Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/462 E. 2022/350 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/462 Esas
KARAR NO :2022/350

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/07/2021
KARAR TARİHİ:06/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ve …’nun işletmesinin müvekkili şirket tarafından yürütülmekte olduğunu, davalıya ait … plakalı araçların 08/09/2018 ile 15/01/2019 tarihleri arasında işletmesi müvekkiline ait köprü ve otoyollardan ücret ödemeksizin ihlalli geçişler yaptığını, geçiş ücretlerinin süresinde ödenmemesi üzerine taraflarınca davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, örnek-7 nolu ödeme emrinin davalı şirkete 03/09/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı/borçlu şirket yetkilisi tarafından yasal süresi içinde borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, davalının itirazlarının haksız, zaman kazanmaya yönelik ve kötü niyetli olduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; davanın kabulüne, davalı/borçlunun itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve ekleri ile tensip zaptı davalı şirkete 03/09/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, davalı şirket tarafından davaya karşı herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. Böylece davalı şirket mahkememizce münkir olarak addedilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı şirket tarafından işletilen köprü ve oto yollardan, davalı şirkete ait ticari nitelikteki muhtelif plakalı araçların 08/09/2018 ile 15/01/2019 tarihleri arasında ihlalli geçişler yaptığı iddiasıyla, ödenmeyen geçiş ücretleri ile yasadan kaynaklı para cezalarının tahsiline yönelik olarak davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile girişilen ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK.’nun 67. maddesine göre iptali istemine ilişkin ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, ihlalli geçiş listesi, kamera kayıtlarından alınan görüntüler, … plakalı araçların trafik tescil kayıtları, gerçekleşen ihlalli geçişlere ilişkin tüm bilgi ve belgeler, gerekirse tarafların ticari defterleri, ticaret sicili kayıtları, mali kayıtlar, faturalar, banka hesap hareketleri, davacı şirketin 23/10/2017 tarihli yazısı, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün 08/06/2016 tarihli, …-150/E….sayılı yazısı, arabuluculuk son tutanağı, provizyon sorgularını içeren tablo, tanık beyanları, taraflar arasındaki tüm yazışmalar, bilirkişi incelemesi ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır. Davalı taraf ise herhangi bir delil bildirmemiştir.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası aslı celbedilerek dosya içerisine alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı şirket vekili tarafından 13/02/2019 tarihinde davalı şirket aleyhine 6.936,25-TL. asıl alacak (geçiş ücreti ve para cezası), 243,98-TL. işlemiş faiz ve 43,92-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 7.224,14-TL. üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek-7 no’lu ödeme emrinin davalı/borçlu şirkete 03/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirket yetkilisi tarafından yasal süresi içerisinde borca itiraz edildiği, davalı/borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, akabinde davacı şirket vekili tarafından 02/07/2021 tarihinde harca esas değer olarak 7.212,28-TL. gösterilmek suretiyle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
2004 sayılı İİK.’nun 67/1 maddesi; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesini getirmiştir. Bu yasal düzenleme doğrultusunda yapılan icra takibine borçlunun itiraz etmesi halinde davanın 1 (bir) yıllık süre içinde açılması zorunludur. Bu süre hak düşürücü niteliktedir. Maddedeki bu sürenin başlaması için itirazın alacaklıya tebliği zorunludur. Yasada bu sürenin itirazın alacaklıya tebliğinden başlayacağı açıkça vurgulanmıştır. Yasa koyucu bu sürenin hak düşürücü süre olması, bu bağlamda hakkı söndüren bir süre olması nedeniyle alacaklının borçlunun itirazlarına tam olarak muttali olması, bunun da ancak itirazın tebliği yoluyla olacağını öngördüğünden sürenin tebligatla başlayacağını kabul etmiştir.
Somut olayda icra takip dosyasının tetkikinde; davalının borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğe çıkarılmadığı, borca itiraz dilekçesinin davacıya tebliğ edildiğine dair dosyada herhangi bir belgenin bulunmadığı görülmüş, İİK.’nun 67/1 maddesinde öngörülen sürenin başlaması için itirazın alacaklıya tebliği zorunlu olduğundan, mahkememizce re’sen yapılan incelemede huzurdaki davanın 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce … Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne, İstanbul Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne ve … Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne ayrı ayrı müzekkereler yazılarak dava konusu … plakalı araçların ilk tescil tarihlerinden itibaren tüm maliklerini gösterir kayıtların gönderilmesi istenmiştir. Yine İstanbul PTT Bölge Müdürlüğü’ne ve Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü’ne ayrı ayrı müzekkereler yazılarak dava konusu araçların HGS ve/veya OGS hesabının bulunup bulunmadığı, varsa geçiş tarihleri itibariyle hesap hareket dökümlerinin gönderilmesi talep edilmiştir.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda deliller toplanmış, icra takip dosyası aslı celbedilerek dosyaya kazandırılmış, uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, 01/12/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar ile davacı tarafın iddiası, davalı tarafın borca itiraz dilekçesi, davalı şirkete ait çekici ve dorse vasfındaki araçların trafik tescil kayıtları ve özellikleri, icra dosyası kapsamı ihlalli geçişlere ilişkin CD içeriği ve provizyon kayıtları ile dosyada toplanan deliller üzerinde inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiştir.
Karayolu taşımacılığı uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenerek 02/01/2022 tarihinde dosyaya sunulan bilirkişi raporunda özetle; karayollarına ait tüm otoyollarda ve 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollarda 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ve yönetmeliklerde belirtilen şekilde geçiş ücreti ve cezasının tahsil edildiği, 6001 sayılı kanunda geçiş yapan araçlara geçiş sırasında mesaj veya uyarı verme gibi bir mecburiyetin bulunmadığı, ücretli otoyolları kullanan sürücü veya firmaların geçiş sırasında geçiş ücretini ödeyecek mevcut yöntemlerden birini kullanmaları gerektiği, davaya konu otoyol işletmecisinin sorumlu olduğu yol güzergâhında OGS/HGS sistemlerinin, geçiş sırasında nakit ödeme veya geçişlerini takip eden 15 gün içinde ödeme gibi alternatiflerin mevcut olduğu, geçiş sırasında OGS/HGS etiketi yok veya yeterli bakiyesi mevcut değil ise bariyerlerin açılmadığı, bariyerleri geçebilmek için ya nakit ödeme yöntemi ya da görevli personelin vereceği ve 15 gün içinde belirtilen bankalara ödeme yapılması ya da OGS/HGS bakiyesinin yeterli hale getirilmesi gerektiği bilgisinden sonra bariyerlerin görevli tarafından açıldığı bir sistemin kullanıldığı, bu sebeple bu aşamaları geçmeden gişelerden geçilemeyeceği, … plakalı araçların ihlalli geçiş olarak bildirilen tarihler arasında davalı şirket adına kayıtlı olduğu, davacı tarafından iddia edilen ihlalli geçişe ait 17 adet resmin dava dosyasına sunulduğu, davaya konu ihlalli geçişleri yaptığı iddia edilen …plakalı araçların dorse oldukları, dorse araçları için OGS/HGS ürünü alınmayıp bu araçların geçiş ücretlerinin (araç sınıfı olarak çekici + dorse birlikte değerlendirilerek) çekici plakasından tahsil edildiği, ihlalli geçiş resimlerinden dorselerin bağlı bulundukları çekici araç plakaları tespit edilebiliyorsa ihlalli geçiş kontrollerinin çekici araç HGS kayıtlarından kontrol edildiği, ihlalli geçiş resimlerinden dorselerin bağlı bulundukları çekici araç plakaları tespit edilemeyen 2 adet ihlalli geçişlere ait 68,00-TL. ihlalli geçiş tutarının takdirinin mahkemeye ait olduğu, belirtilerek sonuç olarak dava konusu … plakalı araçlara ait ihlâlli geçişler için davacı şirketin davalıdan 1.338,30-TL. geçiş ücreti, 5.353,20-TL. 4 katı ceza olmak üzere toplam 6.691,50-TL. alacaklı olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir. (Takip öncesi işlemiş faiz ile işlemiş faizin KDV’sine yönelik hesaplama ise gerek davalardaki hedef süre uygulaması, gerekse usul ekonomisi ilkesi gözetilerek, ayrıca basit bir hesaplama olduğundan ek rapora gidilmeksizin re’sen mahkememizce yapılmıştır. Buna göre; alacaklı tarafça takipte istenen 6.936,25-TL.’nin işlemiş faizi 243,98-TL. yapıyor ise bilirkişi raporunda hesaplanan 6.691,50-TL.’nin işlemiş faizi -içler dışlar çarpımı yolu ile- 235,37-TL. olarak, hesaplanmış, hesaplanan işlemiş faizin %18’i oranında olan KDV’si ise (235,37×18/100=42,36-TL. olarak hesaplanmıştır.)
Dosyada alınan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından 12/01/2022 tarihli dilekçe ile rapora karşı beyan ve itirazda bulunularak talepleri gibi davanın tümden kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir.
Bilirkişi raporu davalı şirkete 10/01/2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen, davalı tarafça rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30/5 maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç malikleri sorumludurlar.
30431 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun’un 18. maddesi ile değiştirilen ve söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirleyen 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile getirilen düzenleme çerçevesinde; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrası ile 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin 4 (dört) katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 7144 sayılı yasal ile ve bu yasanın yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır. Sonuç olarak; Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesine göre, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.
Öte yandan 2004 sayılı İİK.’nun 67/2 maddesine göre; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun da itirazında haksız olması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine haksız olarak itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunların dışında alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli, 2019/4054 Esas ve 2019/7699 Karar ve 04/06/2020 tarihli, 2020/2083 Esas ve 2020/2727 Karar sayılı ilamları)
Dosyada alınan bilirkişi kurulu raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun dosyada toplanan delillere, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgelere uygun olduğu, davacı tarafça sunulan davalı şirkete ait aracın ihlalli geçişlerine ilişkin CD de incelenmek suretiyle detaylı olarak hazırlandığı, yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, davalı şirkete ait … plakalı araçların 08.09.2018-15.01.2019 tarihleri arasında davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan ihlalli geçişler yaptığı, bu geçişler nedeniyle ödenmesi gereken ücretlerin davalı tarafça yasal süresi içerisinde ve henüz cezaya uğramadan ödenmediği, bunun üzerine davacı şirket tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durduğu, mahkememizde görülen huzurdaki davanın İİK.’nun 67. maddesi gereğince 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, dosyada alınan bilirkişi raporunda davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten 1.338,30-TL. geçiş ücreti, 5.353,20-TL. 4 katı ceza olmak üzere toplam 6.691,50-TL. tutarında alacaklı olduğunun tespit edildiği, takip öncesi işlemiş faize ve işlemiş faizin KDV’sine yönelik olarak re’sen mahkememizce yapılan hesaba göre davacının davalıdan 235,37-TL. işlemiş faiz ve 42,36-TL. işlemiş faizin KDV’sini talep edebileceği, 25/05/2018 tarihli, 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan; 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 18. maddesi ile; “25/06/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 1. ve 5. fıkrasında yer alan “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirilmiş olduğu, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın yasadaki bu değişikliğe uygun olduğu, dosyada alınan raporun uygulamaya ve mevzuata uygun, aynı zamanda hüküm kurmaya elverişli olduğu, sonuç itibariyle takip tarihi itibariyle davalının davacı şirkete 6.691,50-TL. asıl alacak (geçiş ücreti + geçiş ücretinin 4 katı tutarında ceza tutarı), 235,37-TL. işlemiş faiz ve 42,36-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 6.969,23-TL. borcu bulunduğu, davalı borçlunun bu miktara yönelik itirazının haklı ve yerinde olmadığı anlaşılmakla, hükme esas alınmasında sakınca görülmeyen ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporunda tespit edilen miktara göre davanın kısmen kabulü ile davalı şirketin 6.691,50-TL. asıl alacak (geçiş ücreti + geçiş ücretinin 4 katı tutarında ceza tutarı), 235,37-TL. işlemiş faiz ve 42,36-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 6.969,23-TL.’ye yönelik itirazının iptali ile takibin talepnamedeki diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, davacının fazlaya ilişkin istemin ise reddine, ayrıca takip ve dava konusu geçiş ücretlerine ilişkin alacaklar likit ve davalı borçlu tarafından önceden belirlenebilir nitelikte para alacağı olduğundan, davalı aleyhine %20 oranında hesaplanan 1.393,84-TL. icra inkar tazminatını da kapsayacak şekilde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalı şirketin …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 6.691,50-TL. asıl alacak (1.338,30-TL geçiş ücreti ve 5.353,20-TL 4 katı ceza toplamı) 235,37-TL. işlemiş faiz ve 42,36-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 6.969,23-TL.’ye yönelik itirazının iptaline, asıl alacağa (6.691,50-TL.’ye) takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek (yıllık %19,50 oranını geçmemek üzere) avans faizi uygulanmak suretiyle takibin talepnamedeki diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, davacının fazlaya ilişkin isteminin ise reddine,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.393,84-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 476,07-TL karar ve ilam harcından 123,17-TL peşin harç ve icraya yatan harç toplamının mahsubu ile geriye kalan 352,85-TL harcın davalıdan tahsili ile Maliyeye gelir kaydına,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Maliyeye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan peşin harç ve icraya yatan harç toplamı olan 123,17-TL harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 64,45-TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.132,25-TL yargılama giderinin, kabul ve red oranına göre 1.094,09-TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın kesinleşme şerhi yazıldıktan sonra ilgilisine iadesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/2 vd. maddeleri uyarınca ve miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin e-duruşma sistemi üzerinden yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır