Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/613 E. 2022/1088 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/613 Esas
KARAR NO :2022/1088

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:21/09/2021
KARAR TARİHİ:06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; … Bankası A.Ş … OSB/İstanbul … Şubesine ait … çek numaralı 13/08/2021 keşide tarihli 40.580,73 TL bedelli keşidecisi … Sanayi ve Ticaret A.Ş, lehtarı … Şirketi olan çek yaprağı, keşideci … Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından düzenlenmiş ve müvekkili şirkete ulaştırılmak üzere … Kargo şirketine teslim edildiğini, ancak 24.02.2021 tarihinde, kuryenin çantasının çalınması sureti ile, çekin kaybolduğunu, çekin çalındığında üzerinde müvekkili şirket kaşesi ve yetkili imzası bulunmamakta olup arkasının tümüyle boş olduğunu, çalınma hadisesinden haberdar olunduktan sonra alacaklı, yetkili hamil olan müvekkili şirket tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası kapsamında çek iptali talebi ile dava açıldığını, anılan dava davacılardan keşideci … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye ihbar edildiğini ve çeklerin kaybolduğu İstanbul Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edildiğini, anılan çekin kötüniyetli kişilerin eline geçmesi endişesi ile mahkemeden çekler hakkında ödeme yasağı koymasının talep edildiğini, çek bedellerinin toplamının %15’i tutarında nakdi teminat müvekkil şirket tarafından mahkeme kasasına depo edildiğini, neticesindemahkemece ilgili çek hakkında ödeme yasağı konulduğunu, ibraz edilmesi halinde haber verilmesi gerektiği ilgili banka şubesine yazı ile bildirildiğini, … Bankası … OSB/İstanbul Ticari Şubesi’nin …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına sunduğu 17.08.2021 tarihli yazısı ile çekin ödeme için bankaya ibraz edildiği, ancak yasak kararı gereğince ödeme yapılmadığı bildirildiğini, aynı anda çalınan diğer ikinci çek hakkında da çek arkasındaki cirantalar farklı olduğundan ayrıca dava açılacağını,
müvekkil şirketin, davalı şirket ve davalı şahıs ile hiçbir ticari ilişkisi olmayıp bu kişi ve şirkete herhangi bir borcunun da bulunmamakta olduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle ilgili çek yaprağı hakkında daha önce ödeme yasağı konulması için tedbir kararı verilip bu bedel depo edildiğinden teminatsız olarak tedbir kararı verilmesini, davalarının kabulüne, müvekkil şirketin davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine, davaya konu çek yaprağının müvekkil şirketin borçlu olmaması ve bir suçtan elde edilmiş olması sebebi ile istirdadı ile davacılara teslimine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; müvekkil şirket, söz konusu çeki dava tarihinden evvel, alacaklı olduğu ticari defter ve kayıtları ile nizasız olan dava dışı …’ dan tahsilinde cari alacağa mahsup edilmek üzere teslim almış olup, iyi niyetli meşru hamil olduğunu, müvekkil ile dava arasındaki ciro silsilesinde … ciranta olarak bulunmakta olup müvekkil şirket iş bu çek üzerinde iyi niyetli meşru hamil konumunda olup çekin tahsiline yetkili olduğunu, müvekkil şirket bugüne kadar kendisine …’ nun ödeme yapmasını beklemiş ise de, huzurdaki davadan da haberdar olmasından sonra alacağını icra takibine konu edeceğini, açıklanan tüm bu nedenlerle çek nedeni ile ödemeden men yasağı kararı kötü niyetle alındığından davalının %20 oranında tazminatta mahkum edilmesini, yapılacak yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı şahısa, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
ASLİ MÜDAHELE DİLEKÇESİ :
Asli Müdahil … San.ve Tic. A.Ş vekilinin beyan dilekçesinde, asli müdahil taleplerinin bulunduğunu, müvekkili şirket her şeyden önce bahse konu çekin “keşidecisi” konumunda olup, bu sıfatla yargılama konusu çek üzerinde hak ve menfaat sahibi olduğunu, keşideci müvekkil şirket aleyhine, davalılar tarafından haksız şekilde icra takibi başlatılması ve bu sebeple zarara uğraması ihtimalinin mevcut olduğunu, yargılamaya konu çek, çekin gerçek lehdarı olan … şirketinin rızası dışında ve hırsızlık yoluyla elinden çıkmış olmakla ciro silsilesi bozuk ve sakat olduğunu, bu yönüyle çek kambiyo vasfını kaybettiğini, tüm bunlara karşın hukuka ve usule aykırı şekilde keşideci müvekkili banka hesabından çekin tahsiline çalışıldığını, ancak ödeme yasağı kararı dolayısıyla banka tarafından bir ödeme yapılmadığını, ne var ki, bundan sonrasında da bahse konu çekin haksız şekilde icra takibine konulma ihtimali dolayısıyla keşideci şirketin zarara uğrama riski devam etmekte olduğunu, müvekkil şirket ile davalılar arasında herhangi bir hukuki/ticari ilişki gerçekte bulunmadığı gibi, yukarıda izah ettikleri üzere çek silsilesi bozuk ve sakat olduğundan müvekkilinin, davalılara karşı çek bedelinden sorumlu da olmadığını, açıklanan tüm bu nedenlerle HMK md.65 hükmü doğrultusunda asli müdahale talebimizin ve davamızın kabulüne, müvekkil … Tic. A.Ş.’nin asli müdahil/davacı sıfatıyla davaya dahil edilmesine, İİK md.72 hükmü uyarınca menfi tespit istemlerinin kabulüne ve müvekkili … Tic. A.Ş.’nin, davaya konu çekten kaynaklı olarak davalılara herhangi bir borcu olmadığının tespitine, davacı … Ltd. Şti’nin talebi gibi davaya konu çekle ilgili olarak ihtiyati tedbir yoluyla ödeme yasağı konulmasına, davacı … Ltd. Şti’nin talebi gibi dava konusu çekin gerçek lehdarı olan davacı … şirketine teslimine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının … Bankası AŞ … OSB/ İstanbul … Şubesine ait 13/08/2021 vade tarihli 40.580,73 TL bedelli çek nedeni ile davalılara borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu çekin istirdadı istemine ilişkindir.
Dava konusu çekin 40.580,73 TL bedelli olarak keşideci asli müdahil … Sanayı ve Ticaret AŞ tarafından davacı …lehine 13/08/2021 vadeli düzenlendiği, çekin davacı tarafından davalı …’ya onun tarafından ise davalı … Pazarlama Tur. San. Ve Tic. Ltd, Şti ‘ye cirolandığı, hamil tarafından… Bankası Aş’ye 16/08/2021 tarihinde ibraz edildiği banka tarafından ödeme yasağı dolayısıyla işlem yapılmadı olarak arkasının yazıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, dava konusu çekin keşideci tarafından kendisine kargo yolu ile gönderildiği sırada kargonun çalındığını, çekte adına atılı imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını belirterek menfi tespit ve çek istirdadı talebinde bulunmuştur.
İmzada sahtecilik iddiası kambiyo senetlerinde mutlak defi olup, lehdar ve ciro yolu ile hamil olan cirantalara ve son hamile karşı ileri sürülebilir…..” (Yargıtay 11. HD 2020/5093 E. 2021/5318 K.)
Mahkememizce dava konusu çekte davacı adına atılı imzanın davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olup olmadığının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nden aldırılan 13/09/2022 tarihli rapor ile “… İnceleme konusu çekteki mavi mürekkepli kalemle atılı 1. Ciro imzası ile …’ın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği hususlarını bildirir kanaat raporudur…” tespiti ile rapor düzenlendiği, rapor ile dava konusu çekte yer alan davacı adına atılı imzanın davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının, davalılara borçlu olmadığının tespitine ilişkin isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Davacının çek istirdadı istemine gelince; TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap ettiği veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir.
İspat yükü, çekin yetkili hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren davacıya ait olup, davacının bu hususların yanı sıra ayrıca davalının çeki kötüniyetle iktisap ettiğini veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir.
TTK’nın 790. maddesi gereğince, cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır.
Son hamil davalı … Pazarlama Tur. San. Ve Tic. Ltd, Şti çeki kendisinden önceki ciranta …’dan ciro yolu ile devir almış olup, lehtara ait imzanın sahte olduğunu bilebilecek konumda değildir, ayrıca davacı tarafından hamil davalının iktisapta ağır kusurlu yahut kötü niyetli olduğuna dair delilde sunulmamıştır. Davacı yemin deliline dayanmış ise de davalı hamilin iktisapta kötü niyetli veya ağır kusurlu olup olmadığı hususunda yemin teklif edilmesi mümkün değildir (Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 25/04/2012 tarihli 2012/1014 E., 2012/6911 K. sayılı emsal kararı). Bu nedenle davacının çek istirdadı isteminin reddine karar verilmiştir.
Asli Müdahilin davasına gelince; keşideci … San. ve Tic. Aş tarafından harcı yatırılarak asli müdahale talebinde bulunulmuş çekin kargoda çalınması, lehtar imzasının sahte olması ve davalılar ile arasında ticari ilişki bulunmaması nedeni ile davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep edilmiştir.
TTK’nın 818/1-c maddesinin yollamasıyla aynı yasanın 677. maddesi uyarınca “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalamayan yada adlarına imzalamış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez.”
Çekte keşideci konumunda olan asli müdahilin kendisine ait imzaya yönelik herhangi bir itirazı bulunmamaktadır. Yukarıda değinilen “imzaların istiklali” ilkesi gereğince geçerli imzaların sahipleri, başkalarının imzasının geçersiz olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kurtulamazlar. Bunun yanında kambiyo senedindeki geçersiz bir imza, sahibini bağlamaz ise de; ciro zincirini koparmaz.
Bu açıklamalara göre; asli müdahilin kendisine ait imzayı inkar etmemesi, imzasının geçerli olması, davacı lehtarın imzasının geçersizliğine dayanamaması , ciro silsilesinde herhangi bir kopukluk bulunmaması ve cirantalar arasında ileri sürülebilecek kişisel def’ilere dayanamaması nedenleri göz önüne alınarak asli müdahilin davasının reddine karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıda ki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda yazılı kararda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davacının … Bankası A.Ş … OSB/İstanbul … Şubesine ait … çek numaralı 13/08/2021 keşide tarihli 40.580,73 TL bedelli keşidecisi … Sanayi ve Ticaret A.Ş, lehtarı … Şirketi olan çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacının çek istirdadı talebinin REDDİNE,
3-Asli Müdahil … Sanayi ve Ticaret A.Ş ‘ nin davasının REDDİNE,
4-Alınması gereken 2.763,73 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin ödenen 693,02 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.070,71 TL harcın davalılardan alınarak Hazine’ye ödenmesine
5-Davacı tarafından peşin ödenen 693,02 TL harcın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine
7-Çek istirdadı isteminin reddine karar verildiğinden bu talep yönünden hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Pazarlama Tur. San. Ve Tic. Ltd, Şti ‘ye ödenmesine
8-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile ödenen 59,30 TL başvuru harcı,1.295,00 TL ATK fatura bedeli ile 294,5 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.648,8 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine
9-Davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına
10-Asli müdahilin davası yönünden alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin ödenen 693,02 TL harçtan mahsubu ile bakiye 612,32 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde asli müdahile iadesine
11-Asli müdahilin davası yönünden hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin asil müdahilden alınarak davalı … Pazarlama Tur. San. Ve Tic. Ltd, Şti ‘ye ödenmesine
12-Asli müdahil tarafından yapılan giderlerin kendisi üzerinde bırakılmasına
13-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/12/2022 12:25:32

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır