Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/184 E. 2022/813 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/184 Esas
KARAR NO :2022/813

DAVA:Tenfiz
DAVA TARİHİ:25/09/2019
KARAR TARİHİ:06/10/2022

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar aralarındaki sözleşme uyarınca davalıya teslim edilecek ürünler karşılığı 931.900 ABD Doları ödeme yaptığını, ancak davalının ürünleri teslim etmediğini, bu nedenle Rusya Federasyonu Moskova İl Ticaret Mahkemesi’nde dava açtığını, Mahkemece davalının yetki itirazı reddolunarak yapılan yargılama sonunda 13.12.2018 tarihinde, davalıdan 931.900 ABD Doları alacak, 8.853,04 Ruble posta masrafı, 200.000 Ruble resmi harcın tahsiline karar verildiği, kararın 15.1.2019 tarihinde kesinleştiğini, bu nedenle A41-…/17 sayılı kararın icra yoluyla tahsilinin gerçekleştirilmesi için kararın tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının MÖHUK’un 48. Maddesi uyarınca teminat yatırması gerektiği, harcın nispi olması gerektiği, esasa ilişkin tenfizi istenen davaya konu kararın kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadığını, kararı veren Moskova İl Ticaret Mahkemesi’nin yetkisiz ve görevsiz olduğunu, kararın kamu düzenine aykırı olduğunu, davalının savunma hakkından mahrum bırakıldığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Dava; yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir.
Olaya uygulanması gereken 5718 sayılı MÖHUK’nun 54.maddesi;
“Yetkili mahkeme tenfiz kararını aşağıdaki şartlar dâhilinde verir:
a)Türkiye Cumhuriyeti ile ilâmın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasına dayanan bir anlaşma yahut o devlette Türk mahkemelerinden verilmiş ilâmların tenfizini mümkün kılan bir kanun hükmünün veya fiilî uygulamanın bulunması.
b)İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilâmın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı hâlde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmiş olmaması.
c)Hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması.
ç)O yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk mahkemesine itiraz etmemiş olması.” hükmünü içermekte olup;
Buna göre yetkili bir yabancı mahkeme kararının tenfizi için diğer koşulların yanında, yetkili yabancı mahkemece verilen hükmün Türk kamu düzenine de açıkça aykırı olmaması yasal zorunluluk ve gerekliliktir.
Somut olayda iddianın ileri sürülüş biçimine göre uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden, dava konusu yabancı mahkeme kararının tenfiz koşullarının bulunup bulunmadığının tespiti için bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilmiş; dosya getirtilip-sunulan belgelerle birlikte bilirkişiler ticaret hukukunda nitelikli hesaplamalar konusunda uzman Doç. Dr. … ve MÖHUK konusunda uzman Doç Dr. …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 07/03/2022 tarihli raporun ve taraf vekillerinin itirazı üzerine aynı heyetten alınan 19/09/2022 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu kök raporunda özetle; Türkiye ile Rusya arasında tenfize ilişkin olarak yürürlükte olan bir anlaşmanın varlığının tespit edilemediği, Moskova Ticaret Mahkemesi’nin davaya bakmasının MÖHUK md.54/b bakımından tenfiz engeli oluşturmadığı, dosyada yer alan ödeme yoluyla esasında ifanın gerçekleştirildiği, dava dışı … Ltd ile davacı şirket arasında organik ilişki bulunduğu, bu iki şirketin hile yoluyla Moskova Mahkemelerinden karar aldıkları yönündeki kamu düzeni itirazlarının, esasa girme yasağı sınırlarının ötesinde ayrıca bir yargılama yapılmasını gerektirir boyutta olduğundan kabule uygun olmadığı, bu bakımdan MÖHUK md.54/c bakımından tenfiz engeli bulunmadığı, MÖHUK md. 50 ve 53 bakımından yabancı ilamın kesinleştiği, gerekli usuli işlemlerin davacı bakımından yerine getirildiği ancak;
Moskova Ticaret Mahkemesi’nin zamanında ve savunma haklarının kullanılmasına elverişli şekilde davalı şirkete tebligat yapmadığı, esasa ilişkin kararın tebliğ edildiğine dair bir bilginin dosyada görülemediği, bu haliyle aleyhine tenfiz istenen davalı şirketin savunma haklarının ihlal edildiği, aksi durumun davacı şirket tarafından ispatlanamadığı ve bu itirazlar bakımından davacı şirketin tenfiz talebinin MÖHUK md. 54/c ve 54/ç bentlerini ihlal ettiği, Rusya Federasyonu Moskova İl Ticaret Mahkemesince verilen ilamın tenfiz koşullarını taşımadığı yönünde görüş bildirilmiş;
Aynı heyetten alınan ek raporda ise, Moskova Ticaret Mahkemesince davalı tarafa duruşmaların savunma hakkını kullanmaya elverişli şekilde zamanında tebliğ edilmediği ve bu nedenle davalı şirketin savunma haklarının ihlal edildiği, bu durumda MÖHUK md. 54/c bakımından tenfiz engelinin oluştuğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kurulu rapor ve ek raporları, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, itirazlar yerinde görülmemiş, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, alınan ve benimsenen bilirkişi kurulu rapor ve ek raporu ile toplanıp değerlendirilen delillere göre; tenfizine karar verilmesi istenilen Rusya Federasyonu Moskova İl Ticaret Mahkemesi’nce verilen karar, o yer mevzuat hükümlerine uygun olarak kesinleştirilmiş ise de;
Benimsenen bilirkişi kurulu rapor ve ek raporlarında dayanak ve gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
Moskova İl Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılama sırasında duruşma günlerinin davalı tarafa zamanında tebliğ edilmemesi nedeniyle davalının savunma haklarının ihlal edildiği; bu durumun ise, Anayasa’mızla güvence altına alınan “hak arama özgürlüğü” ilkesine aykırılık teşkil etmesi nedeniyle tenfizine karar verilmesi istenilen hükmün Türk kamu düzenine açıkça aykırı bulunduğu ve bu nedenle yukarıda değinilen mevzuat hükmünde (5718 sayılı MÖHUK 54/c md) öngörülen yasal koşulları taşımadığı kanaatine varıldığından davanın reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından, 44,40 TL peşin harcın düşümü ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan (Tenfiz istemine ilişkin davalar hakkında verilen hükmün tespit niteliğinde olması göz önüne alınarak) 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
06/10/2022

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı