Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/176 E. 2022/1181 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/176 Esas
KARAR NO:2022/1181

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:02/12/2019
KARAR TARİHİ:26/12/2022

… 26 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/… esas 2020/… karar 16/09/2020 tarihli görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilen ve mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılan mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’nın idaresinde bulunan … Plakalı otomobilin 23/01/2018 tarihinde müvekkilinin kullandığı … Plakalı … Markalı motosiklete çarptığını, çarpanın etkisi ile motosikletin devrildiğini ve müvekkilinin hayat fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek şekilde yaralandığını, müvekkilinin Petshop işleten bir esnaf olduğunu, dolayısı ile kaza sonrası yattığı süre boyunca dükkanına gidemediğini, gelir kaybı yaşadığını, müvekkilinin bacağına platin takıldığını, davalı … ‘nın sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın kaza tarihi itibari ile geçerli … numaralı poliçe ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası davalı Mapfre Sigorta Anonim Şirketi’ ne yapıldığını, sigorta şirketine 02/05/2019 tarihinde başvuru yapıldığını ancak bu başvuruya karşı olumlu veya olumsuz bir yanıt verilmediğini, temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 01/11/2022 havale tarihli ıslah dilekçesi ile; manevi tazminat alacağı taleplerini 50.000-TL’nin tamamına olay gününden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazasında davacının sağ şeritten gelerek aracına çarptığını, aracında kendisinin çarptığına ilişkin bir çarpma izinin olmadığını, kaza sonucu davacı yaralandığını ve heyet raporu aldığını ancak davacının kusurlu olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının uğramış olduğunu iddia ettiği zarar ile dava konusu trafik kazası arasında hukuken ve tıbben uygun bir nedensellik bağının bulunmadığını, davacının dava konusu kaza sebebiyle uğramış olduğu herhangi bir maluliyetinin bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, kaza tespit tutanağı, trafik kayıtları, kusur raporu, hastana evrakları, tanık, bilirkişi, keşif, Yargıtay içtihatları ve sair delillere dayanmıştır.
Davalılar delil olarak; … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, kaza tespit tutanağı, trafik kayıtları, kusur raporu, sigorta kayıtları, tanık, bilirkişi raporu, keşif tüm yasal delillere dayanmıştır.
Bilirkişi raporu:
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle,
Maluliyet raporu alınmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan alınan 23/05/2022 tarih 7436 sayılı raporunda; Mevcut belgelere göre; … ve … oğlu, 22/01/1985 doğumlu, …’in 23/01/2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, Tablo 3.3’e göre %5, Tablo 3.8a ve b’ye göre (%5, %5), toplam alt ekstremite özürlülük oranı Balthazard formülüne göre: %14.26 olup Tablo3.2’ye göre; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %7(yüzdeyedi) olduğunu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9(dokuz) aya kadar uzayabileceğine dair rapor sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Maddi tazminat istemi yönünden;
Davalı … Sigorta A.Ş vekili mahkememize uyap sisteminden sunmuş olduğu 19/07/2022 tarihli dilekçesi ile; sulh protokolü kapsamında davacı vekili tarafından sunulacak feragat beyanı sebebiyle ve davacıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, sulh sebebiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize uyap sisteminden sunmuş olduğu 25/07/2021 tarihli dilekçesi ile; maddi tazminat taleplerinden feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat talepleri yönünden ise davanın kabulü yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
Davadan feragat HMK’nin 307 ve 309. maddelerin hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir.
HMK’nin 307.maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmaktadır. Feragat bildirimi de HMK’nin 307. maddesi hükmüne uygun olarak mahkememizce tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle maddi tazminat istemi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacının, davalı …’ya yönelik manevi tazminat istemi yönünden;
Manevi tazminat, 6098 sayılı TBK’nin 56. Maddesi ile;
“(1)Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
(2) Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükümleri ile düzenlenmiştir.
Manevi tazminat, kişinin uğramış olduğu manevi zararının giderilmesini amaç edinen özgün nitelikte bir tazminat türü olup, miktarı somut olayın şartlarına göre hakim tarafından takdir edilecektir. Takdir edilecek manevi tazminat, kişide manevi huzuru uyandıracak miktarda olmakla birlikte bir taraf için zenginleşme, diğer taraf için fakirleşmeye neden olacak seviyede veya ceza niteliğinde olmamalı, kişilerin sosyal ve ekonomik durumları meydana gelen zarar ile tarafların eylemlerinin zararda ne seviyede etkili olduğu değerlendirilmelidir. Bir başka deyişle manevi tazminat olarak hakkaniyete uygun bir miktara hükmedilmelidir.
Davacı vekili sunmuş olduğu 01/11/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile manevi tazminat istemini 5.000,00 TL’den 50.000,00 TL’ye yükseltmiştir. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2011/6734 esas, 2012/8510 karar ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/12722 esas, 2019/2308 karar sayılı içtihatlarında da değinildiği üzere, manevi tazminat davasının kısmi dava veya belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı, ayrıca ıslah edilmesinin de mümkün olmadığı kanaatine varılmakla 5.000,00 TL’lik manevi tazminat istemi üzerinden değerlendirme yapılmıştır.
Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında; 23/01/2018 tarihinde meydana gelen ve ….Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında bulunan 26/06/2019 tarihli ATK kusur raporuna göre davacının ve davalı …’nın eşit kusurlu oldukları trafik kazası neticesinde davacının % 7 oranında maluliyetinin meydana gelmiş olması nedeniyle davacının duyduğu acı ve elemin giderilmesi için hakkaniyete uygun bir tazminatın verilmesi gerektiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kazanın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü ile kazaya karışan tarafların kusur oranları nazara alınarak davacı lehine takdiren 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine,
2-Manevi tazminat davasının kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 23/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
3-Maddi tazminat davası yönünden alınması gerekli 53,80-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli 341,55-TL karar ve ilam harcından peşin harç + ıslah harcı toplamı 62,40-TL’nin mahsubu ile geriye kalan 279,15-TL eksik harcın davalı …’dan alınarak Hazineye irat kaydına,
5-Maddi tazminat davası yönünden talep uyarınca taraflar leh ve aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
6-Manevi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.000,00-TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL peşin harç, 44,40-TL başvuru harcı, 18,00-TL ıslah harcı, 6,40-TL vekalet harcı, 1.035,00-TL İstanbul Adli Tıp Kurumu faturası ve 660,50-TL tebligat/posta gideri olmak üzere toplam 1.808,70-TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.26/12/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı