Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/638 E. 2022/88 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
11.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/638 Esas
KARAR NO:2022/88

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/10/2021
KARAR TARİHİ:02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … tarafından müvekkili davacı aleyhine 03/05/2010 tarihinden itibaren takiplere konu yapılan senet asılları icra dosyalarına sunulmadan…. İcra Müdürlüğü’nün … E., … E., … Esas, … Esas ve … Esas sayılı dosyaları ile icra takipleri başlattığını, 12/12/2014 tarihinde kadar her biri birbirinden bağımsız olan bu 5 (beş) adet icra takip dosyasının hukuka aykırı bir kararla 12/12/2014 tarihinde…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile birleştirildiğini, zamanaşımına uğramış olan takiplerin tek bir dosya altında birleştirilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bu birleştirme kararının müvekkiline tebliğ dahi edilmediğini, dolayısıyla ardından gelen tüm takip işlemlerinin hukuka aykırı olduğunu, birleşen dosyaların 2018 yılı başında tekrar takipsizlikten dolayı işlemden kaldırıldığını, alacaklı vekilinin 15/10/2020 tarihinde takibin kaldığı yerden devamı için yenileme talebinde bulunduğunu, ancak yenileme kararının da müvekkiline tebliğ edilmediğini, takibin bu kararla beraber…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı doyasında yeni esas aldığını, takip konusu senet asıllarının ilgili…. İcra Müdürlüğü tarafından dosyaya alınmadığını, dosyada sadece senet fotokopilerinin bulunduğunu ve senet asıllarının akıbetinin belirsiz olduğunu, fotokopiler üzerinden bakıldığında dahi gördükleri haliyle takibe konu yapılan senetlerin altındaki imzaların müvekkiline ait olmadığını, bu nedenle tüm senetler altındaki imzalara itiraz ettiklerini, bu haliyle imzaların müvekkilinin elinden çıkmamış göründüğünü, senetler üzerindeki yazı ve tahrifatların müvekkiline ait olmadığını, ne lehtar, ne tarihler, ne adres, ne borç tutarı, ne yabancı para cinsi, ne rakam ve harflerin hiçbirisinin müvekkilinin elinden çıkmadığını, müvekkilinin eli mahsulü olmayan senetlere dayanarak borçlu yapıldığını, borç doğurucu imzaların müvekkile ait olmadığı hususunun imza incelemesi yaptırılarak mahkemece araştırılmasını, icra dosyasında müvekkilinin tüm mal varlığının haciz altına alındığını ve satış işlemlerine başlandığını, satış işlemlerini yürütmekle özel görevli …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında satış işlemlerinin hızlı bir şekilde sürmekte olduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; öncelikle müvekkilinin mağdur olmaması için ihtiyati tedbir kararı verilerek takibin durdurulmasını, yapılacak yargılama sonunda ise müvekkilinin davalı karşı yana borçlu olmadığının tespitine, haksız olarak takip başlatan davalı aleyhine takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacının dilekçesinde “olaylar” başlığı altında davaya konu ettiği dekontlar incelendiğinde ödemenin neye istinaden yapıldığı konusunda bir açıklama bulunmadığını, anılan dekontlarla yapılan ödemelerin belirli araçlar için yapıldığı yönündeki iddianın gerçeğe aykırı olduğunu, davacı tarafın dosyaya sunduğu dekontlarla haksız bir şekilde bahse konu araç alımı arasında bağ kurmaya çalışıldığını, taraflar arasında araç alım-satımından kaynaklanan ticari ilişki olduğunu, karşı tarafa birçok araç satışı yapıldığını, bu kapsamda davalıdan alınan senetlerin bir kısmının ödenmemesi üzerine davalı aleyhine…. İcra Müdürlüğü nezdinde … E., … E., … E., … E. ve … E. sayılı dosyalarla icra takipleri başlatıldığını, davacının anılan icra takip dosyalarından kaynaklı borcunun bulunduğunu ve bugüne kadar ödenmediğini, icra takip dosyalarının aynı türden ve aynı icra dairesinde olması nedeniyle usul ekonomisi gereği tek bir dosyada birleştirilmesinin talep edildiğini, bu yöndeki taleplerinin ilgili icra müdürlüğünce kabul edilerek tüm icra takip dosyalarının…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası altında birleştirildiğini, anılan icra dosyasında borçluya ait taşınmazın satışa çıkarıldığını ve işlemlerin devam ettiğini, takibe konu senetlerdeki imzanın davacıya ait olduğunu, müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, davacının tedbir talebinin hukuka aykırı olduğunu, takibe konu bonoların tüm unsurlarının eksiksiz, icra takibinin de usulüne uygun olduğunu, davacının 12 yıldır bu konuda hiçbir itirazda bulunmadığını, 12 yıl sonunda taşınmazın satışı aşamasında işbu itirazlar ile birlikte hukuka aykırı tedbir talep ettiğini ve kötü niyetli olarak huzurdaki davayı açtığını, davacı tarafın zamanaşımı itirazlarının da yerinde olmadığını, buna ilişkin olarak davacı tarafından …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında açılan davanın reddedildiğini, davacı tarafın iddialarının aksine icra müdürlüğü ve mahkemece gerekli incelemelerin yapılarak satış işlemlerine başlandığını, davacının hiçbir somut delile dayanmayan ve gerçeğe aykırı iddialara dayalı taleplerinin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; davacının reddine, davacı aleyhine icra takip dosyası bedelinin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE:
Dava; İİK.’nun 72/3 maddesi kapsamında icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davasıdır.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … (…) E. sayılı icra tatip dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı icra takip dosyası, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dava dosyası, … 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dava dosyası, … 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dava dosyası, müvekkiline ait … Bankası … Şubesi nezdindeki 9097360 USD hesabı dekontları, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı satış dosyası, bilirkişi incelemesi, imza örnekleri, tanık beyanı, isticvap, yemin ve diğer tüm yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf ise delil olarak; davacının ortağı ve aynı zamanda yetkilisi olduğu … Ticaret Ltd. Şti.’ne ait ticaret sicil kayıtları, müvekkilinin ortağı ve aynı zamanda yetkilisi olduğu … Tic. Ltd. Şti.’ne ait ticaret sicil kayıtları, müvekkilinin ortağı ve aynı zamanda yetkilisi olduğu şirket ile davacı ve davacının ortağı (aynı zamanda yetkilisi) olduğu şirket arasındaki araç alım satımına dair faturalar, … 13. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dava dosyası, … 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dava dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyası, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dava dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyası, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi, ticari defter ve kayıtlar, yemin, tanık beyanı, her türlü fatura, bilgi, evrak, beyanname ve diğer yasal delillere dayanmıştır.
Davacı vekili 25/10/2021 tarihli beyan dilekçesinde; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası için mahkememizin … Esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açıldığını ve anılan dava dosyasının halen derdest olduğu bildirilmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin (mahkememizin) … Esas sayılı dava dosyası celbedilerek incelenmiştir.
Anılan dosyanın incelenmesinde; dosya davacısının …, davalısının ise … olduğu, davacı tarafça eldeki davaya konu (2021/638 Esas) dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların, … Esas sayılı dosyadaki dava dilekçesinde de ileri sürüldüğü, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında 2006 yılından 2009 yılına kadar oto alım-satım işlemlerinden kaynaklı alışveriş olduğunu, bu alışverişlerde davalının müvekkiline karşı edimlerini ifa etmediğini, davalının bir takım senetlere dayalı olarak müvekkili aleyhine haksız icra takipleri başlattığını, takip konusu yapılan senetlerin altındaki imzaların, yazı karakterinin ve değişikliklerin müvekkilinin eli mahsulü olmadığını, dava konusu takibe esas senetteki imza ve yazıların da aynı şekilde müvekkiline ait olmadığını beyan ve iddia ederek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davaların birleştirilmesi ve ayrılmasına ilişkin hükümler, 6100 sayılı HMK.’nun 166. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, düzenlemenin amacı usul ekonomisine hizmet etmek ve aynı konuda mahkemelerce çelişkili kararlar verilmesini önlemektir.
“Davaların Birleştirilmesi” başlıklı HMK.’nun 166. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir.
Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.”
Birleştirmenin koşulu olan “bağlantı” ise aynı yasanın 166/4. maddesinde; “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır.” şeklinde açıklanmıştır.
Somut olayda; gerek huzurdaki davada, gerekse …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin (mahkememizin) … Esas sayılı dosyasında görülen davada; her iki davanın taraflarının, uyuşmazlık kaynağının aynı olduğu, her iki davanın da taraflar arasında oto alım-satımından kaynaklı ticari ilişki ile bu ilişki kapsamında davacıdan alındığı ileri sürülen bonolardan kaynaklandığı, her iki davanın İİK.’nun 72/3 maddesi kapsamında icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası olmasına bağlı olarak davalar arasında bağlantının (irtibatın) bulunduğu, davalardan biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği, yargılamanın daha sağlıklı bir şekilde yürütülmesi ve mahkemeler arasında çelişkili kararlar verilmesinin önlenmesi bakımından davaların birlikte görülmesinin ve delillerin birlikte değerlendirilmesinin zorunlu olduğu, ayrıca dosyalar aralarındaki bağlantı nedeniyle davaların birlikte görülmesinin usul ekonomisine de uygun olacağı anlaşılmakla; dosyaların birleştirilmesi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin işbu dava dosyası ile …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin (mahkememizin) … Esas sayılı dosyası arasında bağlantı bulunduğu anlaşıldığından, HMK.’nun 166/1 maddesi gereğince işbu davanın …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki dava ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine,
3-Birleştirme kararının HMK.’nun 166/3 maddesi gereğince derhal ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilmesine,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile ilgili olarak birleştirilen dosya üzerinden karar verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı birleşen dosyada esas hakkında verilecek karar ile birlikte istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır