Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/665 E. 2023/99 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/486 Esas
KARAR NO :2023/100

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:21/07/2022
KARAR TARİHİ:09/02/2023

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı dava dışı şirkete ait … plakalı aracın, davalıya ait … plakalı çekici ile taşınması sırasında, çekicide meydana gelen yangın sebebiyle hasara uğradığını, oluşan hasarın sigortalıya ödendiğini, davalının oluşan hasardan dolayı sorumlu olduğunu, sigortalıya ödenen 1.674.969,62 TL hasar bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plakalı tır ile … plakalı dorse ve dorsede bulunan araçların yandığını, yangın raporunda yangının çıkış sebebinin tespit edilemediğini, müvekkilinin kusuru bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde ayrıntılı olarak bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuş; davacının kötüniyet tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı takip borçlusu hakkında tarafından dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuan tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun veki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın hükümden düşülmesine yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; kasko sigortacısı olduğu araçta meydana gelen hasar nedeni ile sigortalısına ödeme yapan davacı sigortacı tarafından, hasardan sorumlu olduğu iddia edilen davalıya karşı halefiyet ilkesine dayalı olarak talep edilen alacak davasıdır.
Eldeki davada öncelikli olarak değerlendirilmesi gereken husus mahkememizin görevli olup olmadığıdır.
Sigortacının halefiyete dayalı olarak açacağı rücuen tazminat davalarında, görevli mahkemenin belirlenmesi konusunda; 22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında “sigortacının halefiyete dayalı açtığı davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” ilkesi benimsenmiştir.
Davacının dava dışı sigortalısı … Sanayi ve Ticaret A.Ş., sermaye şirketi olup tüzel kişi tacirdir. Ancak, vergi dairesi, ticaret sicil müdürlüğü ve esnaf ve sanatkarlar odasından gelen yazı cevaplarından davalının oto kurtarıcı olarak esnaf kaydının bulunduğu, tacir olmadığı anlaşılmıştır. Bu dava, dava dışı sigortacı tarafından açılacak olsaydı, davalının tacir olmaması ve uyuşmazlığın haksız fiile dayanması nedeni ile genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılacaktı. Bu durumda az yukarıda yer ayan içtihadı birleştirme kararı gereği davacıda halefiyete dayalı eldeki davayı Asliye Hukuk Mahkemesinde açabilir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK’nın 4.md kapsamında sayılan mutlak veya nisbi ticari dava sayılamayacağından; mahkememizin görevsizliğine İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın, görev dava şartı yokluğu nedeni ile Usulden Reddine,
2-Görevli Mahkemenin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-HMK’nın 20/1 maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesinin talep edilmesinin gerektiğine, başvurulduğunda dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2023

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı