Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/526 E. 2023/774 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/526 Esas
KARAR NO:2023/774

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ:20/01/2015
KARAR TARİHİ:24/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin davalı bankanın … Şubesi’ nin müşterileri olduklarını, taraflar arasında yaklaşık 2011 yılı başından itibaren cari hesap, senet mukabili kredi, Business Kredi ve Eşit Taksitli Tüketici Kredi İşlemlerinin vuku olduğunu, bu işlemlerin devam ettiği süre içinde müvekkillerinin davalı bankadan toplam 190.725,00 TL parayı kredi olarak çektiklerini, buna karşılık davalı bankaya 650.000,00 TL tutarında nakit, şahsi çek ve müşteri çeki teslim ettiklerini, davalı bankanın 23/10/2013 tarihinde … 35. Noterliğinden gönderdiği ihtarname ile hesap katı yaptığını, akabinde müvekkilleri aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile ipoteğin parayı çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattığını beyanla müvekkillerinin davalı tarafa anılan takip dosyasına konu edilen 39.326,12 TL tutarında borçlu bulunmadığının tespitine ve davalının % 20 kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; borçluya kullandırılan kredi ödemelerinin sözleşme şartlarına uygun olarak yerine getirilmemesi nedeniyle borçluya … 35. Noterliğinden ihtarnamesinin gönderilerek hesabın kat edildiğini, hesap katına borçlu tarafından itiraz edilmediğini, buna rağmen borç ödenmediğinden borçlular hakkında …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, ipotekli gayrimenkulün kıymet takdiri yaptırılıp kıymet takdir raporunun borçlulara tebliğ edildiğini, davacı tarafın satış aşamasına kadar hiçbir itirazda bulunmadığını, taşınmaz satıldıktan sonra vakit kazanmak için her türlü hukuki yolu zorlamaya çalıştığını beyanla davanın reddine, davacı tarafın kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZDEN VERİLEN İLK KARAR :
Mahkememizce 22/05/2018 tarihli 2015/… Esas ve 2018/… Karar sayılı karar ile; ” Mahkememizce takip dosyasının örneği celp edilmiş, iddia, savunma, toplanan deliller, banka kayıt ve defterleri üzerinde uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bu yönden sunulan 12/04/2016 tarihli bilirkişi raporu incelenip denetlenmiş, bilahare davacı tarafın bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmesi açısından bilirkişiden ek rapor alınması cihetine gidilmiş, bu yönden sunulan 18/12/2017 tarihli bilirkişi ek raporu da incelenip denetlenmiş, mahkememizce de dosya kapsamına, toplanan delillere uygun bulunarak denetime elverişli olduğu saptanarak benimsenmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi kök ve ek raporları kapsamları birlikte değerlendirilmiş, mahkememizce de benimsenen kök ve ek raporunda da tespit edildiği gibi davacı tarafın davalı alacaklı bankaya takip tarihi itibariyle …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyasından 34.978,94 TL asıl borç, 1.040,54 TL temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi olan 52,03 TL BSMV olmak üzere toplam 36.071,47 TL borcunun bulunduğu, davalı bankanın takip tarihinden borç ödeninceye kadar 34.978,94 TL alacağına % 23,28 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 BSMV’ sinin ipotek limiti olan 150.000,00 TL ‘ ye ulaşıncaya kadar istenebileceği ve buna göre davacı tarafın davaya konu takip dosyasındaki nakdi alacak miktarının 3.254,65 TL ‘ sinden davalıya borçlu olmadıkları belirlenmiş olmakla davanın kısmen kabulüne, şartlar oluşmadığından tarafların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır…” gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ KALDIRMA İLAMI
Mahkememizin yukarıda bilgileri verilen kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi12. Hukuk Dairesinin 17/06/2021 tarihli 2019/… Es. 2021/… Kar. Sayılı ilamı ile ”…Dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı banka arasındaki genel kredi sözleşmesi kapsamında davalı banka tarafından toplamda 190.725-TL kredi kullandırıldığını, buna karşılık davalı bankaya nakit, şahsi çek ve müşteri çeki olmak üzere toplamda 650.000-TL ödeme yapıldığını, bankaya yanlışlığın düzeltilmesi için başvurmalarına rağmen müvekkillerinin oyalandığını ve aksine müvekkilleri hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını ileri sürerek müvekkillerinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti talebinde bulunmuş olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı banka ile davacılardan … arasında 08/10/2010 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalıların sözleşmeyi müşterek ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı ve sahip oldukları taşınmazda sözleşmenin teminatı olarak 150.000-TL limitli ipotek tesis edildiği, 23/10/2013 tarihinde hesabın kat ettiği ve 26/10/2013 tarihinde temerrütün gerçekleştiği, davalı banka tarafından 11/12/2013 tarihinde ipoteğin para çevrilmesine yönelik icra takibi başlatıldığı incelenen dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Bilirkişi tarafından yapılan sözleşmenin 42. Maddesi uyarınca banka kayıtları esas alınarak yapılan incelemede, davalı bankanın taksitli krediden dolayı 30.309,42-TL, business kart nedeniyle 2.150,17-TL alacağının bulunduğu, taksitli kredi yönünden 20/05/2013 tarihinden, business kart yönünden ise 22/10/2013 tarihinden olmak üzere temerrüt tarihi olan 26/10/2013 tarihine kadar işleyen akdi faiz ile temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işleyen faizle birlikte davalı bankanın davalılardan toplamda 34.978,94-TL asıl alacak, 1.040,51-TL işlemiş faiz, 52,03-TL BSMV alacağı olmak üzere toplamda 36.071,47-TL alacağının bulunduğu halde fazla olarak 39.326,12-TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davacıların iade edilmeyen çek yapraklarından dolayı depo yükümlülüğü ise 18.810-TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacı … tarafından hesaba yönelik itirazların incelenmesi talebinde bulunulması üzerine, banka müfettişiliği tarafından düzenlenen 23/01/2013 tarihli raporda müşterinin hesabından “…” referansıyla alınan 6.412,75-TL komisyon ücretinin müşterinin bilgisi dışında alındığı tespit edilmiş olup hükme esas alınan bilirkişi raporunda kesintisi yapılan bu bedelin yerindeliği tartışılmamıştır. Bunun dışında, davacı iddiasına dayanak olan nakit ve çek ödemeleri ile ilgili bir kısım dekont ve çek tevdi bordroları ibraz etmiş ise de, bunlarla ilgili inceleme ve araştırma yapılmamıştır. Bu bakımdan davalı banka kayıtları üzerinde yeniden inceleme yaptırılarak tarafların iddia ve itirazlarının değerlendirildiği denetime elverişli bir şekilde rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir…” gerekçesi ile kaldırılmasına karar verilmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına konu alacak nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir.
Eldeki davada davalı tarafından davacı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile 37.483,00 TL asıl alacak, 1.187,71 TL işlemiş faiz ve 59,39 TL BSMV olmak üzere toplam 38.730,1 TL ( Takip talebinde 39.326,12 TL yazılmış olsa da takibe konu alacak miktarı 38.730,1 TL’dir.) alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, takibin itiraz edilmeksizin kesinleştiği davacılar tarafından borçlu olunmadığının tespiti için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Yukarıda gerekçesi yazılı kaldırma ilamı gereği mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi … tarafından düzenlenen 08/11/2022 tarihli rapor ile davalı tarafından ” …” referansı ile kesilen 6.412,75 TL ‘lik komisyon tahsilatının itiraza açık tahsilatlar olduğu ve davacıların bu tutarlardan sorumlu olmayacakları, bu tutarın kesinti tarihinden kat tarihine kadar işlemiş faizi ile kat tarihindeki nakdi alacaktan tenzil edilmesi gerektiği, tenzil neticesinde davalının kat tarihi itibariyle Taksitli Ticari Kredilerden dolayı isteyebileceği tutarın 24.070,74 TL olduğu, davacılar tarafından dava konusu kredilere mahsuben verilen çek, senet ve ödemelerle ilgili olarak yaptığı incelemede tahsilat durumlarının tümünün kayıtlarda mevcut olduğu ve tahsil edilen tutarların ilgili hesaplara mahsup edilerek kullanıldığı, mahsubu yapılmamış işlem bulunmadığı rapor edilmiş, davacılar vekilinin itirazı üzerine alınan 18/05/2023 tarihli ek rapor ile de kök raporda yapılan tespitlerin değiştirilmesini gerektirir bir husus bulunmadığı rapor edilmiştir. Bilirkişi kök ve ek raporu dosya kapsamına uygun ve hüküm kurmaya elverişli olmakla mahkememizce hükme esas alınmış, hükme esas alının bilirkişi raporu dikkate alınarak davalının talep edemeyeceği (davacıların borçlu olmadığı) alacak kalemlerine ait miktarlar mahkememizce belirlenerek davanın kısmen kabulüne ve gerçek dava değeri 38.730,1 TL olarak kabul edilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretlerine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda yazılı kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davacıların …. İcra Dairesi’ nin … Esas sayılı takip dosyasında davalıya nakit alacak yönünden olmak üzere 11.129,66 TL asıl alacak, 233,37 TL işlemiş faiz ve 11,67 TL BSMV olmak üzere toplam 11.374,70 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 777,01 TL karar ve ilam harcının 671,60-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 105,41 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından ödenen 671,60 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine.
4-Davacılar tarafından bu yargılama nedeni ile ödenen 27,70 TL başvuru harcı ile 2.009,93 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.037,63TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 598,43 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye kalan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 11.374,70 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yokluklarında gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır