Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/189 E. 2021/534 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/189 Esas
KARAR NO : 2021/534

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 18/03/2021
KARAR TARİHİ : 28/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, keşidecisi …Tic. A.Ş. olan ve İban: … numaralı hesaptan keşide edilen, 06.10.2015 keşide tarihli 200.000,00.-TL. bedelli …bank … Şubesi … seri numaralı çekin son yetkili hamili olup, ibraz süresi içinde … Bankası … Şubesine çeki ibraz etmiş olduğunu ve çek hakkında ödeme yasağı olduğu gerekçesiyle işlem yapılmadığının beyan edilerek imza altına alınmış olduğunu, banka tarafından işlem yapılmaması üzerine çekteki sorumlular hakkında taraflarınca … 7. İcra Müdürlüğü ..esas (Eski esas no:…) sayılı dosyasıyla çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe geçilmiş olduğunu, takip borçlularından olan … A.Ş. takibe dayanak çekteki ciro silsilesinin bozuk olduğu gerekçesiyle takibin iptalini talep etmiş olduğunu, … 18. İcra Hukuk Mahkemesi … esas sayılı dosyasından yapılan yargılamada davanın reddine karar verilmiş akabinde … A.Ş. istinaf kanun yoluna müracaat etmiş İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/541 e. 2020/115 k. sayılı ilamı ile çekte ibraz tarihinin yazılmaması sebebiyle bu haliyle de çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine dayalı takip yapılamayacağı gerekçesiyle yerel mahkeme ilamını kaldırılarak takibin iptali karar vermiş verilen hüküm Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleşmiş olduğunu, TTK’nın 720/3.maddesi gereği karşılıksız işlemine tabi tutulan çekin arkasına ibraz tarihi yazılmadığı taktirde hamilin çeke dayalı müracaat haklarını kullanamayacağının açık olduğunu, müvekkilinin çeki ciro yoluyla devralmış olup aralarında ticari ilişki olan bir önceki cirantanın da herhangi bir menkul/gayirmenkulu bulunmamaktadır. İşbu sebeple çek bedeli ancak takip borçlusu olan … Şirketinden tahsil edebilecekken takibin bu borçlu yönünden iptaline karar verilmiş olması sebebiyle müvekkil alacağını tahsil edememektedir. Kaldı ki bankaca yapılan bu hata sebebiyle icra takibinin bütün borçlular yönünden iptali gerektiğini, dava dışı şirket olan… A.Ş.’den çek bedelinin tahsil edilebilmesi ancak çeke dayalı müracaat hakkı ile mümkünken davalı bankanın haksız eylemi sonucu artık bu hakları kullanmak mümkün olmadığını, dolayısıyla müvekkilinin davalının haksız eylemi sonucu zarara uğradığını, müvekkilinin çekin tahsili için hukuki tüm süreçleri yerine getirmiş tahsil edilmesi doğrultusunda tüm işlemleri yaparak … Şirketine ait araç ve taşınmazlara haciz işlemi yapılmış diğer müracaat borçluları adına kayıtlı herhangi bir kayıt bulunamadığı için diğer borçlular açısında işlem yapılamamış, haciz işlemi yapılan şirket açısından takibin iptaline karar verilmiş olup bu sebeple de çekin tahsil kabiliyeti bulunmadığını belirterek, 06.10.2015 keşide tarihli …bank …Şubesi … seri numaralı çekin davalı banka tarafından ibraz tarihi yazılmaması sebebiyle davanın belirsiz alacak davası olarak görülerek müvekkilimizin uğradığı zararın fazlasını talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00.-TL’sinin haksız fiilin gerçekleştiği 06.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, alacağın zamanaşımına uğradığını, müvekkili bankanın kambiyo ilişkisine dahil olmadığından, çekte borçlu sıfatı bulunmadığını, davacının çok borçluları hakkındaki tüm hukuki yolları tükettiğini, aciz vesikası almaksızın davayı açmış olduğunu, bu nedenle erken açılan davanın reddi gerektiğini, davacının zararı doğmadığı gibi çekte ibraz tarihi bulunmaması ile davcının iddia ettiği zarar arasında illiyet bağı bulunmamakta olduğunu, davaya konu çek ile ilgili olarak, davacının ibraz süresi içerisinde icra takibine geçmemiş, ibraz tarihinin yer almadığı çek ile ilgili takibin iptali edilebileceğini bildiği halde kambiyo takibi yapmış, bu hali ile davcının bizzat kendi kusuru ile takibin iptaline neden olduğunu, cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Davacı taraf delil olarak; … 18 İcra Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı dosyası, çek, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, … 7 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, tanık ve sair delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; çek örneği, … 16 Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, … 7 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, … 18 İcra Hukuk Mahkemesinin… esas sayılı dosyası, emsal kararlar, ticaret sicil kayıtları, müvekkili ticari defter ve kayıtları, bilirkişi incelemesi, keşif, tanık ve yasal delillere dayanmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacı tarafından davalı bankaya ibraz edilen çekin ibraz tarihinin yazılmaması nedeniyle davacının bir zararının bulunup bulunmadığı, zararı var ise bu zarardan davalının sorumlu olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
İddianın ileri sürülüş biçimine göre istem, haksız fiil sorumluluğuna dayanmaktadır.
Davacı, 06.10.2015 keşide tarihli …bank …Şubesi … seri numaralı çekin davalı banka tarafından ibraz tarihi yazılmaması sebebiyle alacağını borçludan tahsil edemediğinden bahisle zararının davalı bankadan tahsili amacıyla işbu davayı ikame etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere göre; davacının çek bedelini öncelikle, davayı konu çeki düzenleyerek kendisine veren dava dışı … A.Ş ile aralarındaki temel borç ilişkisine dayalı olarak tahsili yoluna gitmesi, bu yolla alacağına kavuşamadığı takdirde, bu durumda davalının eylemi sonucu zarara uğradığı yönündeki iddiası varlık kazanacak olup, açıklanan yol tüketilmeden doğrudan davalı bankaya karşı dava açılmaması gerekir.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2008/2888 esas, 2009/7165 karar sayılı içtihadı)
Yukarıdaki açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmede; davacının, 06.10.2015 keşide tarihli 200.000,00.-TL bedelli …bank … Şubesi … seri numaralı çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yaptığı, ibraz tarihinin yazılmamış olması nedeniyle takibin iptal edildiği, bu nedenle alacağını tahsil edemediğinden bahisle davalı bankanın ibraz tarihini yazmaması eylemine dayanarak banka aleyhine uğranılan zararın tazmini talepli işbu davayı ikame ettiği, ancak yukarıda bahsedilen içtihattan da anlaşıldığı üzere davacının temel borç ilişkisine dayalı olarak alacağını tahsil yoluna gitmeden dava açtığı anlaşıldığından, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 341,55-TL den mahsubu kalan 282,25-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.28/06/2021

Katip
¸e-imzalı

Hakim
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.