Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/461 E. 2023/144 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/461 Esas
KARAR NO :2023/144

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİH:10/09/2020
KARAR TARİHİ:01/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı – karşı davalı; taraflar arasında 19/10/2017 tarihinde … mukavele numaralı sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre satıcı olarak … adlı makineyi davalı şirkete 78.000€ + KDV makine bedelini ödeme borcu altına girdiğini, makinenin davalı tarafa sözleşmeye uygun şekilde teslim edildiğini, makineye ek olarak davalı tarafa gümrük işlemleri, tamir ve işçilik hizmeti verildiğini, ayrıca makineye ek başkaca ek malzemeler satıldığını, davalı tarafın sözleşme konusu mal ve hizmetin bedeli ile tamir, işçilik ve ek malzemelerin bedelleri, gümrük masraflarının davalı tarafından tam olarak ödenmediğini, davalı tarafından makine bedellinin farklı tarihlerde Türk Lirası olarak ödendiğini, bu nedenle kur farkı oluştuğunu, kur farkından davalı tarafın sorumlu olduğunu, kur farkı faturasına istinaden 79.280,34-TL, ek malzeme, tamir, işçilik, gümrükleme işlemlerinden kaynaklı 13.873,02-TL olmak üzere toplam 93.153,36-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı – karşı davacı; taraflar arasında … isimli makinenin alım satımı için sözleşme yapıldığını, sözleşme anında makinenin bedelinin nakit ve çekler ile tamamının ödendiğini, borcun ödenmesine rağmen davacı tarafça vade farkı adı altında yeni bir fatura düzenlenerek gönderildiğini, faturaya noter kanalı ile itiraz ettiklerini, davacı tarafın dosyaya sunmuş olduğu sözleşme fotokopisinde el yazısı ile “… Çek vadelerindeki TCMB satış kuruna göre hesap edilecek … ” şeklinde ilave olduğunu, bu ilavenin sonradan kötüniyetle eklendiğini, kabul etmediklerini, bu tür ilavelerin tarafların imza / parafları ile teyidi gerektiğini, açıklanan nedenlerle asıl davanın reddini, karşı davalarında satılan makinenin 2 ay geç teslim edildiğini, müvekkilinin çalışamayarak kar kaybına uğradığını, sözleşme konusu makinenin sürekli arızalandığını ve işlerin durduğunu, davacı tarafın bu duruma duyarsız kaldığını, servisi çoğu kez kendilerinin aradığını, harcadığı paranın 10.000,00-TL’nin üzerinde olduğunu, açıklanan nedenlerle karşı davalarının kabulü ile yoksun kaldıkları 2 aylık kar kar / kazanç kaybı ileride artırılmak koşuluyla şimdilik 1.000,00-TL’nin reeskont faizi ile tahsilini, hasar ve onarım bedelleri nedeni ile 10.000,00-TL’nin davacı -karşı davalıdan reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Asıl dava; satış sözleşmesinden kaynaklı kur farkı ve yapılan masrafların tahsiline yönelik olarak açılmış alacak davasıdır.
Karşı dava; satış sözleşmesine konu makinenin geç teslimi nedeniyle uğranılan kar / kazanç kaybı ile onarım ve hasar bedeli istemine ilişkin alacak davasıdır.
Hemen belirtmek gerekir ki taraflar tacir olup, tüm talepler para alacağının tahsiline yöneliktir. Dava ve karşı dava tarihi itibari ile para alacağına ilişkin istemler yönünden davadan önce arabuluculuk yoluna başvurulması zorunlu ve sonradan giderilmesi mümkün olmayan dava şartıdır. Karşı davacı vekili 30/11/2022 tarihli dilekçesinde arabuluculuk yoluna başvurmadığını beyan ettiğinden karşı davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir. (İstanbul BAM 15. Hukuk Dairesi’nin 2021/1217 – 885 E.K. Sayılı kararı)
Asıl davacının talepleri de zorunlu arabuluculuğa tabidir. Ne var ki davacı tarafından sunulan arabuluculuk son tutanağında, tarafların anlaşamadığı konunun kur farkı olduğu açıkça yazılmıştır. Böylece davacının kur farkı istemi dışındaki talepleri yönünden de arabuluculuk koşulu gerçekleşmediğinden bu talepler yönünden de usulden red kararı vermek gerekmiştir. (… BAM 19. Hukuk Dairesi’nin 2020/616 Esas, 2021/621 Karar sayılı ilamı)
Kur farkı istemi yönünden ise; kur farkı alacağı talebinde bulunulabilmesi için ya taraflar arasında teamül oluşmalı ya da taraflar arasında bu yönde bir anlaşma mevcut olmalıdır. Davacı, bu yönde sözleşme olduğunu iddia etmiş, davalı ise maddenin sonradan eklendiğini savunmuştur.
Taraflar arasında imzalanan 19/10/2017 tarihli sözleşmenin bilgisayar ortamında düzenlendiği, çekişme konusu olan maddenin ise kalem ile yazıldığı, bu maddeye ilişkin tarafların paraf veya imzasının yer almadığı görülmektedir. 4721 sayılı TMK’nın 6.maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 190/1 fıkrası gereğince, kalem ile yazılan bu kısmın tarafların ortak iradesi olduğunu ispat yükü bu olgudan lehine sonuç çıkaran davacıya aittir. Çekişmenin niteliği ve miktarı dikkate alındığında, davacı bu iddiasını kesin delil ile ispatlamalıdır. Nitekim davacı da dava dilekçesinde yemin deliline dayanmış ve karşı davaya cevap dilekçesinde de asıl davalıya yemin teklifinde bulunmuştur. Davalı da savunmasının doğru olduğuna yönelik usulüne uygun şekilde yemin ettiğine göre ispatlanamayan kur farkı alacağı isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçede açıklandığı üzere;
Asıl Davada;
1-Kur farkı alacağı isteminin reddine,
2-İşçilik, gümrükleme, ek malzeme ve tamir alacağı davasının usulden reddine,
3-Alınması gerekli 179,90-TL. karar ve ilam harcının peşin yatırılan 1.590,83-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 1.410,93-TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı- karşı davalıya verilmesine,
4-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
5-İşçilik, gümrükleme, ek malzeme ve tamir alacağı davası yönünden davalı – karşı davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL. vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan alınıp davalı – karşı davacıya verilmesine,
6-Kur farkı alacağına istinaden davalı – karşı davacı vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 12.684,85-TL. vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan alınıp davalı – karşı davacıya verilmesine,
7-Davacı – karşı davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Karşı Davada;
1-Davanın usulden reddine,
2-Alınması gerekli 179,90-TL. karar ve ilam harcının peşin yatırılan 188,00-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 8,10-TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı- karşı davacıya iadesine,
3-Davacı- karşı davalı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL. vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan alınıp davacı – karşı davalıya verilmesine,
4-Davalı -karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve harcanmayan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır