Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/350 Esas
KARAR NO:2021/693

DAVA:Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 23/05/2021
KARAR TARİHİ: 29/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in 2020 yılında … Ltd. Şti.’ni kurduğunu ve aynı yılın Ağustos ayında şirketi fiilen faaliyete geçirdiğini, anılan şirketin kanuni defterleri ile kuruluşunun … Ticaret Odası tarafından süresinde yapıldığını, şirketin muhasebecisi tarafından şirkete ait defterlerin talep edilmesi üzerine daha önce tasdik edilen sirket defterinlerden Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defteri’nin 25/10/2020 tarihinde iş yerinde olmadığının öğrenildiğini, bu nedenle kendilerine zayi belgesi verilmesi yönünde mahkemeden talepte bulunduklarını, bunun üzerine …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce … Esas sayılı dosyada zayi belgesi verilmesine yönelik açtıkları davanın reddine karar verildiğini, dava konusu defter ve belgelerin zayiinde şirket yetkililerinin kastı ve menfaati bulunmadığını, gerekli tasdikler yapıldıktan sonra kullanılmadığından kamunun da herhangi bir zararının söz konusu olmadığını, şirketin sürekliği ve devamlılığı için Genel Kurul ve Toplantı Müzakere Defteri’nin ilgili Noter’de yeniden tasdik edilmesinin gerektiğini, bunun için ise ilgili Noterlik tarafından mahkemeden zayi belgesi alınarak kendilerine sunulmasının istendiğini, bu sebeple huzurdaki davayı açtıklarını belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; … Ltd. Şti.’nin devamlığı bakımından zayi olan Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defteri’nin zayi olduğuna dair gerekli iznin verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; 6102 sayılı TTK.’nun 82/7. maddesi gereğince açılmış zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; işyerinde tutulan zayi tutanağı, Gazete İlanı, … Ltd. Şti.’ne ait İTO kayıtları, Noterler Birliği’nin görüşü, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ve sair yasal delillere dayanmıştır.
Mahkememizce …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası celbedilmiştir. …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının incelenmesinde; dosya davacısının aynı olduğu, dava konusunun … Ltd. Şti.’ne ait Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defteri’nin 25/10/2020 tarihinde işyerinde olmadığının tespiti ile bu hususta zayi belgesi verilmesi olduğu, mahkemece 09/12/2020 tarihinde verilen … K. sayılı kararla davanın reddine karar verildiği, anılan kararın davacı vekiline 23/01/2021 tarihinde e-tebligat ile tebliğ edildiği ve sonrasında ise istinaf edilmeksizin 09/02/2021 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Huzurdaki davada davacı vekili; müvekkili gerçek kişi …’in yetkilisi olduğu … Ltd. Şti.’ne ait Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defteri’nin 25/10/2020 tarihinde işyerinde olmadığının tespit edildiğini, dava konusu defterin kaybolmak suretiyle zayi olduğunu iddia ederek TTK.’nun 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesini talep etmektedir.
6102 sayılı TTK.’nun 82/7. maddesine göre zayi belgesi verilmesine ilişkin dava bizzat tacir tarafından açılabilir. Limited şirketler ticaret siciline tescil edildikleri zaman tüzel kişilik kazanırlar. Ticaret ortaklıklarında (örneğin limited şirketlerde) şirketin kendisi tacir olup, şirketin ortakları tacir değildir. Somut olay bakımından … sicil kayıtlarından alınan firma detaylarını gösteren belgeden anlaşıldığı üzere; dosyamız davacısı …, … Ltd. Şti.’nin ortağı ve yetkilisidir. Mevcut davanın, davacının ortağı ve yetkilisi olduğu … Ltd. Şti.’nin “tüzel kişiliği adına” açılması gerekirken, doğrudan şirket yetkilisi … adına açıldığı açıktır. Yani ortada şirket tüzel kişiliği adına açılan bir dava bulunmamaktadır. Bir başka ifade ile eldeki davaya konu edilen ticari defterler dava dışı … Ltd. Şti.’ne ait olup, davacı gerçek kişi mevcut davayı bizzat kendi adına açmıştır. Bu durumda davacı …’in huzurdaki davada aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Aktif husumet ehliyeti, 6100 sayılı HMK.’nun 114. maddesinin (d) bendi gereği dava şartlarından olup, HMK.’nun 115. maddesi uyarınca ise dava şartları davanın her safhasında mahkemece re’sen dikkate alınabilir.
Somut olayda; davacı …’in ortağı ve yetkilisi olduğu şirketin ticari defter ve belgelerine ilişkin olarak TTK.’nun 82/7. maddesine göre zayi belgesi verilmesi davası açmakta dava ehliyeti (davacı sıfatı) olmadığı anlaşıldığından, davanın esasına yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın davanın aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir. (Nitekim İstanbul BAM 14. Hukuk Dairesi’nin 21/11/2019 tarihli, 2018/1466 E. ve 2019/1486 K. sayılı kararı, İstanbul BAM 13. Hukuk Dairesi’nin 10/01/2018 tarihli, 2017/806 E. ve 2018/25 K. sayılı kararı ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 02/05/2017 tarihli, 2015/15331 E. ve 2017/2581 K. sayılı ilamı da aynı doğrultudadır.)
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle HMK’nın 114 ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine,
2-Harç peşin alınmış olmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır