Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/463 E. 2021/414 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/463 Esas
KARAR NO :2021/414

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:11/09/2020
BİRLEŞEN
…. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: … KARAR NO: 2021/76

BİRLEŞEN DAVA: Menfi Tespit
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ: 22/02/2021
KARAR TARİHİ: 03/06/2021

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı asıl ve birleşen davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı dava dışı … A.Ş. tarafından, takibe dayanak çekte aval sıfatıyla sorumluluğu bulunan müvekkiline ve keşideci davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından bonoya dayalı olarak başlatılan icra takibine, müvekkili tarafından haciz baskısı altında 431.594,13 TL ödeme yapıldığını, söz konusu alacağın davalı keşideciden tahsili için rücu belgesi ile birlikte …. İcra Müdürlüğünün… E sayılı dosyasında başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı … tarafından …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından başlatılan takipte müvekkilinin borçlu olmadığını, bunun için açılan menfi tespit davalarının derdest olduğunu, müvekkilinin borçlu olmadığı çekten dolayı müvekkiline rücu edilemeyeceğini, ayrıca davacının, avali çekte lehtar ve ciro eden pozisyonunda bulunan … Ltd. Şti. lehine verdiğini, çekin keşide edildiği tarih itibariyle aval bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından, …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibe dayanak 15/03/2018 tarih, … numaralı çekin aralarında bulunduğu 3 adet çek yönünden …. ATM’nin … E sayılı dosyasından menfi tespit davası açıldığını, bu davada işbu takibin durdurulması taleplerinin, davanın tarafları arasında davalı …’un olmaması nedeniyle reddedildiğini, davaya ve takibe dayanak aynı çek için daha önce …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından takip başlatıldığını ve aval veren sıfatı ile … tarafından icra doyasına ödeme yapılarak dosya borcunun kapatıldığını, akabinde rücu belgesi ile takibe geçildiğini ve derdest asıl davanın açıldığını; çekin usulsüz şekilde takibe konulduğunu, aynı çek için mükerrer takip başlatıldığını, ayrıca çekin ön ve arka yüzünde tahrifat bulunduğunu, çekte aval veren üzerine çarpı işareti konulduğunu, arka yüzünde ise sonradan davalı …’un ismi yazılarak usulsüz bir ciro işlemi yapıldığını, çekin bankaya ibraz edildiği şeklinde, davalının ismi bulunmadığını, müvekkili aleyhine haksız takibe geçildiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müvekkilinin takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine, davalının kötüniyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin çekin yetkili hamili olduğunu, müvekkilinin çekin son cirantası olarak usulüne uygun bir biçimde hak sahibi olduğunu, bu hakka istinaden alacağını tahsil etme çabasında olduğunu, davacının, borcun asıl davanın davacısı … tarafından ödendiğini ikrar ettiğini, alacaklı …’un işbu alacağının temlik ettiğini, asıl davada bilirkişi incelemesine gerek olmadığını ileri sürerek birleşen davanın reddini savunmuş, davacının tazminata mahkumiyetini talep etmiştir.
Asıl dava yönünden yapılan inceleme sonrasında;
Asıl davada takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğünün… E sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında davaya dayanak rücu belgesine dayalı alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Asıl dava; davacının avalist sıfatıyla imzaladığı çeke dayalı girişilen takipte davacının, cebri icra baskısı altında ödediğini iddia ettiği takip konusu borç miktarının, rücu belgesine dayalı olarak keşideci davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine (…. İcra Müdürlüğü… E) vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi uyarınca iptali istemine,
Asıl davanın, dayanak başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü asıl davacı tarafa aittir.
Asıl davada davacı taraf, alacaklısı dava dışı … A.Ş., keşidecisi davalı şirket olan, davacının aval olarak imzaladığı çeke dayalı başlatılan takipte, haciz baskısı altında ödediğini iddia ettiği takip konusu miktarın keşideci davalıdan tahsilini istemiş; davalı taraf ise, takibe dayanak çekten dolayı borçlu olunmadığını savunmuştur.
Bilindiği üzere çekler hakkında da uygulanması gereken 6102 sayılı TTK’nın 818/1-g maddesinin yollaması ile aynı yasanın 702/3.maddesi gereğince, “Avalimdir” ibaresi ile borç için teminat altına giren kişi borcu ödediğinde poliçeden (çekten) dolayı lehine taahhüt altına girmiş olduğu kişiye ve ona, poliçe (çek) gereğince sorumlu olan kişilere karşı poliçeden (çekten) doğan haklarını iktisap eder.
Somut olayda; tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyaları ile toplanıp değerlendirilen tüm delillere ve …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından verilen 30/04/2018 tarihli rücu belgesine göre; …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibe dayanak çekte avalist olarak yer alan davacı tarafça, takip konusu borca ilişkin 431.594,13 TL ödeme yapıldığı, avalist davacı tarafça yapılan bu ödemenin TTK’nın 818/1-g maddesinin yollamasıyla aynı yasanın 702/3.maddesi gereğince çekte keşideci olarak bulunan ve lehine aval verilen davalıdan tahsilinin gerektiği, bu halde varlığı ve miktarı kanıtlanan alacağa ilişkin ödemenin yapıldığı hususu davalı tarafça iddia ve ispatlanamadığı anlaşıldığından, eldeki davaya dayanak takip konusu alacağa yönelik davalının vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava yönünden yapılan inceleme sonrasında;
Birleşen dava; …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibe dayanak çekten dolayı İİK’nın 72/3.md gereğince borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Birleşen davada davacı taraf, asıl davaya konu alacağın dayanağını oluşturan çeke dayalı olarak başlatılan takipten dolayı borçlu olunmadığını, çekin bankaya ibrazından sonra usulsüz ciro silsilesi düzenlendiğini, herhalükarda çek bedelinin aval veren asıl davanın davacısı tarafından ödendiğini, çekle ilgili mükerrer takip başlatıldığını ileri sürmüş; birleşen davalı taraf ise, çekin son cirantası (yetkili hamili) olduklarını ve davacıdan alacaklı olduklarını savunmuştur.
Keşide tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 790.maddesinde “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse, bu son ciroyu imzalayan kişi, çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır” düzenlemesi getirilmiştir.
Somut olayda; takip alacaklısının ibraz anında takibe konu 15/03/2018 keşide tarihli 334.102,50 TL bedelli çekteki ciro silsilesi içerisinde yer almadığı aynı çekin ilk takibe konulduğu …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında bulunan çek fotokopisinden anlaşılmaktadır. Çeki ibraz eden … A.Ş. olup, bu kişinin ibrazdan sonra takip yapan işbu davanın davalısı (takip alacaklısı) … …’a bir cirosu yoktur. Hukuk Genel Kurulu’nun 24/04/1996 tarih … E., … K. sayılı kararında da açıklandığı gibi, hamile yazılı bir çekin bankaya ibrazından sonra ciro edilmeksizin başkasına elden devri olanaksızdır. İbrazdan sonra alacaklının çekte hak sahibi olabilmesi için TTK’nın 705.maddesi uyarınca adına alacağın temliki sonucu doğuran bir cironun bulunması gerekir. Dayanak çekte cirosu bulunmayan takip alacaklısının çekte yetkili hamil sıfatı olmadığından bu çeke dayanarak takip yapması mümkün değildir. Dolayısı ile birleşen dava yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Davalı takip alacaklısı yukarıda açıklandığı gibi takip ve dava konusu çekin yetkili hamili olmadığı halde davacı borçlu hakkında takibe girişmekte haksız ve kötüniyetli olduğundan, davacının talebi göz önüne alınarak tazminata mahkum edilmiş olup, açıklanan gerekçelerle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Asıl DAVANIN KABULÜ ile,
a)Davalı borçlunun ….İcra Müd.nün… Esas Sayılı dosyasındaki itirazının iptali ile takibin devamına,
b)İtirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 86.318,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
c-Alınması gerekli 29.482,19-TL karar ve ilam harcından 7.370,55-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 22.111,64-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
d-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
e-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 38.629,71-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
f-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 7.370,55 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı ve 140,00 TL tebligat giderlerinin toplamı 7.572,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
g-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
2-Birleşen DAVANIN KABULÜ ile,
a)Davacı borçlunun ….İcra Müd.nün … Esas Sayılı dosyasındaki takibe dayanak dava konusu 15/03/2018 keşide tarihli 334.102,50 TL miktarlı çekten dolayı davalı takip alacaklısına borçlu olmadığının tespitine,
b)İİK.nın 72/5.maddesi gereğince takip konusu alacak miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 103.642,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
c-Alınması gerekli 22.822,74-TL karar ve ilam harcından 8.849,80-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 13.972,494-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
d-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 31.837,18-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
e-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 8.849,80 TL peşin harç, 8,50 TL vekalet harcı toplamı 8.967,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
f-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.03/06/2021

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı