Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/638 E. 2021/1013 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/638 Esas
KARAR NO:2021/1013

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:09/04/2010
KARAR TARİHİ:14/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … … Şubesindeki … … nolu vadesiz hesabına internet yoluyla ve şifreleri bir şekilde çalarak ya da gayrikanuni yollarla elde etmek suretiyle giren kişi ve kişilerce 24.03.2006 tarihinde davalıların adlarına ve hesaplarına havale ve EFT işlemleri yapıldığını, belirtilen tarihte sırasıyla … isimli şahsın … hesabına 9.400 TL ve … hesabına ise 9.500 TL, … isimli şahsın … hesabına 19.700 TL, … isimli şahsın … Bankası hesabına 2.000 TL, … isimli şahsın … hesabına 9.500 TL, … isimli şahsın … Bankasi hesabına 4.900 TL, … isimli şahsın … hesabına 4.400 TL ve …isimli şahsın … hesabına 9.450 TL olmak üzere toplam 68.850 TL lik tutarın bilgileri ve onayları dışmda havale ve EFT işlemleri yoluyla çalındığını, havale ve EFT işlemlerinden … yetkilisinin 0312 397 74 92 nolu telefondan arayıp müvekkil vakıf muhasebe yetkilisine bilgi vermesiyle haberdar olunduğunu belirterek haksız çekilen para kadar tazminatın çeken kişilerden , ayrıca 4.400 TL alacağın davalı banka ve …’den 24/03/2006 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak vekiledene verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN …. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYA DAVA DİLEKÇESİ;
Aynı davacı taraf vekili 17/05/2012 tarihinde açılan birleşen dava dilekçesinde özetle ; vekiledenin davalı bankada bulunan hesabından internet şifreleri ele geçirilerek haksız şekilde paralar çekildiğini , davalı bankanın yeterli güvenlik sağlayamadığını belirterek dava dışı … ve … hesabına gönderilen toplam 28.400 TL nin zarar tarihinden itibaren reeskont faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalar arasında şahsi ve fiili irtibat bulunduğu için birleştirilmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vakfın müvekkil bankanın … Şubesindeki hesapları üzerinde intemet ortamında işlem ve tasarruf yapmak için müvekkil banka ile İntemet Bankacılığı sözleşmesi imzaladığını, müvekkil banka tarafindan İntemet Bankacılığının uygulandığı İnternet – 7/24 şubesinde halen geçerli şifreleme yöntemleri ve güvenlik sistemi kullanıldığını ve sistemin güvenliği tam anlamıyla sağlandığını, davacının hesabından yapılan para transferi işleminin incelenmesi sonucunda sistem giriş kodu, müşteri numarası, internet şifresi, kullanıcı kodu, ve bankomat şifrelerinin teminin müvekkil banka sistemine yapılan bir saldırı ya da aksaklık sonucu gerçekleşmediği anlaşıldığını, müvekkilinin intemet şubesi kullanımı için yeterli güvenlik tedbirlerini aldığını, bankanın almış olduğu güvenlik tedbirlerin özetle; sistem giriş kodu, müşteri numarasi, intemet şifresi, bankomat şifreleri ile ek tedbir olarak güvenlik ayarları menüsünde müşterinin kendi tercihine göre yapacağı ayarlamalar ve son olarak vakıf anahtar sisteminin devreye soktuğunu ve üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirdiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı eldeki dava ile banka hesabından kanun dışı yollarla çekilen bedeli faiziyle birlikte davalıdan istemektedir.
Davacı asıl davada davalı banka ile birlikte hesaptan haksız şekilde hesaplarına para aktarılan kişileri de davalı olarak göstermiş , davalı … ve davalı banka hakkında açılan davanın asıl dosyada görülmesine , diğer kişiler hakkındaki davanın ana davadan ayrılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili 05/06/2014 tarihli duruşmada davalı … hakkındaki davayı atiye bıraktıklarını bildirmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının banka hesabından yabancı kişilerce çekilen para nedeniyle bankanın kusurlu olup olmadığı, kusurlu ise kusur oranının ne kadar olduğu konularındadır.
Görevsizlik kararı veren mahkemece türlü bilirkişilerce rapor alınmış ve bu raporlar dosyanın içerisinde yer almıştır.
En son olarak uzman bilirkişi heyetinden alınan 08/07/2019 tarihli bilirkişi raporunun karar vermeye elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Bilgisayar Yüksek Mühendisi …, Bankacılık ve Finans Uzmanı … ve … ‘ nın mahkeme dosyasına sunmuş olduğu 08/07/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunun tetkikinde, yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda, dosyada mübrez bilirkişi raporlarında somut olayın gelişim şekli, eldeki bilgi ve bulgular ve tarafların olay ile ilgili yükümlülükleri birlikte değerlendirilmeden dava konusu işlemlerin ağırlıklı olarak yalnızca bir tarafın (davacı ya da davalı) kusuru neticesinde gerçekleştirildiği sonucuna gidildiği, oysa dava dosyasında dava konusu işlemlerin davalı banka ağına yapılan bir saldırı ile gerçekleştirildiği ya da davacı müşterinin kullanmakta olduğu cihaz/cihazlardaki güvenlik açığından yararlanılmak suretiyle yapıldığı hususunda bir bulguya rastlanılmadığı, bu bağlamda dava konusu işlemlerin serçekleştirilmesinde davalı bankanın alabileceği ek güvenlik tedbirlerinin olup olmadığı, var ise bu tedbirlerin somut olayda alınıp alınmadığı ve nihayetinde bankanın söz konusu işlemler nedeniyle kusurlu bulunup bulunmadığı, keza davacı yanın da yaşanan eylem açısından kusurunun bulunup bulunmadığı hususlarının değerlendirilmesinin uyuşmazlık konularının çözümünde büyük bir önem arz ettiği, böylece tarafların beyanlarına, somut olayın gelişim şekline ve dava dosyasına ibraz edilen tüm bilgi ve belgelerin kapsamına göre tarafların sorumlulukları / yükümlülükleri ve var ise somut olaydaki kusurlarının da ortaya konularak sonuca gidilmesi gerektiği değerlendirildiği, açıklanan nedenlerle somut olayda her iki tarafa izafe edilecek kusurun bulunduğu, dava konusu havale ve EFT işlemlerinden kaynaklı olarak davacı tarafın % 50, davalı bankanın da % 50 oranında kusurlu oldukları değerlendirildiği, davacının dava konusu işlemlerden ötürü davalı bankadan zararı olan 32.800 TL’yi talep ettiği (… hesabına gönderilen 4.400 TL’yi, … hesabına gönderilen 18.900 TL’yi ve … hesabına gönderilen 9.500 TL’yi), bu zarardan tarafların kendilerine atfedilen kusur oranında sorumlu oldukları, bu bağlamda; davacıya atfedilen % 50 oranında kusur nedeniyle kendisinin 32.800 TL * % 50 = 16.400 TL’lik zarardan sorumlu olduğu, davalı bankaya atfedilen “450 oranında kusur nedeniyle kendisinin 32.800 TL * % 50 = 16.400 TL’lik zarardan sorumlu olduğu, kabul görmesi halinde davacının, talep doğrultusunda dava tarihi itibariyle 16.400 TL üzerinden işletilecek reeskont faizini talep edebileceği kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dava davacının davalı banka nezdinde bulunan hesabından 24.03.2006 tarihinde asıl dava da dava açılış sırasında davalı olarak yer alan gerçek kişiler hesabına yapılan EFT’ler nedeni ile alacak istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacı yanın davalı banka da bulunan hesabından 24.03.2006 tarihinde internet bankacılığı yolu ile dava dışı kişiler adına 8 ayrı işlem ile toplam 68.850 TL aktarıldığı, yapılan işlemler neticesinde davacı yanın SMS ile bilgilendirildiği anlaşılmaktadır.
Davacı taraf 29.01.2014 tarihli dilekçesi ile davalı …’e yönelik davasını takip etmediğini bildirmiş anılan davalıya yönelik davanın bu sebeple açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Uyuşmazlık teknik bilgi gerektirmesi nedeni ile görevsizlik kararı verilen mahkemece farklı bilirkişilerden birden fazla rapor alınmıştır. Mahkememizce 08.07.2019 alındı tarihli bilirkişiler Mehmet Güçlü, … ve … tarafından sunulan raporda yapılan ; işlemlerin davacı yana ait şifre , kullanıcı kodu, sistem giriş kodu , müşteri numarası, internet şifresi ile bankomat şifreleri kullanılarak yapılması, davacı yanın bu bilgilerin bilgisi dışında işlem yapan kişiler tarafından ele geçirilmesinde kusurlu kabul edilmesi gerektiği, davalı bankanın nezdinde bulundurduğu davacı parasının korunmasına dair tüm yükümlülüğü davacı yana yüklediği ek tedbirler almadığına ve tarafların davacı zararı nedeni ile %50’şer oranda kusurlu olduğuna dair tespite mahkememizce, olayın meydana geldiği tarihteki teknoloji, davalı bankanın bir güven kurumu olması, işlemlerin paranın davalı uhdesinde iken gerçekleşmesi ve davalının bir tacir olarak uhdesinde bulundurduğu davacı paralarının korunması inisiyatifini sadece davacı yana bırakmış olması dikkate alınarak itibar edilmiş ve davalı bankanın davacı zararından %50 oranında sorumlu olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Asıl davada davalı …’ e yönelik davanın açılmamış sayılmasına,
2-Asıl ve birleşen …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında davalı … A.Ş ye yönelik davanın kısmen kabulü ile, 16.400,00 TL ‘ nin 2.200,00 TL ‘ sinin 02/05/2006 tarihinden, bakiyesi 14.200,00 TL ‘ nin 22/08/2011 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Alınması gereken 1.120,28 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin ödenen 421,75 TL harçtan mahsubu ile bakiye 698,53 TL harcın davalı bankadan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin ödenen 421,75 TL harcın davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
4 -Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 5100,00 TL vekalet ücretinin davalı bankadan alınarak davacı yana ödenmesine
5-Davalı banka kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 5100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı bankaya ödenmesine
6-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 18,40 TL başvuru harcı ile 5.521,72 TL posta tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.540,12 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre hesaplanan 2.770,06 TL’sinin davalı bankadan alınarak davacıya ödenmesine bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına
7-Davalı banka tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 400,00 TL yargılama giderinden davanın red oranına göre hesaplanan 200,00 TL’nin davacıdan alınarak davalı bankaya ödenmesine bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına
8-Gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatırana iadesine
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 14/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır