Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/8 E. 2022/495 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/8 Esas
KARAR NO :2022/495

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:12/01/2016
KARAR TARİHİ:23/05/2022

Mahkememizin 05/05/2016 gün 2016/29 Esas 2016/388 Kararı ile görevsizlik kararı verilmiş olmakla, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/06/2016 gün … Esas … Karar sayılı kararı ile Yargı Yeri Belirlenmek üzere dosya Yargıtay’a gönderilmiş olmakla, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12/12/2019 gün ve 2018/4402 Esas 2019/7373 Karar sayılı ilamı ile mahkememize gelmiş olup, mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapılan mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete kasko sigortasıyla sigortalı … plakalı araca, davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı … plaka sayılı aracın 12.02.2015 tarihinde % 75 kusurlu olarak çarpması neticesi sigortalıya ödenen tazminatın borçlulardan tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, kaza sonucunda düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında; davacı araç sürücüsü …, asli kusurlu olarak belirtilmiştir. Davalı bu bakımından % 75 kusurlu olduğunu, müvekkili şirketin hasar ile ilgili olarak sigortalısına 03/06/2015 tarihinde 4.946,42 TL tazminat ödemiş ve TTK md 1301 göre sigortalısının kanuni haklarına kanuni haklarına halef olmuş, bu sebeple davalıya % 75 oranında rücu hakkı doğduğunu, rücu hakkına binaen ödenen tazminatın tahsili için …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyasından icra takibine başlatıldığını, davalının itiraz ederek haksız olarak takibi durduğunu belirterek, itirazın iptaline, alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin takibe haksız olarak itiraz etmemiş olup davacı vekilinin bu talebinin yerinde olmadığını, zira davacının başvurusu üzerine müvekkili sigorta şirketi nezdinde …/1 numaralı hasar dosyası açılmış ve konu edilmiş olduğunu, davacı sigorta şirketinin söz konusu kaza sonrasında sigortalısı … A.Ş’ ye yaptığı ödeme ile ilgili olarak yine … A.Ş. adına sigortalı olan … plakalı vasıtanın verdiği hasarla ilgili olarak müvekkili sigorta şirketinden talepte bulunmakta olup kazaya karışan her iki araç da … A.Ş. adına kayıtlı olduğunu, Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi Genel Şartları 1. maddesi gereği, bu poliçe 291Karayolları Trafik Kanununa göre, işletenin hukuki sorumluluğunu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edileceğini, buna göre, sigortalı … A.Ş.’nin araç sahibinin, … A.Ş. işleteni olduğu araçla ilgili talepleri poliçe teminatı kapsamı dışında olup, dolayısıyla davacı sigorta şirketinin de halefiyetyoluyla rücuen tazminat talep etme hakkı bulunmamakta olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; n …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, talip talebi, trafik kazası tespit tutanağı, ödeme dekontu, ekspertiz tutanağı, faturalar, tanık, Yargıtay ilamı, bilirkişi raporu ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; poliçe, Yargıtay kararları, Yargıtay içtihatlarına dayanmıştır.
Bilirkişi raporları:
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, dosya SMMM bilirkişisi … ve sigorta uzmanı …’na tevdi edilmiş ve bilirkişiler sunmuş olduğu raporunda: Davacıya ait 2015 yılı Yevmiye ve Defteri Kebir ticari defterleri Elektronik Ortamda Tutulduğu, E- Defterlerin süresinde Gelir İdaresi Başkanlığına (GİB) sistemine yüklendiği ve Beratı (e-defler onay belgesi) alındığı, davacıya ait 2015 yılı Envanter Defteri açılış tasdiki TTK. mad. 64 hükmü gereğince tasdiki uygun davacı … A.Ş. olması nedeniyle 2918 Sayılı KTK ve ZMMS Genel Şartlan 1. Maddesine göre işleten talepleri teminat dışında tutulduğundan taleplerinin poliçe teminatı kapsamı dışında olduğunu, dolayısıyla davacı sigorta şirketinin de halefıyet yoluyla rücuen tazminat talep etme hakkının bulunmadığını beyan ettiğini, davacı vekilinin 02/11/2020 tarihli cevaba cevap dilekçesinde Sigortalı dava dışı … A.Ş.’ nin kazaya karışan araçları uzun süreli kira sözleşmesi ile 3. Kişilere kiraya verdiğini ve Sigortalı dava dışı … A.Ş.’nin işleten sıfatına haiz olmadığım beyan etttiği, Ancak davacı vekili dosyaya bu iddiasına dayanak olacak uzun süneli kira akitlerini sunmadığından bu aşamada bu iddiaya itimat edilemediğini, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 24/02/2014 tarihli karan dikkate alındığında davacının aktif husumet ehliyetinin olacağı sonucuna varıldığını, ancak Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 24/02/2014 tarihli bu kararının oy çokluğu ile alınmış olduğu, 2 üye tarafından verilen karşı oy yazısında Kasko ve ZMMS yönünden BK 116/1 (TBK 135/1) maddesi gereği alacaklı ve borçlu sıfatlarının birleştiği yine KTK 81. Maddesine göre ZMMS sigortacısından talepte bulunamayacağı görüşü verildiğini, bu halde Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından oy çokluğu ile alınan bu karann esas alınıp alınamayacağı yönündeki nihai takdirin mahkemeye ait olduğun dair rapor sunmuşlardır.
Mahkememizin 06/12/2021 tarihli celsesinde alınan ara karar uyarınca dosya makine mühendisi Prof. Dr. …’a tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu raporunda; davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçeli aracın sürücüsü sürücüsü …’un olayda % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğunu, davacı sigorta şirketi tarafından kasko sigortalı aracın sürücüsü …’in olayda % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğunu, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına 4.946,42 TL ödendiğinden bu tutar
ortaya çıkan araç hasarından düşük olduğundan uygun görüldüğünü, davalı sigorta şirketinin davacı tarafından ödenen bu tutarın % 75 i olan 3.709,82 TL
den sorumlu olduğuna dair rapor sunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında davaya dayanak rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun yetkiye, borca, faiz oranlarına, işlemiş faize, masraf ve tüm fer’ilerine vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; kasko sigorta poliçesinden kaynaklı olarak kasko sigortacısının, kazaya karışan diğer aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasına karşı rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı sigorta şirketinin kasko sigortası nedeniyle dava dışı sigortalısına ödediği miktardan davalı sigorta şirketinin sorumlu olup olmadığı, davalıya rücu edilip edilemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
Davaya konu kazanın davacı sigorta şirketine kasko sigortalı olan … plakalı araç ile davalı sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan … plakalı araç arasında meydana geldiği, kazaya karışan iki aracın da işletenin dava dışı … Turizm…A.Ş olduğu görülmektedir.
Somut olayda aynı işletenin(… Turizm…A.Ş) araçlarından biri davacıya kaskolu, bir diğeri de davalı sigorta şirketine trafik sigortalıdır. Her iki aracın sigorta şirketleri farklıdır. İşletenleri aynı olsa da gerek zarar gören gerekse zarar veren araçların farklı olmasının yanı sıra, zarar gören aracın kasko sigortacısının davacı, zarar veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısının davalı olması, her iki sigorta şirketinin farklı tüzel kişiliklere, kuruluş ana sözleşmelerine, bütçe ve ana sermayelere sahip olmaları karşısında 6098 sayılı TBK’nin 135. maddesindeki alacaklı ve borçlu sıfatının aynı kişide ve aynı mal varlığında birleşmesinin gerçekleştiğinden bahsedilemeyecektir. Yine zarar gören araç ile kusurlu araç farklı olduğundan aynı araç için uygulanması gereken KTK’nin 92.maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının A.3.b. Maddesinde bahsi geçen “işleten tarafından ileri sürülecek tazminat taleplerinin” teminat kapsamı dışında kalacağına ilişkin hüküm de uygulanamayacaktır. Bu nedenle davalının ‘davacının halefiyet yoluyla rücuen tazminat talep hakkı bulunmadığı’ şeklindeki itirazları yerinde görülmemiştir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesinin 2019/287 esas, 2021/219 karar sayılı ilamı, aynı doğrultuda; Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2013/19033 esas, 2014/2430 karar sayılı içtihadı)
Tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporları ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; davacının, meydana gelen trafik kazasına karışan … plakalı aracın kasko sigortacısı olduğu, kaza sonucu sigortalı araçta meydana gelen maddi hasar nedeniyle dava dışı sigortalısına yaptığı ödemenin, kazaya karışan … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısına karşı rücuen tahsil amacıyla başlattığı takibe vaki itiraz üzerine eldeki itirazın iptali davasının ikame edildiği, alınan kusur ve hesap bilirkişi raporuna göre kazaya karışan … plakalı araç sürücüsünün % 25, … plakalı araç sürücüsünün % 75 oranında kusurlu olduğu, davacıya kasko sigortası ile sigortalı aracın onarım masrafının 5.039,35 TL olduğu, ancak davacı tarafından dava dışı sigortalıya ödenen toplam bedelin 4.946,42 TL olduğu, davalıya sigortalı araç sürücüsünün % 75 oranında kusuru uygulandığında, davacının rücu alacağının neticeten 3.709,82 TL olarak tespit edildiği, 14/02/2022 tarihli kusur ve hesap bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu olarak hazırlanmış, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle anılan rapora itibar edilerek davanın kabulü ile davalının …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptali ile takibin talepnamedeki koşullar ile devamına, alacak likit olduğundan, iptaline karar verilen toplam 3.709,82 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 741,96 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
DAVANIN KABULÜ İLE;
1-Davalının …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptali ile takibin talepnamedeki koşullar ile devamına,
2-Alacak likit olduğundan, iptaline karar verilen kısmın % 20’si oranında hesaplanan 741,96 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 253,42-TL karar ve ilam harcının, başlangıçta yatırılan 44,81-TL peşin harçdan mahsubu ile eksik kalan 208,61-TL ‘nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 44,81-TL peşin harç, 29,20-TL başvuru harcı, 4,30-TL vekalet harcı ve 3.128,50-TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.206,81 -TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 3.709,82-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.23/05/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim ….
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.