Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/510 E. 2021/1052 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/510 Esas
KARAR NO :2021/1052

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:01/10/2020
KARAR TARİHİ:20/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; TTK 1472 gereği sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçtiğini, … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ederek haksız olarak takibi durduğunu belirterek, dava konu olan ATM cihazının davacı sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, ilgili ATM’nin davalı firmanın dahili alanı kiralanarak yerleştirildiğini, dava dışı … Bankası teknisyenlerinin yaptığı kontrollerde ATM cihazının kurulumu esnasında yer alan cephe kaplamalarının söküldüğü ve davalı dükkan işletmecileri tarafından Led ışıklı yeni bir tabela yerleştirildiği bu sökme işlemine bağlı olarak ATM ile bina duvarı arasında açıklık oluştuğu görüldüğünü, bina yüzeyinde yer alan çatı yağmur suyu giderinin sol tarafta yer alan boruların tıkanmış olması suyu ATM’nin olduğu alanda yer alan tahliye borusuna yoğunlaştırmış, suyun tahliyesi sırasında borulara yapılan ek yerinin çıkması sonucu ATM’ye belirtilen açıklıktan sızıntı şeklinde yağmur suyu nüfus ettiğini, ilgili borunun orjinalin galvaniz olduğu aşağıya doğru inerken pimaja döndüğü ve dirsekli olduğunu, ATM’nin kurulumu esnasında sağlanan izolasyonun devre dışı kalmasına sebep olacak şekilde led ışıklı tabela yerleştirerek bina ile ATM arasında açıklık oluşturan ve binanın (yağmur suyu tahliye borusu) pimaş hattından geçen boruya ek yaparak dirsek oluşturulması suretiyle dirseğin yerinden çıkmasına sebep olan davalının meydana gelen zarardan kusur ve sorumluluğunun bulunduğu belirletiklerini, bu nedenle 52.710,82 TL tutarındaki hasar bedelinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalıların ilgili yere 2011 yılında taşındıkları ekte sundukları google fotoğraflarında o tarihlerde de galvaniz borudan sonra Pimaş boru olduğunu, davalı ile davacının sigortaladığı firma ile alt kiraya verenle ile kiracı ilişkisinden başka bir ilişki olmadığını, yağmur oluğunun oluşturacağı bir zararın davalı firmaya mal edilemeyeceğini, ekspertiz raporunda hasar nedeni Voltaj iniş çıkışları sonucu hasar ifadesinin bulunduğundan dolayı ekspertiz raporunun kendi içinde çelişkiler olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; hasar dosyası, ekspertiz raporu, … bankası servis raporu, servis formu, … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, sigorta poliçesi, ödeme dekontu, keşif, bilirkişi incelemesi, tanık ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak;icra takip dosyası, kira kontratı, hasar ekspertiz raporu, tanık ve tüm yasal delillere dayanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında davaya dayanak rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun yetkiye, borca, faiz oranlarına, işlemiş faize, masraf ve tüm fer’ilerine vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; TTK’nin 1472.maddesi kapsamında rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla başlatılmış takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sigortacı olan davacının, dava dışı bankaya sigorta sözleşmesi kapsamında yaptığı ödemeye konu maddi zararın oluşumunda davalının kusurunun bulunup bulunmadığı, var ise kusur oranının ve alacağın miktarının tespiti hususlarına ilişkindir.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, dosya … inşaat fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. … ve sigorta uzmanı …’a tevdi edilmiş ve bilirkişiler sunmuş olduğu raporunda: Olayın oluşuna ve kusura ilişkin değerlendirmede;
Dava dosyası kapsamında yapılmış olan incelemeler sonucunda davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu tazminat talebi görülmekte olduğunu, oluşan olayın davacının iddia ettiği şekilde olduğu sabit değildir. Ayrıca Davacı … SİGORTA Anonim Şirketi … İli, … İlçesi … … Caddesinde adresinde bulunan ATM’yi sigortalamadan önce kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutup basiretli bir tüccar olarak ilgili riskleri öngörerek sigortalama işlemini gerçekleştirmesi gerekmekte olduğunu, bu nedenle davalı … SINIRLI YETKİLİ MÜESSESE Anonim Şirketine ilgili olay kapsamında kusur izafe edilemeyeceğini,
Sigorta tekniği yönünden değerlendirmede: Kusuru bulunmayan davalıya yönelik halefiyet talebinin yerinde olmadığına dair rapor sunmuşlardır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, bilirkişi raporu ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; dava dışı … … Bankası A.Ş’ye ait ATM’nin su almak suretiyle zarar görmesi nedeniyle sigortacısı olan davacının sigorta sözleşmesi kapsamında dava dışı … Bankası’na ödeme yaptığı, ATM’de meydana gelen zararın davalının eylemleri neticesinde gerçekleştiği iddiası ile sigorta sözleşmesi kapsamında dava dışı … Bankası’na ödediği tazminatın TTK’nin 1472.maddesi uyarınca rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itiraz nedeniyle işbu itirazın iptali davasının ikame edildiği, kusur incelemesinin teknik değerlendirme gerektirmesi nedeniyle inşaat mühendisi ve sigorta bilirkişilerinden alınan raporda, davacının talebe konu ATM’yi sigortalamadan önce kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutup basiretli bir tüccar olarak ilgili riskleri öngörerek sigortalama işlemini gerçekleştirmesi gerekmekte olduğu, ancak böyle bir incelemenin yapıldığının tespit edilemediği, oluşan olayın davacının iddia ettiği şekilde olduğunun sabit olmadığı yönünde tespitler içerdiği, alınan bilirkişi raporunun alanında uzman bilirkişiler tarafından ve dosyamızda yer alan bilgi ve belgeler ışığından hazırlanmış, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle anılan rapora itibar edilerek, rucüen tazminat talebine konu hasarın davalının eylemi ya da kusuru nedeniyle gerçekleştiği sabit olmadığından, ispatlanamayan davanın reddine, davacının kötüniyetli olduğu ispat olunamadığından, davalı yanın tazminat isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Davanın reddine,
2-Şartları oluşmadığından, davalı yanın tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 658,28 -TL den mahsubu kalan 598,98-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 7.885,58-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.
20/12/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı