Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/531 E. 2021/810 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/531 Esas
KARAR NO :2021/810

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/10/2020
KARAR TARİHİ: 02/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … A.Ş. … Ticaret Siciline … numara ile kayıtlı yasal bir tüzel kişilik olduğunu, faaliyet konusu kapsamında, trafik kazası mağdurlarının, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limitleri dahilinde alabilecekleri maluliyet ya da destekten yoksun kalma tazminatlarının başvuru ve tahsilat sürecine ilişkin olarak hizmet vermekte olduğunu, müvekkilinin bahsi geçen faaliyet alanı kapsamında, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından … poliçe no ile sigortalı … plakalı aracın karışmış olduğu 02.03.2019 tarihli trafik kazasında, yolcu konumunda iken yaralanan …’in maluliyet tazminatının alınması hususunda hizmet verdiğini, bu kapsamda olmak üzere, dava dışı … ile 02.04.2019 tarihinde sözleşme imzalandığını, tazminatın tahsili hususunda gerekli işlemlerin yapılabilmesi için vekalet alındığını ve sözleşmenin “Ücret” başlıklı hükmünde belirtilen %20 oranındaki hizmet bedelinin ifası amacıyla da alacağın temliki sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirket sözleşmenin akdedilmesinin hemen ardından, 23.04.2019 tarihinde … Sigorta A.Ş.’ye gerekli müracaatı yaparak, …’e ilgili mevzuata istinaden maluliyet tazminatının ödenmesini ve dilekçe ekinde sunulan temlikname doğrultusunda tahakkuk edecek tazminatın %20 oranındaki tutarının ise müvekkili şirkete ödenmesini talep ve ihtar ettiğini, işbu başvuru nedeniyle davalı tarafından yapılan aktüer işlemler neticesinde …’in 34.929,00 TL maluliyet tazminatı alabileceği hesaplandığını, yapılan hesaplama doğrultusunda … ve davalı arasında ihtiyari arabuluculuk süreci yürütülerek, müvekkiline ait temlik alacağı hariç tutulmaksızın, tüm tazminat tutarının …’in hesabına yatırılacağı yönünde anlaşmaya varıldığını, ardından anlaşmaya uygun olarak tüm tazminat tutarı … hesabına yatırıldığını, davalı, temlik sözleşmesi ile devri kararlaştırılan alacak miktarınca müvekkiline karşı halen borçlu durumunda olup işbu alacağın ödenmesinin gerektiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle dava dilekçesi ekinde sunulan alacağın temliki sözleşmesi uyarınca müvekkilinin sahip olduğu 6.985,80 TL asıl alacağın, tazminatın dava dışı …’e ödendiği tarihten itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; aleyhlerine tazminata hükmedilmesi halinde tazminatın %80 ‘ lik kısmının aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiğini, başvuru sahibi 02/03/2019 tarihli kaza sebebiyle … nolu poliçeye istinaden müvekkili şirketten talep edebileceği tazminatın %20 ‘ lik kısmını alacağın devri sözleşmesine binaen davacı şirkete devrettiğini, … plakalı kazaya karışan araç müvekkili şirkete 30.03.2018-30.03.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numa-ralı Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi ile sigortalı olduğunu, işbu poliçeden dolayı sorumlulukları, sigortalısının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda şahıs başına azami 360.000-TL ile sınırlı olduğunu, poliçe limitini bildirmeleri davayı ve iddiaları kabul anlamında olmadığını, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumlulukları poliçe limitiyle sınırlı olup, keza masraf ve vekâlet ücreti sorumlulukları da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limiti maktuen ödenecek rakam olmadığını, müvekkili sigorta şirketi tarafından … ‘ e 34.929,00 TL tutarında ödeme yapıldığını ve eksik ödemenin bulunmadığını, öncelikle kusur oranının tespit edilmesinin gerektiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle müvekkili sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda başvuru sahibine tazminat ödemesi yapılmış olup, tamamen haksız ve mesnetsiz olarak müvekkili şirket aleyhine ikame edilen iş bu başvurunun reddine, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, temlik sözleşmesi uyarınca alacak istemine ilişkindir.
6098 sayılı TMK’nın 183. maddesi; “Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir.
Borçlu, devir yasağı içermeyen yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı devralmış olan üçüncü kişiye karşı, alacağın devredilemeyeceğinin kararlaştırılmış bulunduğu savunmasını ileri süremez.” hükmüne haizdir.
Somut olayda, davacı ile dava dışı … arasında, dava dışı …’in … plakalı aracı ile 02.03.2019 tarihinde karıştığı kaza nedeni ile davalı sigorta şirketinden alacağı tazminatın bir kısmının temlik edilmesine dair 02.04.2019 tarihli matbu alacağın temliki sözleşmesinin imzalandığı, temliknamede dava dışı …’in imzasının bulunduğu ancak temlim edilen alacağın miktar ve oranı ile hasar dosyası numarasının yazılı olmadığı, taraflar arasında aynı tarihte imzalanan sözleşmenin ücret başlıklı bölümünde davacının sorumlu 3. kişilerden tahsil edeceği ücretin %20’sinin ödeneceğinin kararlaştırıldığı, sunulan temlikname , sözleşme taraflarca sunulan dilekçeler dikkate alındığında davacının, davalı tarafından dava dışı …’e ödenecek olan hasar bedelinin %20’sini talep hakkı olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Davalı tarafından 25.08.2020 tarihinde dava dışı …’e 34.929 TL ödendiği, davacı tarafından davalı tarafa 24.04.2019 tarihinde yapılan başvuru ile alacağın %20’sinin tarafına devredildiğinin bildirildiği görülmüştür.
6098 sayılı TBK’nın 186. maddesi; “Borçlu, alacağın devredildiği, devreden veya devralan tarafından kendisine bildirilmemişse, önceki alacaklıya; alacak birkaç kez devredilmişse, son devralan yerine önceki devralanlardan birine iyiniyetle ifada bulunarak borcundan kurtulur.” hükmüne haizdir.
Davalı tarafından her ne kadar asıl hak sahibine hasar bedelinin tamamı ödenmiş ise de, ödemeden önce davacı yanın alacağın %20’sini temlik aldığının davalıya bildirildiği, davalı tarafından dava dışı hak sahibine yapılan ödemenin davalı yanı borçtan kurtarmayacağı anlaşılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜ İLE; 6.985,80 TL ‘ nin 25/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine,
2-)Alınması gereken 477,20-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin ödenen 119,30-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 357,90-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından peşin ödenen 119,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
3-)Davacı tarafça ödenen 54.40 TL başvuru harcı ile 19,35 TL tebligat masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
4-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
6-)Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır