Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/119 E. 2021/254 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/119 Esas
KARAR NO:2021/254

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:17/05/2012
KARAR TARİHİ:01/04/2021

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen 27.09.2002 tarihli protokol kapsamında davacı şirkete 23.10.2027 tarihine kadar intifa hakkı verildiğini, Rekabet Kurumu’nun düzenlemeleri çerçevesinde intifa hakkının 18.09.2010 tarihinde sona erdiğini, davalının sözleşmenin geçersiz kılındığı 18.09.2010 ile 23.10.2027 tarihleri arası dönem için sebepsiz zenginleştiğini, denkleştirici adalet ilkesi uyarınca kalıcı teknik yatırım olarak ödenen bedelin alım gücünün, ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılarak iadesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek 492.753,00 TL’nin 12.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sebepsiz zenginleşmenin doğduğunu iddia ettiği 18.09.2010 tarihinden itibaren eski BK‘nın 66. maddesine göre davanın bir yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmadığını, davacının aynı konuda daha önce açtığı davanın erken açıldığı gerekçesiyle reddedildiğini, davacının bu davadan sonra BK’nın 137. maddesi gereği dava açma süresinin zamanaşımına uğradığını, davacının protokole göre taleplerini açıklaması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sonrasında 27/12/2018 tarih, … Esas, … Karar sayılı kararla; davacı tarafın sabit yatırımlara ilişkin isteminin reddine, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen yönlerden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 02/12/2020 tarih, …/… Esas, … Karar sayılı kararıyla;
1- 6100 sayılı HMK’nın 297 ve 298. maddeleri uyarınca mahkeme kararları, asgari olarak iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, incelenen maddi ve hukuki olayın özünü, mahkemeyi sonuca götüren gerekçelerin neler olduğu hususlarını ihtiva etmelidir. HMK’nın 298/2. maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı düzenlenmiştir.
Mahkemece bozma ilamı ile kurulan ilk hükmün ortadan kalkacağı gözetilerek ve bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılama sırasında, mahkemece daha önce verilen ve bozma kapsamı dışında kalan hususların kesinleştiği ve lehine olan taraf bakımından usuli müktesep hak teşkil ettiği nazara alınarak hüküm tesisi gerekmektedir. Bu nedenle HMK’nın. 297-298.madde hükümlerine uygun ve infazda tereddüte yer vermeyecek şekilde bir hüküm kurulması gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak yazılı şekilde “… Mahkememizce 29.05.2014 tarih ve 2012/… E- 2014/… Karar sayılı kararı ile verilen ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen yönlerden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,” şeklinde eksik hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.” neden ve gerekçesiyle mahkememiz kararı bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, yargılamaya devam olunmuştur.
Makine ve techizat bedeline yönelik mahkememizce yapılan yargılama sonrasında verilen 29/05/2014 tarih, 2012/… Esas ve 2014/… sayılı kararında tartışılıp değerlendirildiği üzere, taraflar arasındaki İntifa Hakkı Sözleşmesinin Rekabet Kurulu kararı ile sona ermesi nedeniyle davalı tarafın herhangi bir kusurunun bulunmadığı, kaldı ki sekiz sene süre ile sözleşme gereğince bu taşınır eşyaların tarafların anlaşmalarına uygun olarak davacının da kazanç sağlanmasını gerektirecek şekilde sözleşmeye uygun olarak kullanıldığı, bu nedenle bunların güncellenmiş değerlerinin bu nedenle talep edilemeyeceği, sözleşme gereği kullanıldığı ve davalı tarafça mevcut haliyle iade edilebileceği de bildirilmiş olmakla ancak rayiç ikinci el değerinin istenebileceği; bu halde alınan talimat raporda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere makine ve techizatların dava tarihi itibariyle toplam ikinci el değerinin 15.100,00 TL olduğu anlaşıldığından bu miktar yönünden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Sabit yatırımlara yönelik Mahkememizce yapılan yargılama sonrasında verilen 27/12/2018 tarih, … Esas, … sayılı kararında tartışılıp değerlendirildiği üzere, taraflar arasında düzenlenen İntifa Hakkı Sözleşmesinin 18/09/2010 tarihinde sonlandığı, bu itibarla bozma ilamında işaret edildiği gibi davacı tarafından taşınmaza yapılan sabit yatırımlara ilişkin aldırılan ve benimsenen bilirkişi kurulu raporunda; kalıcı/sabit yatırımların zamanla deforme olduğu ve yenilendiği, taşınmaza değer katmadığı, ayrıca davalı yararına fayda sağlamadığı, dolayısıyla davacı tarafından taşınmaza yapılan sabit yatırımlara yönelik davalıdan talep edilebilecek bir bedel bulunmadığı kanaatine varıldığından, davacının sabit yatırımlara ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-15.100,00 TL’nin dava tarihi olan 17/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
-Davacı tarafın fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
2-Alınması gerekli 1.031,48 TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 7.317,38 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6.285,90 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan peşin harçtan mahsup edilen 1.031,48 TL karar harcının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 40.932,65 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan ilk kararda hesaplanan 2.522,95-TL yargılama gideri ile birlikte bozma sonrası yapılan 1.000 TL bilirkişi ücreti, 489,80 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 4.012,75 TL’nin kabul ve red oranına göre hesaplanan 122,95 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça yapılan toplam 16,50-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre hesaplanan 15,99-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geri kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.
01/04/2021

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı