Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/295 E. 2022/732 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/… Esas
KARAR NO : 2022/732
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 21/04/2021

MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’
2021/… ESAS 2021/… KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 15/08/2021
KARAR TARİHİ : 20/08/2021
KARAR TARİHİ : 20/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı takip alacaklısı olan … müvekkili firmadan, dava dışı takip borçlusu …’nun müvekkili şirketle yaptığı sözleşmeden doğduğu iddia edilen 41.000-TL. alacağı için 89/1 ve 2 numaralı haciz ihbarnamelerini gönderdiğini, sehven atlanan bu tebliğlerden sonra ise üçünçü haciz ihbarnamesini 06 Nisan 2021 tarihinde müvekkil şirkete tebliğ edildiğini, müvekkilinin takip borçlusu söz edildiği gibi bir borcunun bulunmamakta olduğunu, bu hususta şirket defterleri üzerinde inceleme yapılması halinde durumun tespit edileceğini, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 89/3. maddesinde belirtilen sürede müvekkilin takip borçlusu … A.Ş.’ne borçlu olmadığının tespit edilmesi için işbu davayı açmak zorunluluğu doğduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle . müvekkilinin dava dışı takip borçlusu borcu olmadığının tespit edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYA DAVA DİLEKÇESİ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı takip alacaklısı olan …, dava dışı takip borçlusu …’nun (TCKN: …) müvekkil şirketle yaptığı sözleşmeden doğduğu iddia edilen 145.679,32 TL alacağı için müvekkil şirkete 89/1 ve 89/2 numaralı haciz ihbarnamelerini usulsüz olarak göndermiş, müvekkil şirkete gönderilen 89/2 haciz ihbarnamesine 28.07.2021 tarihinde itiraz edilmiştir. Ancak buna rağmen davalı alacaklı vekili tarafından tarafımıza üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmiş, üçüncü haciz ihbarnamesi 29/08/2021 tarihinde UETS üzerinden vekil olarak kendisine tebliğ edildiğini, Dava dışı borçlu …, … Temizlik Hizmetleri … adlı temizlik şirketi ile müvekkil şirkete temizlik hizmeti vermiş olup 12.10.2020 tarihi itibariyle müvekkil şirketin sözleşmesini feshi üzerine müvekkil şirkete hizmet vermeyi bıraktığını, Dava dışı … vermiş olduğu hizmet karşılığı düzenlemiş olduğu faturaları Müvekkil şirket … T. A.Ş. adına düzenlendiğini, Dava dışı …’na yapılan ödemeler ise dava dışı müvekkil … A.Ş. ( … Vergi̇ Dai̇resi̇ / … ) tarafından gerçekleştirildiğini, Faturanın düzenlenmesinde fatura bedelinin kimin tarafından ödendiği hususu önemli olmayıp, faturanın malı satın alan veya kendisine iş yapılan gerçek veya tüzel kişi adına düzenlenmesi gerekli ve yeterli olacağını, Müvekkil şirketin dava dışı takip borçlusuna söz edildiği gibi bir borcu bulunmadığını, huzurda görülmekte olan davaya konu icra dosyadan başka …’ın alacaklı, dava dışı …’nun borçlu olduğu …. İcra Müdürlüğü 2020/ … E. dosyasından müvekkil şirkete haciz ihbarnamesi gönderilmiş, söz konusu 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnameleri sehven atlanmış, bunun üzerine …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. dosyasından huzurdaki davayla tamamen aynı konuda İİK m. 89/3 kapsamında menfi tespit davası açıldığını, İcra takip dosya tarafları aynı olan birden fazla icra dosyasından müvekkil şirkete haciz ihbarnamesi gönderilmesi müvekkil şirketi icra takiplerinin salahiyeti konusunda tereddüte düşüreceğini, Huzurdaki dava ile daha önce müvekkil şirket tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… E. dosyasından açılan İİK 89/3 kapsamında menfi tespit davası tamamen aynı hususa ilişkin (Müvekkil şirketin üçüncü kişi …’na borcu olmadığının tespiti) tarafları aynı olan davalar olduğunu (Davacı … Ticaret ve Sanayi T. A.Ş. Davalı …) davaların birleştirilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/… Esas 2021/… karar nolu dosyasından mahkemeniz dosyası ile birleşme kararı verildiğini, söz konusu mahkemeden taraflarına dava dilekçesi gönderilmediğini, taraflarına söz konusu davaya ilişkin da cevap dilekçesini sunmaları için süre verilmediğini, iş bu sebeple yasal süresi içerisinde mahkemeye cevaplarını sunduklarını, …. İcra Müdürlüğünün 2021/… es sayılı dosyasından iik 89/1 ve 89/2 ,89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmiş davacı tarafın söz konusu huzurdaki davanın açıldığını, davacı tarafından tamamıyla kasıtlı olarak iş bu davanın açıldığını, davacının dosya borçlusu …’na borcunun bulunmadığını, nitekim ticari defterlerinin incelenmesi halinde de iş bu durum tespit edileceğini, davacı tamamıyla haksız olarak iş bu davayı açtığını, amacı yargılamayı uzatıp zaman kazanmak olduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle açılan haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini, müvekkili lehine alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı/borçlu tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İİK’nun 89/3 maddesi uyarınca 3. Kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce dava konusu edilen icra dosyaları, dosya arasına alınıp incelenmiştir.
Bu noktada ilk olarak incelenmesi gereken husus mahkememizin somut olay bakımından görevli olup olmadığıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.11.2011 tarihinden sonra 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinde 6335 sayılı Kanun ile değişiklik yapılmış ve ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olmasının yanında HMK’nın 114. maddesinde açıkça dava şartı olarak düzenlenmiş olduğundan, mahkemece re’sen incelenmesi gereken hususlardandır.
Ticaret mahkemelerinin görevi TTK’nın 5. maddesinde düzenlenmiş ve maddenin 1. bendinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” denilmiştir. Bir davanın ticari dava olup olmadığı ise TTK’nın 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre belirlenmekte olup bu maddeye göre: her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın kanunda sayılan hususlardan doğan uyuşmazlıklar ticari dava olarak kabul edilecektir. Yani bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede açıkça sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.
Somut olaya gelindiğinde; taraflar arasındaki davanın icra takibinde 3. (üçüncü) kişi konumunda bulunan davacı tarafından İİK’nun 89/3 maddesine dayalı olarak açılmış menfi tespit davası olduğu anlaşılmaktadır. İİK.’nun 89. maddesinde düzenlenen haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarının ticari dava olduğuna ya da asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Bir davanın ticari dava olarak kabul edilerek asliye ticaret mahkemelerinde görülebilmesi için yukarıda anılan şartların gerçekleşmesi gerekir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 26/02/2016 tarih, 2015/… Esas ve 2016/… Karar ve yine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 12/04/2016 tarih, 2016/… Esas ve 2016/… Karar sayılı ilamlarında da açıkça belirtildiği üzere; İİK’nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemeleridir. Somut davada, davacının dava dilekçesindeki beyanlarından ve dosya kapsamından, dosya tarafları arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı, davanın mutlak veya nisbi ticari dava niteliğinde de olmadığı, bu nedenlerle uyuşmazlığın görüm ve çözüm yerinin “Asliye Hukuk Mahkemesi” olduğu, dolayısıyla mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla; HMK’nun 114. maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan ve aynı yasanın 115. maddesi gereğince dava şartlarının varlığı ileri sürülmese de yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğuna karar verilerek aşağıda ki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Asıl ve mahkememiz dosyası ile birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2021/… Esas sayılı dosyası yönünden, davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-)Görevli mahkemenin İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-)Karar kesinleştikten sonra HMK.nın 20.maddesi gereğince yasal sürede başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce karar verilmesine,
4- )Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır