Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/236 E. 2022/454 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/236 Esas
KARAR NO :2022/454

DAVA:Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi)
DAVA TARİHİ:02/04/2021
KARAR TARİHİ:28/04/2022

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %12,5 oranında paya sahip ortağı olduğunu, davalı şirketin 28/01/2021 tarihli 2019 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısında müvekkilinin TTK 437.md kapsamında bilgi alma ve inceleme haklarının ihlal edildiğini, toplantıda şirkete özel denetçi atanması ve denetim taleplerinin reddedildiğini, davalı şirketin dava dışı şirkete vermiş olduğu borcun, bilanço kayıtlarından silindiğini, bu hususta müvekkiline hiçbir açıklama yapılmadığını, davalı şirketin finansal hesaplarında gerçekleştirilen usulsüzlükler nedeniyle karlılık oranlarının sürekli değiştiğini, şirket ve hissedarlara zarar verildiğini, şirketin özkaynaklarını tükettiğini ve şirketin fiili olarak borca batık hale getirildiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davalı şirkete özel denetçi atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde bildirdiği nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava; dilekçede ileri sürülen nedenlere dayalı olarak TTK 438.vd maddeleri gereğince davalı şirkete özel denetçi atanması istemine ilişkindir.
Özel denetim istemi hakkına ilişkin TTK’nın 438.maddesi; “Her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetim ile açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir.
Genel kurul istemi onaylarsa, şirket veya her bir pay sahibi otuz gün içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebilir.” hükmünü;
Aynı yasanın 439.maddesi; “Genel kurulun özel denetim istemini reddetmesi halinde, sermayenin en az onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri veya paylarının itibari değeri toplamı en az bir milyon Türk Lirası olan pay sahipleri 3 ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesinden özel denetçi atamasını isteyebilirler.
Dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koymaları hâlinde özel denetçi atanır.” hükmünü,
Aynı yasanın 440.maddesi ise; “Mahkeme, şirketi ve istem sahiplerini dinledikten sonra kararını verir.
Mahkeme istemi yerinde görürse, istem çerçevesinde inceleme konusunu belirleyerek bir veya birden fazla bağımsız uzmanı görevlendirir. Mahkemenin kararı kesindir.” hükmünü içermektedir.
Görüldüğü üzere, mahkemeden özel denetim isteme hakkının kullanılabilmesi için öncelikle bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmış olması yasal zorunluluktur. Bunun yanında özel denetimle ancak, “Belirli olayların” özel bir denetimle açıklığa kavuşturulması istenebilir.
Bilgi alma ve inceleme hakkı ise, TTK’nın 437/2.maddesinde düzenlenmiş olup buna göre, pay sahiplerinin bilgi alma veya inceleme istemlerinin genel kurulda, yönetim kurulundan şirketin işleri; denetçilerden denetim yapılma şekli ve sonuçları hakkında olabileceği; aynı maddenin 5.fıkrasında ise, bilgi alma veya inceleme istemlerinin, cevapsız bırakılması, haksız olarak reddedilmesi, ertelenmesi ve bilgi alınamaması durumunda şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine başvurarak bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda iddia ve savunmaların ileri sürülüş biçimine göre, uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden, TTK’nın 439/2.maddesi gereği davalı şirkete özel denetçi atanma koşullarının bulunup bulunmadığı hususunda bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilerek, davalı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek getirtilen-sunulan belgeler bilirkişiler SMMM …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 28/01/2022 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davalı şirketin 2019 yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesi, Eki Gelir Tablosu, 2019 yılı Mizan ve muavin kayıtlar ile dosyaya sunulu belgeler üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı şirketin 28/01/2021 tarihli Genel Kurul Toplantısına sunulan 2019 yılı Bilanço ve Gelir Tablosu hesaplarından “…” nolu hesapların detaylı olarak özel denetçi tarafından incelenmesi gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, davalı taraf itirazları yerinde görülmemiş, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen genel kurul toplantı tutanağı, alınan ve benimsenen bilirkişi kurulu raporu ve toplanıp değerlendirilen delillere göre;
Davacının, davalı şirkette sermayenin 1/10’un üzerinde bir pay sahipliğinin bulunduğu, 28/01/2021 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında vekili aracılığı ile pay sahipliğinden kaynaklı olarak talep ettiği konuların açıklığa kavuşturulması için özel denetçi atanmasını talep ettiği, genel kurulca istemin reddine karar verildiği ve davacı tarafça yasada öngörülen üç aylık sürede eldeki davanın açıldığı, davacı tarafça, davalı şirkete özel denetçi tayini ile ilgili olarak kanunda aranan şartların yerine getirildiği anlaşılmakta olup;
Benimsenen bilirkişi raporunda gerekçeleriyle açıklandığı üzere, davalı şirketin 28.01.2021 tarihinde yapılan 2019 yılı olağan genel kurul toplantısına sunulan 2019 yılı Bilanço ve Gelir Tablosu (Finansal Tablolar) hesaplarından “… no.lu” hesapların şirketin ticari defter ve belgelerine göre gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususlarında kuşkuların bulunduğu ve bu nedenle araştırılmasının gerektiği, bu kapsamda kesin delillerle kanıtlanması beklenmeyen ve bilirkişi raporu ile desteklenen davacı taraf iddialarının ikna edici nitelikte inandırıcı olduğu ve kesin delil aranmasına gerek bulunmadığı kanaatine varıldığından davanın kabulü ile davalı şirkete dava dilekçesinde talep edilen konulardan aşağıda belirtilen konularla sınırlı olmak kaydıyla özel denetçi atanmasına ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davalı şirketin 28.01.2021 tarihinde yapılan 2019 yılı olağan genel kurul toplantısına sunulan 2019 yılı Bilanço ve Gelir Tablosu (Finansal Tablolar) hesaplarından “… no.lu” hesapların şirketin ticari defter ve belgelerine göre gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususlarında inceleme yapılarak rapor düzenlenmek üzere davalı şirkete özel denetçi atanmasına,
2-Özel denetçi olarak konusunda uzman SMMM …’ın resen atanmasına,
3-Özel denetçinin şirket merkezinde 2 aylık süre içerisinde TTK’nın 441. ve 442.maddelerindeki düzenlemelere uygun olarak inceleme yaparak rapor düzenlemesine,
4-Adı geçen denetçiye 10.000 TL ücret takdirine,
5-Ücretin davacı tarafça dosyaya yatırılmasına,
6-Ücret yatırıldığında ve gerekçeli karar yazıldıktan sonra dosyanın rapor düzenlenmek üzere özel denetçiye tevdiine,
7-Özel denetçiye raporunu sunmak üzere 2 aylık süre verilmesine, rapor sunulduğunda taraflara tebliğine,
8-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcından 59,30-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 21,20-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 59,30 TL peşin harç, 8,50 TL vekalet harcı ile 1.500 TL bilirkişi ücreti, 72,35 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.699,45‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, nitelik itibarı ile kesin olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/04/2022

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı