ nin dava tarihi olan 25/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
a-Alınması gereken 5.059,70-TL karar ve ilam harcından 95,90-TL peşin harcın ve 229,00 TL ıslah harcının mahsubu ile geriye kalan 4.734,80TL eksik harcın davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
b-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 114,00-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 2.985,74-TL olmak üzere toplam 3.099,74-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
c-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 10.429,05.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-)BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
Davanın REDDİNE,
a-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin ödenen 298,38-TL harçtan mahsubu ile bakiye 239,08 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
b-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına
c-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine
3-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren on beş gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır