Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/645 E. 2023/756 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/645 Esas
KARAR NO:2023/756

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:25/11/2020
KARAR TARİHİ:19/10/2023

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı şirket arasında akdedilen kredi çerçeve sözleşmelerine istinaden davalı şirkete kredi kullandırıldığını, davalı gerçek kişinin kredi sözleşmesini müşterek ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, davalı şirkete kullandırılan kredilerin çekilen ihtara rağmen ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için davalılar aleyhine …. icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılmış kredi sözleşmelerindeki ve taahhütnamelerdeki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, müvekkillerinin davacı bankaya borçlu olmadıklarını ileri sürerek davanın reddini savunmuş; davacının kötüniyet tazminatına mahkumiyetini istemiştir.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı borçlular hakkında davaya dayanak yapılan Kredi Çerçeve Sözleşmelerine göre ödenmeyen kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın hükümden düşürülmesine yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; İİK’nın 67.maddesi gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalılar vekili takip dayanağı sözleşmelerdeki atılı imzanın müvekkillerine ait olmadığını ileri sürmüştür. Bu bağlamda kredi sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle davalıların mukayese belge asılları toplanmış, yazı ve imza örnekleri alınmış, davaya ve icra takibine konu edilen kredi sözleşmeleri aslı getirilmiş, takibe ve davaya dayanak kredi sözleşmelerindeki imzanın davalıların eli ürünü olup olmadığı yönünde grafolojik bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek dosya konusunda uzman bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 07/10/2022 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan grafolog bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu, … A.Ş.’ye ait 26/09/2016 tarihli, 2.500.000 TL tutarlı, 17/05/2017 tarihli, 2.500.000 TL tutarlı ve 13/02/2019 tarihli 2.500.000 TL tutarlı toplam üç adet kredi sözleşmelerinde; davalılar adına atılmış tüm imzalar ile davalı …’ye ait mukayese imzalar arasına; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından da uygunluk ve benzerlikler saptandığı, inceleme konusu Kredi Çerçeve Sözleşmelerinde davalılar adına atılmış tüm imzaların davalı …’nin eli ürünü olduğu bildirilmiştir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, kredi sözleşmesi ile eklerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçluya tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi …’e tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 18/05/2023 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı banka ile davalı şirket arasında Kredi çerçeve Sözleşmeleri imzalandığı, diğer davalı gerçek kişinin kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı ve sözleşme gereği davalı gerçek kişinin kefalet limitinin 7.500.000 TL olduğu; davalı kefilin borcun tamamından kefalet limitiyle sınırlı olarak müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu; davacı bankanın, davalı şirkete kullandırılan kredilere ilişkin davalılardan takip tarihi itibariyle; 2.682.187,38-TL asıl alacak, 162.272,34-TL işlemiş faiz, 8.113,62-TL faizin %5 gider vergisi, 755 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ve 753,11 TL masraf olmak üzere toplam 2.854.081,44 TL alacağının bulunduğu, takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar 2.682.187,38 TL asıl alacak miktarına yıllık %33 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5’i oranında gider vergisi istenilebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan grafoloji bilirkişi raporu ve bankacı bilirkişi raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, rapora yönelik itirazlar yerinde görülmemiş, bilirkişi raporları mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporları, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki Kredi Çerçeve Sözleşmeleri kapsamında, davacı banka tarafından davalı şirkete kullandırılan ve ödenmeyen kredilerin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı tarafça, asıl borçlu davalı şirket ve kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil olan davalı gerçek kişi hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere davacı bankanın davalılardan, 2.682.187,38-TL asıl alacak, 162.272,34-TL işlemiş faiz, 8.113,62-TL faizin %5 gider vergisi, 755 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ve 753,11 TL masraf olmak üzere toplam 2.854.081,44 TL alacağının bulunduğu; kredi sözleşmesini toplam 7.500.000 TL kefalet limitiyle müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayan davalı gerçek kişinin borcun tamamından kefalet limiti ile sorumlu tutulmaları gerektiği; benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen toplam 2.854.081,44 alacağa yönelik davalıların vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği; bu miktarı aşan davacı taraf isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen alacak üzerinden davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine; reddedilen miktar yönünden alacaklının kötü niyetinin kanıtlanamamış olması nedeniyle, davalı-borçlu tarafın kötü niyet tazminatı isteminin reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı borçluların …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 2.682.187,38-TL asıl alacak, 162.272,34-TL işlemiş faiz, 8.113,62-TL faizin %5 gider vergisi, 755 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ve 753,11 TL masraf olmak üzere toplam 2.854.081,44 TL alacağa yönelik itirazlarının iptali ile; 2.682.187,38 TL asıl alacak miktarına yıllık %33 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5’i oranında BSMV yürütülmek suretiyle ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen toplam 2.854.081,44 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 570.816,29 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin reddine,
4-Reddedilen miktar yönünden koşulları oluşmadığından davalı tarafın tazminat isteminin reddine,
5-Alınması gerekli 194.962,30-TL karar ve ilam harcından 48.528,57,-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 146.433,73-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabulucu ücretinin 1.359,11 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 0,89 TL’sinin davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
7-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve icraya yatan harç 48.528,57 TL’nin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 280.704,07 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
9-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar yönünden hesap ve takdir olunan 1.865,34 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 5.000 TL bilirkişi ücreti ve 253,10 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 5.315,30 TL’nin kabul ve red oranına göre 5.311,83 TL’sinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2023

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı