Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/120 E. 2023/31 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/120 Esas
KARAR NO :2023/31

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:18/02/2021
KARAR TARİHİ:18/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı ; taraflar arasında cari hesap ilişkisinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirkete ihraç kayıtlı mal satışı yaptığını, davalı firma müvekkil şirketten satın aldığı 3 adet faturaya ilişkin malları 11 adet Gümrük Çıkış Beyannamesi ile çıkış yaptığını, ancak söz konusu çıkışlara ilişkin Gümrük Beyannameleri ve İhracat Faturaları ilgili Vatan İhtisas Vergi Dairesi tarafından incelendiğinde ilgili KDV tebliğine uygun çıkış yapıldığını, müvekkili şirketin davalının usulsüz işlemi nedeni ile ödemek zorunda kaldığı KDV ve gecikme cezası tutarı borç dekontu ile davalı şirket carisine işlendiğini, tüm evrakların davalı şirkete konu açıklaması ile birlikte mail ekinde iletildiğini, ancak davalı tarafından iş bu tarihe kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ise; vergi mahkemelerinin görevli olduğunu ve kendisine husumet yöneltilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; ödenmek zorunda kalınan KDV ve gecikme cezası bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında satış sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, buna göre davacının davalıya ambalaj satıp teslim ettiği, davalının da çikolata üreticisi olduğu tüm dosya kapsamı ile sabittir.
Çekişme; davalının ihraç işlemlerini usule uygun olarak yapıp yapmadığı, yapmadı ise davacının ödediği KDV’den sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü teknik inceleme gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; eldeki davanın temelinin davacı tarafından ödenen KDV’nin davalıya rücuuna ilişkin olduğu, dosyada yer alan cevabi yazılardan davalı tarafından ihraç edilecek mallarla ilgili işlemlerin hatalı/eksik yapılması nedeniyle davacı tarafından vergi dairesine ödeme yapıldığının anlaşıldığı, bilirkişi raporunun da bu yönde olduğu ( gecikme zammına ilişkin tutarın raporda sehven dikkate alınmadığının görüldüğü), davacı tarafından faturaların KDV’li olarak düzenlendiği, cevap dilekçesinin içeriğinden faturalara “KDV tahsil edilmemiştir” ibaresinin yazılmadığının anlaşıldığı, hal böyle olunca davacının ödediği bedeli davalıdan talep edebileceği anlaşılmakla asıl alacak yönünden istem kabul edilmiştir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/2481-10515 E.K. Sayılı kararı ile 2015/15203 Esas- 2016/7004 K. Sayılı kararı)
Her ne kadar takip talebinde takip öncesi faiz isteminde de bulunulmuş ise de; icra dosyasında yer alan tebliğ mazbatasından ihtarnamenin bila tebliğ iade edildiğinin görüldüğü, bu nedenle usulünce gerçekleştirilmiş temerrüt ihtarının bulunmadığı anlaşılmakla, takip öncesi faize yönelik istem reddedilmiştir.
Son olarak; takibe konu alacak belirlenebilir nitelikte olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçede açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davalının ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında asıl alacağa dair itirazının iptali ile asıl alacağa yıllık % 19,50 oranından fazla olmamak üzere avans faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2-İptaline karar verilen kısmın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının icra takibini kötüniyetli olarak başlattığına ilişkin delil bulunmadığından davalının tazminat isteminin reddine,
4-Alınması gerekli 1.727,97-TL. karar ve ilam harcından peşin yatırılan 442,38-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 1.285,59-TL eksik harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 442,38-TL peşin harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 608,14-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabulucu ücretinin 1.289,00-TL’sinin davalıdan, 31,00-TL’sinin davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
9-Davacı tarafından yapılan 2.665,15‬-TL (59,30-TL. başvuru harcı, 8,50-TL. vekalet harcı, 2.400,00-TL. bilirkişi ücreti ve 197,35-TL. posta, tebligat masrafı) yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 2.602,58-TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/01/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır