Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/670 E. 2023/568 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/670 Esas
KARAR NO :2023/568

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:04/12/2020
KARAR TARİHİ:11/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket yurt içi ve yurt dışında sigortacılık sektöründe faaliyet gösteren saygın bir sigorta şirketi olduğunu, bu kapsamda mülkiyeti dava dışı … ‘e ait olan … plakalı araç müvekkil şirket nezdinde … numaralı Genişletilmiş Beyaz Kasko Sigorta Poliçesi ile her türlü zarara karşı sigortalandığını, mülkiyeti davalı şirkete ait … plakalı araç sigortalı araca 15.08.2017 tarihinde kusurlu olarak çarptığını ve sonrasında kaza yerini terk ettiğini, işbu kaza sebebiyle sigortalı araçta maddi hasar meydana geldiğini, sigortalı, imzalanmış olduğu Hasar Bildirim Formu ve Taahhüt Belgesi ile sigortalı aracı servis istasyonu olan …. Oto. Nak. İnş. Tic. San. Taah. Ltd. Şti.’ ye teslim etmeyi, onarım sonrasında geri almayı ve sigorta tazminatının servis istasyonuna ödenmesini kabul ve taahhüt ettiğini, bu kapsamda servis istasyonu tarafından düzenlenen faturaya istinaden 4.429,06 TL ödeme yapıldığını, müvekkil şirket tarafından sigortalının zararının karşılanması için ödenen tutarın faizi ile birlikte ödenmesi için bildirimde bulunulduğunu, bildirime rağmen ödeme yapmayan davalı aleyhine, zararın rücuen tazmini için …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, icra takibi davalı borçlunun borca yapmış olduğu haksız itiraz neticesinde durduğunu, huzurdaki dava ikame edilmeden önce Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Başvurusunda bulunulmuşsa da anlaşma sağlanamamış ve 22.09.2020 tarihinde İstanbul Arabuluculuk Bürosunun 2020/… Numaralı dosyasından taraflar arasında anlaşma sağlanamadığına dair elektronik imzalı son tutanak tanzim edildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle ve fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydı ile, davalının …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas
sayılı dosyasında yer alan borcu bakımından teminatsız olarak veyahut mahkemenizin takdir edeceği teminat miktarı ile taşınırları, taşınmazları, banka hesapları ve malvarlığı üzerinde üzerine ihtiyati haciz kararı vermesine, davalının …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı dosyasındaki itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, davalı borçlunun borca yapmış olduğu itirazının haksız ve mesnetsiz olması sebebiyle takip miktarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davacının haksız olup davanın reddi gerektiğini, zaman aşımı itirazlarının bulunduğunu ve ayrıca dava dilekçesinde yer aldığının aksine müvekkiline bildirim yapılmamış olduğunu, kazanın ne şekilde meydana geldiği müvekkil şirket aracını kullanan sürücünün işbu kazada ne gibi bir kusuru olduğu gibi hususlarda bir beyanda bulunulmamış olup işbu sebeple davacının davasının reddi gerektiğini,
bahsi geçen 15.08.2017 tarihli kazada kusur … plakalı aracın sürücüsüne ait olduğnu, zira işbu kaza esasen … plakalı araca ait olup bu aracın trafik kullarını ve düzenini ihlal etmesi sonucunda söz konusu kaza meydana geldiğini, davacının kazaya ilişkin kaza yerini terk iddiasının haksız olduğunu, davacı her ne kadar dava dilekçesinde 4.429,06-TL ödenmiş olduğunu iddia etmişse de işbu ödemenin yapılmış olduğuna ilişkin hiçbir belge sunmamış olup bu bakımından da davasını ispat edemediğini, ayrıca bu bedelin hasar ile uygun olduğunu ispatının da gerektiğini, davacının gerçek bir zararı mevcut ise anılan zarar iddiası sigorta teminatı kapsamında olduğundan ve müvekkilin rücu hakkı da tartışmasız olduğundan HMK md 61 ve devamı uyarınca davanın … Sigorta A.Ş ‘ ye ihbarını talep ettiklerini, açıklanan tüm bu nedenlerle işbu davanın reddi ile müvekkil lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafın talebi üzerine dosyada … Sigorta A.Ş ihbar olunan olarak dosyaya dahil edilmiş, … Sigorta A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde; öncelikle mahkeme nezdinde görülen olan davada gerekçeli itirazlarımız doğrultusunda ihbar talebinin reddine, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, araç hasarına ve değer kaybına ilişkin olarak uzman sigorta eksperinden rapor alınmasına, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, kazaya karışan araç sürücüsünün kusur durumunun tespiti için Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti’nden ve Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur raporu alınmasına, varsa derdest ceza davasının sonucunun bekletici mesele yapılmasına, aleyhe hüküm kurulması halinde dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulmamıza, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin başvurana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davalı tarafından …. İcra Dairesi’nin 2019/… sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘nun 67. maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine …. İcra Dairesi’nin 2019/… esas sayılı takip dosyası ile ” 24/01/2019 Mülkiyeti borçlu … Limited Şirketine ait olan … plakalı aracın, Mülkiyeti …’e ait olan … numaralı poliçe ile alacaklı şirket nezdinde Kara Taşıtları Kasko Sigortası bulunan … plaka nolu araca, 15/08/2017 tarihinde çarpması ve kaza yerini terk etmesi sonucunda alacaklı şirket tarafından hak sahiplerine 24/04/2019 tarihinde ödenmiş olan 4.429,06 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işlemiş olan ve işleyecek faizi ile birlikte rücuen tazmini talebi nedeni ile alacaktır.” dayanak gösterilerek, davalı aleyhine 4.429,06 TL asıl alacak ve 222,42 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.651,48 TL alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, davalı yana ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde yapılan itiraz ile takibin durduğu, itirazın alacaklıya tebliğ edilmeksizin 04/12/2020 tarihinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Eldeki davada uyuşmazlığın davacı yana sigortalı aracın, davalı yana ait araçla karıştığı trafik kazası neticesinde hasarlanması neticesinde sigortalısına 24/01/2019 tarihinde 4.429,06 TL ödeme yapan davacı tarafından talep edilen rücuen tazminat isteminden kaynaklandığı anlaşılmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun “Halefiyet” başlıklı 1472. maddesinde;
” (1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.
(2) Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu hüküm gereği sigortacısına ödeme yapan sigortalı, yapmış olduğu ödeme nedeni ile sigortalısı yerine sorumlulara karşı dava hakkına sahiptir.
Kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmış, 23/02/2022 tarihli rapor ile davalı yana ait araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davalı yana ait araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Uyuşmazlığın çözümü teknik bilgi gerektirmesi nedeni ile mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 19/10/2022 tarihli rapor ile davacının davalıdan 4.429,06 TL asıl alacağa, 225,51 TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği, rapor edilmiş, 05/05/2023 tarihli ek rapor ile de davacı tarafından sigortalısına yapılan 4.429,06 TL ödemenin kadri marufunda olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi ek ve kök raporu uyuşmazlığı çözmeye yeterli ve dosya kapsamına uygun olmakla mahkememizce hükme esas alınmış ve davalı tarafından yapılan itirazın iptaline takibin devamına karar verilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli 2019/4054 esas ve 2019/7699 karar sayılı kararında belirtildiği üzere; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Davacının talebinin haksız fiil nedeni ile tazminat istemine ilişkin olduğu ve bu nedenle likit olmadığı anlaşıldığından, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda yazılı kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
2-Davacı yanın icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE,
3-Alınması gereken 317,74 TL karar ve ilam harcının 56,18 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 261,56 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından ödenen 56,18 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine.
5-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile ödenen 54,40 TL başvuru harcı ile 2.744,85 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.799,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 4.651,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
7-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye ödenmesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/2 vd. maddeleri uyarınca ve miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır