Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/299 E. 2022/86 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/299 Esas
KARAR NO : 2022/86

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2021
KARAR TARİHİ : 02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından dava dışı …Tic. Ltd. Şti.’ne (kısaca…Ltd. Şti.) taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden 4 (dört) adet çekin tanzim edilerek teslim edildiğini, … Ltd. Şti. uhdesinde bulunan çeklerin meydana gelen hırsızlık olayı neticesinde çalındığını, anılan çeklerin çalınması üzerine …Ltd. Şti. tarafından dava konusu çekin de aralarında bulunduğu çekler hakkında İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası ile zayi nedeniyle çek iptali davası açıldığını ve ilgili mahkemece çeklerle ilgili olarak tedbir (ödeme yasağı) kararı verildiğini, sonrasında yapılan yargılama neticesinde İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 4 (dört) adet çek hakkında iptal kararı verildiğini, bu kararın kesinleşmesi üzerine müvekkili tarafından dava ve takip konusu çekin yerine kaim olmak üzere dava dışı …Ltd. Şti.’ne 30/11/2017 keşide tarihli, …çek seri nolu, 25.000,00-TL. meblağlı başka bir çek verildiğini ve… Ltd. Şti.’nden buna ilişkin olarak tahsilat makbuzu alındığını, böylelikle müvekkili tarafından davalı tarafça icra takibine geçilmeden çok önce İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasında verilen zayi nedeniyle çek iptali kararıyla şeklen dahi olsa meşru hamil olduğuna karar verilen …Ltd. Şti.’ne ödeme yapıldığını, iptal kararı ve çek bedelinin ödenmesinden sonra ortaya çıkan yeni hamil tarafından müvekkili aleyhine 31/11/2017 tarihli, 0080728 çek numaralı, 25.000,00-TL. meblağlı çeke dayalı olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; öncelikle kesinleşmiş mahkeme kararına istinaden ödeme yapılması sebebiyle mükerrer ödeme yapmak durumunda kalması muhtemel olan müvekkilinin ileride telafisi imkansız zararlara uğramaması için mahkemece teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilerek, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında takibin durdurulmasına, yapılacak yargılama neticesinde ise dava konusu … A.Ş. Adana Şubesi’ne ait, 31/11/2017 keşide tarihli, …çek numaralı, 25.000,00-TL. meblağlı çekten dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davanın devamı esnasında cebri icra tehdidi altında tahsilat ve ödeme yapılması durumunda ise ödenen bedelin istirdadına, ayrıca haksız ve kötü niyetli davalı aleyhine asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve ekleri ile tensip zaptı davalı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, davalı taraf herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK.’nun 72/3. maddesine dayanarak icra takibinden sonra açılmış olan menfi tespit davasıdır.
Davacı taraf delil olarak; İstanbul … İcra Müdürlüğünüzün…Esas sayılı dosyası, İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin… esas sayılı dosyası, arabuluculuk tutanakları, noter kayıtları, ticari defter, banka kayıtları, merkez bankası kayıtları, bilirkişi incelemesi, yüksek mahkeme içtihatları, vergi dairesi kayıtları, çekler, cari hesap ekstreleri, mail yazışmaları, tapu kayıtları, doktrin, yemin ve her türlü yasal delile dayanmıştır. Davalı tarafça herhangi bir delil sunulmamıştır.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra takip dosyası ile İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası celbedilerek dosyaya kazandırılmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde; dosyamız davalısı … Ltd. Şti. tarafından davacının da aralarında bulunduğu borçlular aleyhine, borcun sebebi olarak dava konusu …Adana Şubesi’ne ait, 30/11/2017 keşide tarihli, 0080728 seri nolu, 25.000,00-TL. meblağlı çek gösterilmek suretiyle 25.000,00-TL. asıl alacak, 8.323,12-TL. takip öncesi işlemiş faiz, 2.500,00-TL. çek tazminatı ve 75,00-TL. %0,3 çek komisyonu olmak üzere toplam 35.898,12-TL. üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
Davaya ve takibe konu …Adana Şubesi’ne ait, 30/11/2017 keşide tarihli, …seri nolu, 25.000,00-TL. meblağlı çekin incelenmesinde; keşidecisinin davacı …, lehtarının …Sporları Organizasyon Tic. Ltd. Şti. olduğu, çekin arkasında lehtar adına basılmış kaşe üzerine atılmış imza içeren 1. cironun bulunduğu, lehtardan sonra … İnşaat… Hafriyat Nakliyat Orman Ürünleri Plastik San. Tic. Ltd. Şti. tarafından kaşe üzerine atılmış imza içeren 2. cironun bulunduğu, bu ciro ile de davalı şirkete geçtiği, çekin ciro silsilesinde görünürde herhangi bir kopukluk olmadığı görülmüştür.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; dava dışı …Organizasyon Tic. Ltd. Şti. tarafından huzurdaki davaya konu …Adana Şubesi’ne ait, 30/11/2017 keşide tarihli, …seri nolu, 25.000,00-TL. meblağlı çekin de aralarında bulunduğu çeklerin çalınmak suretiyle zayi olduğu iddiasıyla 19/12/2016 tarihinde hasımsız olarak açılmış zayi nedeniyle kıymetli evrak (çek) iptali davası olduğu, dosyanın 17/07/2018 tarihinde karara çıktığı (Karar No: 2018/837), sonrasında ise 16/10/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce 01/10/2021 tarihli ara kararla; davacı tarafın takibin tedbiren durdurulması yönündeki talebinin reddine, İİK.’nun 72/3. maddesi gereğince, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında talep edilen toplam alacak miktarı olan 35.898,12-TL.’nin %20’si üzerinden hesaplanan 7.179,62-TL. nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu mukabilinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasında icra veznesindeki paranın alacaklı davalı tarafa ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiş, ancak ara karar davacı vekiline 06/10/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine karşın gerekli teminatın yatırılmadığı görülmüştür. Davacı vekili 02/02/2022 tarihli duruşmada; dava konusu çekle ilgili olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibin; İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin 04/11/2021 tarihli, …Esas ve… Karar sayılı kararı ile iptal edildiğini, bu nedenle teminatı yatırmadıklarını beyan etmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu çek ile ilgili olarak müvekkili davacı … tarafından çekin lehtarı olan dava dışı şirkete 26/02/2017 tarihli tahsilat makbuzu ile başka bir çek (ikame çek) verildiğini, böylece dava dışı lehtara yaptığı ödeme nedeniyle dava konusu çekin bedelinin taraflarınca ödendiğini, böylelikle çekin bedelsiz kaldığını, bu nedenle dava konusu çekle ilgili olarak müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun da kalmadığını iddia etmiştir.
Eldeki dava; davalı şirketçe İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasında takibe konu edilen …Adana Şubesi’ne ait, …çek seri numaralı, keşidecisi davacı …, lehtarı dava dışı … Organizasyon Ticaret Ltd. Şti. olan, 31/11/2017 keşide tarihli, 25.000,00-TL. meblağlı çekten dolayı davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine yönelik ve İİK.’nun 72/3 maddesi kapsamında bedelsizlik iddiasına dayalı olarak açılmış menfi tespit davasıdır.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran / iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur. (TMK.m:6) İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Bir başka ifade ile menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir. Şöyle ki; menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklıdadır. Ancak davalının alacağı senede dayanıyorsa ispat yükü yer değiştirerek senetten dolayı borçlu olmadığını iddia eden tarafa yani davacıya düşer. Kambiyo senetleri de sebepten mücerret olduğundan, borçlu olunmadığının ispat yükümlülüğü davacı borçluya aittir.
Huzurdaki davanın yasal dayanağı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 77 vd. maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşmedir. Zira kambiyo senetlerinde geçerli olan mücerretlik (soyutluk) ilkesi gereğince, temel alacağın mevcut olmaması veya geçersiz olması, kambiyo senedinin hükümsüzlüğü sonucunu doğurmamakta, buna karşılık temel ilişkideki sakatlık, kambiyo borçlusuna, borçlu olmadığının tespitiyle birlikte, alacaklıya karşı sebepsiz zenginleşme def’ini dermeyan etme hakkını vermektedir. Sonuç olarak huzurdaki davada ispat yükü davacı borçludadır.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK.’nun 818/1-c maddesi yollamasıyla çeklerde de uygulanması gereken aynı kanunun 677. maddesine göre, “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez”.
Doktrinde imzaların istiklali (imzaların bağımsızlığı) olarak tanımlanan bu ilke karşısında imzasını inkar etmeyen keşideci (davacı), lehtarın imzasının sahte olduğu iddiasına dayanarak sorumluluktan kurtulamaz. Lehtara karşı ödeme yapılmış olması keşideci ile lehtar arasındaki kişisel ilişki niteliğindedir.
Diğer yandan 6102 sayılı TTK.’nun 818/1-e maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı yasanın 687. maddesi; “Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğer ki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda; davacının temel ilişki çerçevesinde dava konusu çekin yerine ikame çek vermek suretiyle keşideciye ödeme yapıldığı, borcun ifa edilmesi edilmiş olması nedeniyle dava konusu çekin bedelsiz kaldığı yönündeki iddiası şahsi def’i niteliğinde olduğundan, kural olarak temel ilişkinin tarafı dışındaki davalı hamile karşı ileri sürülemez. (Zira bedelsizlik iddiası, davacı keşideci ile dava dışı lehtar arasındaki temel ilişkide ileri sürülebilecek şahsi nitelikte bir def’idir. Şahsi def’ilerin ciro yolu ile çeke hamil olan kişiye karşı ileri sürülebilmesi ise 6102 sayılı TTK.’nun 818/1-e maddesi yollaması ile aynı kanunun 687/1. maddesi uyarınca hamilin senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olduğunun kanıtlanması koşuluna bağlıdır. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 23/11/2015 tarihli, 2015/2045 E. ve 2015/15263 K. sayılı ilamı da bu yöndedir.)
Sonuç olarak; dava ve takip konusu çekin davacı tarafça keşide edilerek dava dışı … Ticaret Ltd. Şti. teslim edilmesinden sonra adı ciro yoluyla takip alacaklısı davalıya geçtiği, davalı şirketin 3. kişi konumunda olduğu, TTK.’nun 818/1-e maddesinin yollamasıyla aynı yasanın 687/1. maddesi gereği davacı keşidecinin kişisel nitelikteki def’ilerini davalıya karşı ileri süremeyeceği, diğer yandan davacı yanın davalının kötü niyetli olduğunu ve çeki iktisap ederken bile bile kendisinin zararına hareket ettiğini kanıtlayamadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 426,93-TL harcın mahsubu ile kalan 346,23-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.