Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/666 E. 2021/191 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/666 Esas
KARAR NO:2021/191

DAVA:Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ:02/12/2020
KARAR TARİHİ:15/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 03/11/2020 tarih ve … sayı ile onaylı 27/10/2020 tarihli genel kurul kararının tescil ve ilan isteminin, … Ticaret Sicil Müdürlüğünün 24/11/2020 tarih ve … sayılı red kararı ile kabul edilmediğini belirterek … Ticaret sicil Müdürlüğünün red işleminin iptalini, yargılama süreci içerisinde telafisi imkansız zararlar doğmaması için Genel Kurul Kararının geçici olarak tescili yönünde tedbir kararı verilmesini, dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü dava, talep ve kanıt sunma hakları saklı kalmak kaydı ile davalarının kabulüne talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin süresinde sunmamış olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın mahkemede açılmadığını, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, müvekkilinin Mevzuat gereğince hareket etmesi ve bu kapsamda da, idarenin düzenleyici işlemlerine uyma zorunluluğu bulunduğunu, her ne kadar dayanak idari işlemin hukuki değerlendirmesini, idari yargının değerlendirmesi gerekse de, dayanak idari işlemin hukuka uygun olduğu ve davacının iddia ettiği şekilde normlar hiyerarşisine aykırı şekilde kendinden önce gelen normlara aykırılık taşımadığı da açık olduğunu, geçici tescil talebine tedbir kararı olarak TTK m.32/f.4 gereğince mahkeme tarafından verilmesinin mümkün olmadığını, geçici tescilin tedbir kararı olarak mahkemeden istenmesi ve bu yönde Mahkeme tarafından hüküm kurulmasının Mevzuata uygun olmayıp, bu şekilde talep olan pek çok davada da bu taleplerin reddedildiğini, son dönemde ortaya çıkan mahkemeden geçici tescilin tedbir olarak istenmesi talepleri, davacının ekte sunduğu karar dışında sürekli bir biçimde ilgili mahkemeler tarafından kabul edilmemiş olmasından olduğunu, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Davacı taraf delil olarak: T.T.K., 5393 sayılı yasa, 5216 sayılı yasa, TBK, HMK, Yargısal içtihatlar ve ilgili mevzuat, … Ticaret Sicil müdürlüğünün red kararı, müvekkili şirkete ait genel kurul kararı, … değişiklik, tescil ve ilan, ilan giderlerine ilişkin tahakkuk, tahsil fişleri, Yargı kararları ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; ilgili şirket sicil kayıtları, gerekirse bilirkişi incelemesine dayanmıştır.
Dava; davacı şirketin genel kurulunda seçilen yönetim kurulu üyelerinin, ticaret siciline tescil talebinin reddine ilişkin 24/11/2020 tarihli kararın iptali, yönetim kurulu üye seçiminin ticaret siciline tesciline ve ticaret sicil gazetesinde ilanına ilişkindir.
… Belediye Başkanlığının, davacı şirketin %100 hissesine sahip olduğu, … Belediye Başkanlığını temsilen Belediye Başkanı tarafından, şirket yönetim kurulu üyelerinin seçimine dair 27/10/2020 tarihli olağan genel kurul toplantısı yapıldığı, genel kurulda alınan kararın tescil ve ilan başvurusunun belediye meclis kararı olmadığı gerekçesiyle; … Ticaret Sicili Müdürlüğünün 24/11/2020 tarih ve … sayılı yazısı ile reddedildiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık; %100 hissesi dava dışı … Belediye Başkanlığına ait olan davacı şirketin yönetim kurulu üyelerinin seçiminde, hisse sahibi belediye başkanlığını, Belediye Başkanının mı, Belediye Meclisinin mi temsil edeceği noktasındadır. Başka bir söyleyişle; yönetim kurulu üyelerinin seçiminde, ne yönde oy kullanacağına karar verme yetkisinin hangi organa ait olduğudur.
Belediye Meclisi’nin Görev ve Yetkileri 5393 sayılı Belediye Kanununun 18. maddesinde sınırlı olarak sayılmıştır. Belediye Başkanı’nın görev ve yetkileri ise; 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38. maddesinde sayılmış ve “p” bedinde; “kanunlarla belediyeye verilen ve belediye meclisi veya belediye encümeni kararını gerektirmeyen görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak” denmek sureti ile Belediye Meclisi’nin görev ve yetkileri arasında açıkça sayılmayan işleri yapmak görev ve yetkisi Belediye Başkanına verilmiştir. Diğer yandan, Belediye Başkanı, Belediye İdaresi’nin başı ve belediye tüzel kişiliğinin temsilcisidir (5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 37. maddesi).
Bu hükümler incelendiğinde; Belediye Meclisi’nin “bütçe içi işletme ile 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na tâbi ortaklıklar kurulmasına veya bu ortaklıklardan ayrılmaya, sermaye artışına ve gayrimenkul yatırım ortaklığı kurulmasına karar verme” yetkisi açıkça düzenlenmişken (5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 18/i maddesi), bu şirketlerin genel kurulda alacağı kararlarda belediye meclisine bir yetki verilmemiştir. Eldeki dava yönünden bir başka söyleyişle; genel kurulda yönetim kurulu üyesi seçiminde kime oy verilmesi gerektiğine dair karar almak yetkisi şeklinde bir yetki açıkça sayılmış değildir. Aksine, az yukarıda belirtildiği üzere; kanunda açıkça belediye meclisine görev ve yetki verilmeyen hallerde, belediye başkanının görevli ve yetkili olduğu (5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 38/p maddesi) hükme bağlanmıştır. Bu durumda; bir belediyenin hisse sahibi olduğu şirketin genel kurulunda, şirketi temsil etme yetkisi, belediye başkanında olduğu gibi (5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 37. maddesi), dilediği şekilde oy kullanmak hak ve yetkisi de vardır. Bunun için Belediye Meclisinden ayrıca bir karar almasına gerek yoktur.
… Ticaret Sicili Müdürlüğünün tescil ve ilan talebinin reddi kararında dayanak yaptığı; T.C. Ticaret Bakanlığının 15/05/2019 tarih ve … sayılı yazısı ekinde gönderilen T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğünün … sayılı yazısında özetle; şirket genel kurulunda seçilecek yönetim kurulu üyesini veya şirket müdürünü seçme yetkisi konusunda tereddüt olduğu belirtilerek yapılan değerlendirmede, bu yetkisinin belediye meclisinde olduğu belirtilmiştir.
Ancak, yukarıda açıklandığı üzere; Belediye Başkanı ile Belediye Meclisinin görev ve yetkileri ayrı ayrı belirlendikten sonra, Belediye Meclisinin karar almasını gerektirmeyen görevleri yapma ve yetkileri kullanma yetkisi Belediye Başkanına verilmiştir. Bu düzenleme ile kanun koyucunun olası yetki karmaşasını aşma amacı taşıdığı açıktır. Bu durumda; belediye pay ve hisselerini temsilen şirket genel kuruluna katılma ve oy kullanma konusunda yetki karmaşası olmadığı, belediye meclisine açıkça verilmeyen bu yetkiyi Belediye Başkanının kullanacağı açıktır.
6102 sayılı TTK.’nun 408-(1)-b) maddesine göre; anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerini seçme yetkisi, genel kurula aittir. Aynı Kanun’un 418. maddesinde; genel kurul toplantı ve karar nisabı; “genel kurullar, bu kanunda veya esas sözleşmede, aksine daha ağır nisap öngörülmüş bulunan haller hariç, sermayenin en az dörtte birini karşılayan payların sahiplerinin veya temsilcilerinin varlığıyla toplanır. Bu nisabın toplantı süresince korunması şarttır. İlk toplantıda anılan nisaba ulaşılamadığı takdirde, ikinci toplantının yapılabilmesi için nisap aranmaz. Kararlar toplantıda hazır bulunan oyların çoğunluğu ile verilir” şeklinde düzenlenmiştir.
Anonim şirketlerde pay sahibinin temsilini düzenleyen 6102 sayılı TTK.’nun 427-(1) maddesine göre; “katılma haklarını temsilci olarak kullanan kişi, temsil edilenin talimatına uyar. Talimata aykırılık, oyu geçersiz kılmaz. Temsil edilenin temsilciye karşı hakları saklıdır.
İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü kayıtlarına göre; … Belediyesi, davacı şirketin %100 hissesine sahip olup, olağan genel kurulda toplantı ve karar nisaplarının mevcut olduğu, belediye paylarını temsile yetkili olan Belediye Başkanının yönetim kurulu üyesi seçiminde oy kullanırken kimin seçileceğine dair Belediye Meclisinden karar alması gerekmediği anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Davanın kabulü ile, davacı şirketin … Noterliğince 03/11/2020 tarih ve … sayı ile onaylı 27/10/2020 tarihli Genel Kurul Kararının tescilinin reddine ilişkin … Ticaret Sicil Müdürlüğünün 24/11/2020 tarih ve … sayılı red kararının iptaline, anılan Genel Kurul kararının ticaret siciline tescil ve ilanına,
2-Mahkememizce verilen hükmün niteliği, yargılama sırasında değişen koşullar ve hak kaybı yaşanmaması amacıyla davacı vekilinin tedbir talebinin kabulü ile yukarıda bahsedilen Genel Kurul kararının karar kesinleşinceye kadar geçici olarak tescil ve ilanına,
3-Kararın tedbir yönünden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne tebliğine,
4-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 4,90-TL ‘nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40- TL peşin harç, 54,40-TL başvuru harcı, 7,80-TL vekalet harcı ve 92,25-TL tebligat/posta gideri olmak üzere toplam 208,85-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.15/03/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı