Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/324 E. 2022/9 K. 10.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/324 Esas
KARAR NO:2022/9

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:04/05/2021
KARAR TARİHİ:10/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının yaptığı masrafların, uğradığı zararların davalıdan tazmini istemine ilişkin olup, müvekkili ile davalı arasında yazılı sözleşme bulunmamakta, yalnızca uzun süreli olarak devam etmiş olan bir sözleşmesel ilişki olduğunu, müvekkilinin davalı yolculara (kullanıcı) verdiği taşıma hizmetinin gerçekleşebilmesi için minibüs tipi araç sağladığını, davalının, bu taşımacılık hizmetinden çok büyük miktarda gelir elde etmiş, müvekkiline hizmetin bedeli olarak komisyon ödemesi yapmış olduğunu, taraflar arasındaki hukuki ilişki bir anda davalı tarafından tek taraflı olarak sona erdirilmiş olup, müvekkilinin davalı …’le olan uzun süreli ilişkisi uyarınca, çeşitli yatırımlar yapmış, … standartlarında araçlar temin etmiş, bu araçları … standartlarını göre dizayn etmiş, … standartları gereği araçlarda sürücü istihdam etmiş, ancak davalının tek taraflı olarak ilişkiyi sonlandırmasının müvekkilinin birçok zarara (araç satın alınması için kullanılan krediler, aracın dekorasyonu için yapılan masraflar, kazanç kaybı, gibi) uğramasına sebep olduğunu, davalının müvekkilinin zararlarını karşılamaması bu davanın açılmasını zorunlu kılındığını, dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı almak kaydıyla ve alacak kalemlerinin belirsiz olması sebebiyle yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde haklı taleplerini arttırma hakları ve fazlaya dair her türlü dava ve talep haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL’lik alacağının tahakkuk/dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı üzerinden hesaplanacak faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın … … yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, dava dışı … …. ile davalı … … Arasında Müteselsil Sorumluluk bulunmadığını, … uygulamasına ilişkin tüm Teknolojik Hizmetler ve Nakit Akışı dava dışı … …. üzerinden gerçekleşmekte olduğunu, … … ticari ilişkinin muhatabı olmadığını, … … ile Dava Dışı … …. Arasında Şube-Merkez, Acentelik veya Temsilcilik ilişkisi bulunmadığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, davacı ile … … arasında vekâlet benzeri bir iş görme ilişkisi bulunmadığını, … …’nin faaliyeti taşıma faaliyeti olmadığı gibi davacınında ifa yardımcısı veya ticari vekil konumunda olmadığını, taraflar arasındaki Sözleşme Vekâlet Sözleşmesinin Özelliklerini Taşımamakta olduğunu, davacının vekil sıfatıyla … …’e karşı iş görme borcu altına girmemiş olduğunu, davacı taşımacılık işini kendi menfaatine olarak yürütmekte olduğunu, davacının taşımacılık işini tamamen kendi iradesine uygun ve bağımsız şekilde yürüttüğünü, davacının yaptığı işten sonuç elde edememesi riskini üzerinde taşımakta olduğunu, vekaleti veren herhangi bir gerekçe ileri sürmeksizin vekâleti her zaman sona erdirebilir olduğunu, davacı’nın tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, müvekkilinin … …’nin kusurunun bulunmadığını, …’in Türkiye’deki faaliyetini kendi kontrolü dışında gelişen hem fiili hem de hukuki imkânsızlık nedeniyle sona ermiş, davacı … …’nin sağladığı pazarlama ve destek hizmetlerinin durması sebebiyle zarara uğradığını ispat edememiş olduğunu, müspet ve menfi zararın birlikte talep edilmesi mümkün olmadığını, … …’in Pazarlama ve Destek Hizmetleri ifa imkânsızlığı nedeniyle sona erdiğinden müspet zararın tazmini talep edilemeyeceğini, taraflar arasında vekâlet benzeri bir iş görme sözleşmesi olsa dahi davacı iddia ettiği masraf kalemlerini nitelikleri itibariyle talep edemeyeceğini, davacı’nın talep ettiği zarar kalemlerinin reddi gerektiğini, aracın satın alınması için yapıldığı iddia edilen masrafların … …’den talep edilemeyeceğini, aracın değerinde herhangi bir düşüş yaşanmamış olduğunu, eksik ödendiği iddia edilen ücret ikramiye, komisyon gibi alacaklar ile mahrum kalınan karın … …’den tahsili talebi hukuki temelden yoksun olduğunu, aracın satın alınması için kullanılan kredilerin faizlerine ilişkin taleplerin reddi gerektiğini, … sistemine kaydolunması için yapıldığı iddia edilen şirket kurulumu masrafları ile şirketin mutad giderlerinin … …’den talep edilemeyeceğini, Mevzuattan Kaynaklanan idari izin ve belgeler için yapılan ödeme ve masraflar … …’den talep edilemeyeceğini, davacının faiz ödemelerine ilişkin taleplerinin reddi gerektiğini, davacının iddia ettiği zararların hukuki imkânsızlığın oluştuğu 16.10.2019 tarihinde her halükarda meydana geleceğinden tazminat taleplerinin bu tarihten sonrası için geçerliliğini yitirdiğinin açık olduğunu, gerçek zararı aşan tazminat taleplerinin reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; bilirkişi incelemesi, tanık, araç alış ve satış belgeleri, … uygulama görüntüleri, aracın içine yapılan masrafları gösterir belgeler, aracın taşımacılık yapabilmesi için aldığı izin ve belgeleri, aracın taşımacılık yapabilmesi için yapılan masrafları gösterir belgeler, sigorta, poliçe, kasko, muayene, servis bakım belgeleri, yemin, keşif, davalının ilgili tüm kayıtları, banka hesabı kayıtları ve tüm yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; davacı’nın sunacağı delillere karşı beyanda bulunmak ve karşı delil sunmak, ayrıca delil listesi sunmak hakkı saklı kalmak kaydıyla, bilirkişi incelemesi, ticaret sicil gazetesi kayıtları, keşif, tanık, uzman görüşü, sair yasal delillere dayanmıştır
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava; Hizmet sözleşmesinin feshi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Somut olayda, ulaşım hizmeti sağlamaya yetkili kişiler (araç sahipleri) ile bu ulaşım hizmetinden faydalanmak isteyen yolcuların (… uygulaması kullanıcılarının) çevrimiçi (online) bir platformda bir araya getirilmesine hizmet eden … mobil uygulamasından yararlanmak isteyen davacı ile söz konusu uygulamayı sunan Hollanda’da mukim dava dışı … … arasında elektronik ortamda akdedildiği ileri sürülen dosyaya sunulan sözleşme örneğinde, davalı … yer almamaktadır.
Bu açıklamalar ışığında eldeki davada sözleşmenin hizmet sağlayıcısı dava dışı … … tarafından tek taraflı olarak sonlandırılması nedeniyle uğranılan zararların tazmini istenmiş olup, davalı şirketin, davacı ile dava dışı … … arasındaki hizmet sözleşmesine konu, … mobil uygulaması hizmetinin tedarikçisi olmadığı gibi iştigal konusunun, aracı ulaşım hizmetleri sağlamak konusunda yazılım ve teknoloji desteği ve pazarlama hizmetleri sağlamak olduğu, dava dışı … … şirketinin temsilcisi veya acentesi olduğunun dosya kapsamı itibari ile delillendirilemediği hep birlikte gözetildiğinde, davalı … … Ltd. Şti. yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesinin 2021/485 esas, 2021/616 karar sayılı ilamı)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Sair husuların gerekçeli kararda açıklanmasına,
3-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 170,78-TL den mahsubu ile kalan 90,08- TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.10/01/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı