Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/599 E. 2022/58 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/599 Esas
KARAR NO : 2022/58
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/11/2020
KARAR TARİHİ : 31/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirketten 2019 yılı cari hesabından kaynaklanan 9.939,16 TL’ sı alacağı bulunmakta olduğunu, davalının borcunu ödemediğini, bunun üzerine …. İcra Müdürlüğü’ nün 2020/… E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz ederek haksız olarak takibi durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … tarafından ikame edilen işbu davanın, haksız ve mesnetsiz bir şekilde ikame edilmiş olup tamamen davalı müvekkiline karşı haksız kazanç elde etme gayesi ile hareket ettiklerini, müvekkili şirketin araçları ile hafriyat taşıma işini iştigal etmekte olup araçlarının bakım ve tamiri için bir dönem davacı taraf ile çalıştıklarını, ödemelerin yapılmış olduğunun ticari defter kayıtları ile açıkça anlaşılacağını, bu faturayı kabul etmediklerini belirterek, davanın reddine, davacının % 20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; … İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyası, cari hesap dökümü, tarafların ticari defter ve kayıtları, BA ve BS formları, faturalar, bilirkişi incelemesi, yemin, whatsapp mesajları, tanık ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; … İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyası, taraflara ait ticari defter ve kayıtlar, tanık, bilirkşii incelemesi, yemin ve yasal delillere dayanmıştır.
Tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinin, teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, dosya SMMM bilirkişisi … ‘e tevdi edilmiş ve bilirkişiler sunmuş olduğu raporunda: Davacı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her Üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek taktirin mahkemeye ait olduğunu, davalı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek takdirin mahkemeye ait olduğunu,
Rapor içerisinde belirttildiği üzere; 21.10.2019 tarihli ve 6.020,36-TL bedelli faturayı, davalı tarafından tebliğ alındığı ikrar edildiğini, davacı yanın kendi ticari defterleri ve Hesaplar Arası Muavin durumuna nazaran davalı yandan dava tarihi itibariyle 9.939,16-TL alacaklı göründüğünü, rapor içerisinde detayları ile açıklanan nedenlerle, davacı yanın alacaklı olduğu tutarın, kesin ve tartışmaya mahal bırakmayacak şekilde tespit edilmesinin bu aşamada mümkün olmadığını, bu nedenle taraflar arasındaki cari hesap farklılığının, davacının muhasebe birimi marifeti ile dava dosyasına İbraz edilen, her iki tarafa ait Hesaplar Arası Muavin/Muavin hesap ekstreleri nezdinde tespit edilerek, davacı yanın alacaklı oldukları tutan ispat edecek şekilde izah etmeleri gerektiğini, bu hususta takdirin mahkemeye ait olduğuna dair rapor sunmuştur.
Mahkememizin 01/11/2021 tarihli celsesinde bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişi sunmuş olduğu ek raporunda: Davacı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığını, HMK 222 hükmü gözetilerek takdirin mahkemeye ait olduğunu, davalı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiğini, defterlerin delil niteliği taşıdığını, HMK 222 hükmü gözetilerek takdirin mahkemeye ait olduğunu,
Rapor içerisinde belirttildiği üzere; 21.10.2019 tarihli ve 6.020,36 TL bedelli fatura, davalı tarafından tebliğ alındığı ikrar edildiğinden, davacı hesabına alacak kaydedilmesi gerektiğini, davalının davacıdan 16.700,07 TL alacağından, fatura bedeli olan 6.020,36 TL mahsup edildiğinden 16.700,07 (-) 6.020,36 = 10.700,36 TL davalının davacıdan alacaklı olduğu tespit edildiğine dair ek rapor sunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
İtirazın iptali talebine konu …. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında davaya dayanak cari hesap alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun yetkiye, borca, faiz oranlarına, işlemiş faize, masraf ve tüm fer’ilerine vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; cari hesap ilişkisinden kaynaklı olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı tarafça tanık dinlenmesi talebinde bulunulmuş ise de; iddia konusu alacağın miktarı ve niteliği itibari ile tanıkla ispatın mümkün olmadığı, davalı tarafın tanık dinletme talebine muvafakat etmediği de anlaşıldığından, 31/01/2022 tarihli 4.celsede ara karar ile davacı vekilinin tanık dinletme talebinin reddine karar verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası, bilirkişi kök ve ek raporu ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; cari hesap alacağının tahsili amacıyla davacı tarafından davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibe vaki itiraz nedeniyle işbu itirazın iptali davasının ikame edildiği, tarafların ticari defter ve kayıtlarının tetkiki amacıyla mali müşavir bilirkişiden kök ve ek rapor alındığı, alınan raporlarda özetle davalının davacıdan alacaklı olduğu, davacının davalıdan alacağının bulunmadığının tespit edildiği, alınan bilirkişi raporlarının denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmaları nedeniyle anılan raporlara itibar edilerek davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Davacının haksız ve kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından, davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Davanın reddine,
2-Şartları oluşmadığından davalı yanın tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 120,04 -TL den mahsubu kalan 39,34-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 150,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.31/01/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.