Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/118 E. 2021/812 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/118 Esas
KARAR NO :2021/812

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:03/09/2013
KARAR TARİHİ:02/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının … otomobil yarışlarının Türkiye’de yapıldığı pist olan … ile ilgili bir ihaleyi … Ticaret Odasından kazandığını ve yüklenici olduğunu, davalının yüklendiği işin, davacı tarafından yaptırılması hususunda anlaşmaya varan tarafların, davalının işveren, davacının yüklenici olarak adlandırıldığı … Çatısı Boyasının Paspası ve Yeniden Boyanması İşi Sözleşmesini imzaladıklarını taraflar arasında gerçekleşen bu ticari ilişkide davacının sözleşmeyle kendisine yüklenen sorumlulukları kendi ekipmanı ve 3. Şahıs firmalar vasıtasıyla yerine getirdiğini hatta davalının talebi üzerine bir kısım yeri kumlama işlemine tabi tutarak boyadığını işi tamamen bitirdiğini, davacının gerek kendisinin yaptığı, gerekse 3. Şahıslara yaptırdığı iş bedellerini faturalandırdığını, davalının kumlama işine ilişkin 22/03/2013 tarihli 20.650.00 TL bedelli son fatura haricindeki diğer faturalara itiraz etmediğini ödeme alamayan müvekkilinin davalı hakkında …. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını davalının kötü niyetli ve haksız itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptaline takibin devamına davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin adresinin … olması sebebiyle … Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının sözleşmeye aykırı ve zamanında iş teslim etmemekle dava konusu bedeli isteyemeyeceğini, müvekkilinin dava konusu edilen 22/03/2013 tarihli 20.650,00 TL bedelli faturaya itiraz ederek geri iade ettiğini, bu bedelin müvekkilinin cari hesabında bulunmadığını, bu nedenle bu fatura bedelinin istenemeyeceğini davacıya 14/09/2012 tarihinde 121.200,00 TL, 28/12/2012 tarihinde 70.000,00 TL, 07/12/2012 tarihinde 1.500,00 TL ödeme yapıldığını, işin başladığı dönemde 5.000,00 TL ödeme yapıldığını, davacı tarafından temin edilmesi gereken 750,00 TL malzeme bedelinin de müvekkili tarafından karşılandığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Mahkememizce takip dosyası celp edilip incelenmiş, taraflar arasındaki sözleşmenin 14. Maddesi ve HMK 17. Madde ve tarafların sıfatı dikkate alınarak davalı tarafın icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine itirazlarının reddine karar verilmiş, taraf delilleri toplanmış, tarafların ilişki dönemine ait davalı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor tanzimi açısından … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış bu yönden sunulan 16/03/2017 tarihli bilirkişi raporu incelenip denetlenmiş, iddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemine ait davacı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde ve talimatla alınan bilirkişi raporu ve bu rapora karşı bildirilen taraf beyanlarında değerlendirir şekilde ve keşfen dava konusu yerde uzman bilirkişi kurulu marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmış ve rapor tanzimi açısından dosya uzman bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, bu yönden sunulan 30/04/2018 tarihli bilirkişi kurulu raporu dosya kapsamına alınmıştır.
Mahkememizce 07.11.2019 tarihinde verilen kararla davacının davalıdan 34.037,00 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmakla davanın kısmen kabulüne, alacak likit olmadığından davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine ilişkin karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 2019/836 Es. 2021/102 Kar. Sayılı kararı ile mahkememizce verilen kararın;
“…Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı taşeron; davalı ise yüklenicidir. Taraflar arasında, davalı yüklenicinin ihale ile üstlendiği “… Çatısı Boyasının Paspası ve Yeniden Boyanması İşi”nin davacı taşeron tarafından yapılmasına dair 13/08/2012 tarihli taşeronluk sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmede işin bedeli KDV hariç 253.750,00 TL (KDV dahil 299.425,00 TL); işin süresi ise sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren üç ay olarak kararlaştırılmış, sözleşmeye konu işin kabulünün ise … isimli firmanın uzmanının da bulunduğu heyet tarafından yapılacağı düzenlenmiştir.
Davacı, sözleşme ile üstlendiği işi eksiksiz olarak teslim ettiğini, sözleşme dışında 22/03/2013 tarihli 20.650,00 TL bedelli fatura konusu kumlama işini yaptığını ileri sürerek bakiye 127.375,00 TL alacağının tahsili için icra takibi başlatmış, davalı ise bir kısım işlerin eksik ve ayıplı yapıldığını, 22/03/2013 tarihli faturanın ise iade edildiğini ve kayıtlarda yer almadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, sözleşme kapsamındaki bir kısım işlerin eksik ve ayıplı yapıldığı iddiasıyla ilgili … A.Ş.’den (…) bilgi ve belgeler getirtilmiş, işin %20’sinin eksik ve kusurlu olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Alınan bilirkişi raporunda bu %20 oranın toplam yapılan işe göre 2900 m²’ye tekabül ettiği, dava dışı ikinci taşeron ile düzenlenen sözleşmede belirtilen 2800 m² metraj ile çok yaklaşık olduğu belirtilmektedir. Bilirkişi raporunda … firması uzmanı tarafından düzenlenen belge, yazılar ve fotoğraflar incelenmiş, fotoğraflarda davacı tarafından yapılan boya işindeki uygunsuzlukların gözlenebildiği belirtilmiş ise de, söz konusu uygunsuzlukların miktar ve değerinin … tarafından bildirilen ve üçüncü kişiye yaptırıldığı ileri sürülen miktar ve değerlere uyumlu olup olmadığı, kadri marufunda bulunup bulunmadığı hususunda bir değerlendirme yapılmamıştır.
Yine, 20.650,00 TL tutarlı faturaya konu iş bedelinin davacı defterlerinde kasa tahsilatı açıklamasıyla ödendiği görülmesine rağmen davalı defterlerinde bu ödemeye ilişkin kayda rastlanılmadığı gibi bu hususta ödemeye ilişkin bir delil sunulmadığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafından bu faturanın ödemesine ilişkin makbuz ve delilleri sunması istenip davacı kayıt ve belgelerde defter kaydının dayanaklarının araştırılarak sonuca gidilmesi gerekmektedir.” gerekçesi ile kaldırılmasına karar verilmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava …. İcra Dairesinin …takip sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘ nun 67 maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı tarafından davalı aleyhine …. İcra Dairesinin …takip sayılı dosyası ile 10.05.2013 tarihinde 127.375,00 TL asıl alacak için ilamsız icra takibine başlandığı davalı tarafından 28.05.2013 tarihinde sunulan itirazla takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15 Hukuk Dairesi ‘ nin 19/01/2021 tarih 2019/386 Es. 2021/102 Kar. Sayılı ilamı gereği dosya önceki bilirkişi heyetine tevdiiği edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 16/06/2021 tarihli bilirkişi raporu dosyaya ibraz edilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından sunulan ek rapor ile , 24.02.2013 tarihli Taşeronluk Sözleşmesinde belirtilen 2.800 m2 metrajın konu olan uzman belirtilen eksik ve ayıplarla ve de … tarafından bildirilen miktarlar ile uyumlu olduğu, yine 24.02.2013 tarihli Taşeronluk Sözleşmesinde belirtilen 22 TL/m2 birim fiyatın söz konusu işlerin yapımı ile ilgili piyasa rayiçlerine uygun bir tutar olduğu, buradan olarak dava dışı 3. kişi … ile imzalanan 24.02.2013 tarihli Taşeronluk Sözleşmesinde belirtilen miktar ve tutarın konu olan işler ile ilgili olarak kadri marufunda bulunduğu, mahkemece davalı taraf 20.650,00 TL bedelli faturaya ilişkin yapılan ödemeye dair makbuz ve belgelerin sunulması için iki haftalık kesin süre verildiği, heyetlerince teslim alınan dava dosyası kapsamında davalı tarafından faturaya dair bilgi belge sunulmadığı dikkate alındığında davacının 22.03.2013 tarihli … nolu KDV dahil 20.650,00 TL kaynaklı davalı taraftan alacaklı olacağı hususunun mahkememiz takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından sunulan rapor ile “dava dışı 3. kişi … ile imzalanan 24.02.2013 tarihli Taşeronluk Sözleşmesinde belirtilen miktar ve tutarın konu olan işler ile ilgili olarak kadri marufunda bulunduğu” belirtilmiş, bu talep yönünden önceki kararla bağlı kalınmıştır.
20.650,00 TL bedelli fatura yönünden ise her ne kadar davalı taraf ödemeye dair belge ibraz etmemiş ise de, davacı taraf defterlerinde ise söz konusu faturanın davacı defterlerinde kasa tahsilatı ile ödeme ile kapalı olduğu, davacının kendi defterine göre bu fatura yönünden alacaklı olmadığı, davacının tacir olup 6102 sayılı TTK’nun 18/2 maddesi gereği basiretli bir iş adamı gibi hareket etmekle yükümlü olup, bu yükümlülüğün ticari defter tutulması yönünden de geçerli olduğu anlaşılmış, davacının bu fatura nedeni ile alacağının bulunmadığı anlaşılmış davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur (Y.3HD’nin 09/10/2019 tarih 2019/4054E-2019/7659K sayılı ilamı). Davacının talebinin likit olmadığı icra inkar talebi şartlarının lehine gerçekleşmediği anlaşıldığından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın kısmen kabulüyle davalı tarafından …. İcra Dairesinin …Es. Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 34.037,00 TL yönünden iptaliyle takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-)Davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-)Alınması gereken2.325,06 TL harcın peşin yatan 1,538,45 TL harçtan mahsubu ile bakiye 786,61 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından ödenen 1.538,45 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
4-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 5.105,55 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
5-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesaplanan 12.817,11 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı yana ödenmesine
6-)Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 24,30 TL başvuru harcı, 221,80 TL keşif harcı ve 2243,00 TL posta, tebligat ve bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2489,1 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 665,13 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına
7-)Davalı tarafından yapılan 270,00 TL yargılama giderinden davanın ret oranına göre hesaplanan 197,86-TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-)Gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır