Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/529 E. 2022/1173 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/529 Esas
KARAR NO :2022/1173

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:11/08/2021
KARAR TARİHİ:22/12/2022

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından işletilen …, davalı şirkete ait araçlar ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler sonucu müvekkili şirketin takip tarihi itibarı ile toplam 1.061.362,16 TL alacağı bulunduğunu, alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından başlatılan takibe itiraz edildiğini, davalının takibe, yetkiye, borca ve ferilerine itirazının yerinde olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olmadığını; müvekkili şirketin nakliye işiyle iştigal ettiğini, müvekkili şirkete ait araçların gün içerisinde sürekli …’nu kullandığını, HGS ve OGS bakiyelerinin güncellenmemesinin mümkün olmadığını, ihlalli geçiş iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bütün ödemelerin zamanında yapıldığını, müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde ayrıntılı olarak bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı takip borçlusu hakkında davaya dayanak yapılan ihlalli geçişe dayalı alacağın fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun yetkiye, borca, ferilerine, işlemiş faize ve oranına itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın hükümden düşülmesine yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; davacı şirket tarafından işletilen köprü ve oto yollardan davalı şirkete ait ticari nitelikteki araçların muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığı iddiasıyla ödenmeyen geçiş ücreti ile yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.md gereğince iptali istemine ilişkindir.
Dava, davacı tarafından işletilen köprü ve oto yollardan davalı şirkete ait araçların ihlali geçişi nedeniyle oluşan para cezasına yönelik alacağın tahsili için girişilen takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup; TBK’nun 89.maddesi gereğince para borcunun ifa yeri, alacaklının yerleşim yeridir. HMK’nun 10.maddesi gereğince borcun ifa edileceği yerdeki mahkemelerin de yetkili olduğu düzenlenmiş olup, davacı alacaklının yerleşim yeri Sarıyer olduğundan, mahkememiz işbu davaya bakmakta yetkilidir. Bu nedenle davalı tarafın yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasındaki çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; davalının davacının işlettiği otoyol ve köprülerden kaçak geçişi nedeniyle oluşan para cezasının tahsili için başlatılan icra takibine yapılmış itirazın haklı ve yerinde olup olmadığının, yerinde ise miktarının ne kadar olduğunun tespiti noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30/5 maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç malikleri sorumludurlar. 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun’un 18. maddesi ile değiştirilen ve söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirleyen 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile getirilen düzenleme çerçevesinde; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrası ile 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin 4 (dört) katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 7144 sayılı yasal ile ve bu yasanın yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır.
Sonuç olarak; Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesine göre, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.
Bu bilgilere göre somut olayda davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmıştır. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bilirkişi SMMM … ve Elektrik Elektronik Mühendisi …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 18/10/2022 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu raporunda özetle; dava konusu otoyollarda bulunan gişelerdeki bariyerlerin, araç sürücülerine ihlalli geçiş bildirim formu tebliğ edilmeden açılmayacağı, gişe görevlileri tarafından davalı şirket araç sürücülerinin durumdan haberdar edildiği, dolayısıyla ihlalli geçişe ilişkin olay gününde araç sürücülerine ihlalli geçiş bildiriminin yapılmış olduğu; ihlalli geçişlere esas gişelerdeki HGS/OGS tahsilatı hususunda davacı tarafa herhangi bir kanuni yükümlülük, yasal düzenleme ve protokol ile sorumluluk yüklenmediği, HGS/OGS protokollerinin araç sahibi ile banka veya PTT arasında yapıldığı, ayrıca ihlalli geçişleri takip eden 15 gün içerisinde geçiz bedellerinin cezasız olarak ödenebilecekken ödenmediği; dolayısıyla davalı şirketin ceza bedelleri toplamından sorumlu tutulabileceği; dava konusu ihlalli geçişlerden dolayı davacının davalıdan, 847.272,50 TL asıl alacak, 175.938,99 TL işlemiş faiz ve 31.669,02 TL işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 1.054.880,51 TL alacaklı olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, rapora yönelik itirazlar yerinde görülmemiş, bilirkişi raporu mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; davacı tarafından işletilen köprü ve oto yollardan muhtelif tarihlerde davalı şirkete ait araçların ihlali geçişi nedeniyle, benimsenen bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan, geçiş ücreti ve para cezasından kaynaklı 847.272,50 TL asıl alacak, 175.938,99 TL işlemiş faiz, 31.669,02 TL işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 1.054.880,51 TL alacaklı olduğu; İstanbul BAM 17. HD’sinin 12/05/2022 tarih ve 2019/463 E-2022/578 K sayılı kararı göz önüne alındığında davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı kanaatine varıldığından, benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen toplam 1.054.880,51 TL alacağa yönelik davalının vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği; bu miktarı aşan davacı taraf isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı takip borçlusunun ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında 847.272,50 TL asıl alacak, 175.938,99 TL işlemiş faiz, 31.669,02 TL KDV olmak üzere toplam 1.054.880,51 TL alacağa yönelik itirazının iptali ile; asıl alacağa takip tarihinden itibaren (yıllık % 16,75 oranını aşmamak kaydıyla) avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen toplam 1.054.880,51 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 210.976,00,10 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafın fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
4-Alınması gerekli 72.058,89-TL karar ve ilam harcından 18.125,42-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 53.933,47-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 1.311,94 TL’sinin davalıdan, 8,06 TL’sinin davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve icraya yatan harç 18.125,42 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 132.390,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
8-Davalı kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 6.481,65 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 4.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 89,25 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 4.157,05 TL’nin kabul ve red oranına göre 4.131,66 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 22/12/2022

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı