Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/226 E. 2021/248 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/226 Esas
KARAR NO:2021/248

DAVA:Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ:31/03/2021
KARAR TARİHİ:01/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin çek hesabının bulunduğu … Bank … Şubesinin … ıban numaralı hesabına ait 31.03.2021 keşide tarihli 83.232-TL bedelli … seri numaralı çekin takas yolu ile sorulması üzerine çekten haberdar olduklarını, çek altındaki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, şirketi temsil ve ilzama yetkili olan kişinin imza sirkülerini de dilekçe ekinde sunduklarını, çıplak gözle dahi bakıldığında çek altındaki imza ile imza sirkülerindeki imzların birbiri ile ilgisinin olmadığı tamamen farklı kişilere ait olduğunun görülmekte oluğunu, çek altındaki imza şirket yetkilisine ait olmadığı gibi müvekkilin bilgisi ve rızası hilafına tanzim edilmiş doldurulmuş ve imza edildiğini, çekte hamil görünen taraf ile müvekkilinin ticari ilişkisi mevcut olup bu çekin şirket tarafından verildiğinden ve imza edildiğinden şirket yetkilisinin bilgisi bulunmamakta olduğunu, şirket yetkilisinin imza sirküleri ve çek örneği ekte ibraz edilmiş olup yargılama safahatında da celp olunacak imza örnekleri ve tatbike elverişli belgelerin incelenmesi neticesinde çek altındaki imzanın da şirket yetkilisine ait olmadığı tespit olunacağını, ancak çekin kötü niyetli kişiler tarafından bankaya ibrazı halinde telafisi mümkün olmayacak zararların doğmaması adına öncelikle çekin Ödenmemesi hususunda ödeme yasağı kararı verilmesini ve şirket yetkilisinin rızası ve bilgisi hilafına keşide edilen çekin iptali’ne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; 6102 sayılı TTK.’nun 818/1.s maddesinin yollamasıyla aynı kanunun 757. vd. maddeleri uyarınca hasımsız olarak açılmış zayi nedeniyle kıymetli evrak (çek) iptali davasıdır. Davacı tarafça dava dilekçesinde hasım gösterilmemiş, dilekçede davalı kısmına açık ve net olarak “Hasımsız” yazılmıştır. Ayrıca, dava dosyası açılırken düzenlenen tevzi formunda huzurdaki davanın zayi nedeniyle kıymetli evrak (çek) iptali olduğu da açıkça belirtilmiştir.
Davacı taraf delil olarak; çek örneği, imza sirküleri, imza örnekleri, imza incelemesi, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
6102 sayılı TTK.’nun 757 vd. maddelerinde yer alan kambiyo senedinin zayi nedeni ile iptal davası, iradesi dışında kambiyo senedi elinden çıkan kişiye, hakkın senetsiz olarak ileri sürülmesi veya borçludan yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilme imkanı veren bir davadır.
Davacı vekilinin dava dilekçesindeki beyanlarından ve dava dilekçesi ekinde sunulan davaya konu … Bank … Şubesinin … ıban numaralı hesabına ait 31.03.2021 keşide tarihli 83.232-TL bedelli … seri numaralı çek metninden anlaşıldığı üzere, çekin keşideci kısmında davacı … Yapı San. Tic. Ltd.Şti ‘nin unvanı yer almaktadır. Davacı vekili, dava dilekçesinde her ne kadar çekteki keşideci imzasının müvekkili şirkete ait olmadığını iddia etmekte ise de, bu durumu dosya kapsamına göre davacı şirketin unvanı altında bir imzanın bulunduğu ve davaya konu çekin keşidecisinin bizzat çek menine göre davacı şirket olduğu gerçeğini değiştirmemektedir. Bir başka ifade ile; dosya içeriğine göre imza inkarı mevcut olsa dahi davacı şirketin dava konusu çekin görünürde dahi olsa keşidecisi olduğu anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK.’nun 757/1 maddesine göre; çek iptalini, ancak çek (kıymetli evrak) üzerinde hak sahibi olan lehtar veya hamil isteyebilir. Keşideci ise çekin hak sahibi değil, borçlusudur. Dava konusu çekin keşidecisi konumunda olan davacı şirketin çekin iptalini isteme hakkı bulunmamaktadır.
6100 sayılı HMK.’nun 114. maddesine göre; tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartları arasında sayılmıştır. HMK.’nun 115. maddesine göre; açılan davada dava şartlarının var olup olmadığı mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılacaktır.
TTK. hükümlerine göre; kendisine ait çekin rızası hilafına elinden çıktığını ileri süren keşidecinin, çekin bedeli kendisinden talep edildiğinde veya çekin kimde olduğunu öğrendiğinde hasım göstermek suretiyle rızası hilafına elinden çıkan çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etme, yani menfi tespit davası açma ve o aşamadan sonra gerekli tedbirleri talep etme hakkı mevcuttur. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde somut davada; iptali talep edilen dava konusu çekin keşidecisi konumunda olan davacı şirketin hasımsız olarak çek iptali davası açmada hukuki yararı bulunmamaktadır. Sonuç olarak dosya kapsamına ve talebin ileri sürülüş biçimine göre keşideci konumunda olan davacı şirketin rızası dışında elinden çıktarak zayi olduğunu iddia ettiği dava konusu çek hakkında hasımsız çek iptali dava açmasının mümkün olmadığı, bu nedenle davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı, bu aşamada mahkememizce başkaca araştırmayı gerektirir bir hususun kalmadığı anlaşılmakla HMK.’nun 320. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının aktif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Harç peşin alınmış olmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 01/04/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı