Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/429 E. 2020/374 K. 02.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/429 Esas
KARAR NO:2020/374

DAVA:Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ:27/08/2020
KARAR TARİHİ:02/09/2020

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce dosya üzerinde yapılan incelemesi sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … dilekçesinde özetle; davalı şirkette hisse sahibi olduğunu, şirketin kuruluşundan itibaren ortaklar arasında fikir birliğinin sağlanamadığını, şirket müdürünün uzun zamandan beri cezaevinde olması ve ticari faaliyetin sürdürülememesinden dolayı 30/11/2018 tarihinde vergi dairesince resen terk uygulandığını ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenleri de ileri sürerek davalı şirketin tasfiyesi ve ticaret sicilden silinmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; dava dilekçesinde ileri sürülen nedenlerle davalı şirketin tasfiyesi ve sicilden silinmesi istemine ilişkindir.
TTK’nın 531.maddesi “haklı sebeplerin varlığında, sermayenin en az onda birini ve halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden payların sahipleri, şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden şirketin feshine karar verilmesini isteyebilirler. Mahkeme, fesih yerine, davacı pay sahiplerine, paylarının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenip davacı pay sahiplerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme karar verebilir.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda, davaya konu … A.Ş ‘nin sicil kaydının incelenmesinden: adresinin mahkememiz yargı alanı dışında bulunan … Mah. … Sk. No: … …/… olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda tasfiyesi istenen … Anonim Şirketi’nin sicildeki adresinin yargı alanımız dışında bulunan … adresinde ve … Asliye Ticaret Mahkemeleri yargı alanına giren adreste kayıtlı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu konudaki yetkinin re’sen dikkate alınması gereken kesin yetki kuralı olduğu ve HMK 114/1-ç maddesinde de kesin yetki kuralı dava şartı olup, aynı yasanın 115.maddesi gereğince dava şartlarının varlığı ileri sürülmese de yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerekeceğinden, davanın HMK’nın 114/1-ç ve 115/2.maddeleri gereği mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın, HMK’nın 114/1-ç ve 115/2.maddeleri gereğince mahkememizin yetkisizliği sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
3-Karar kesinleştikten sonra HMK’nın 20.maddesi gereğince 2 haftalık yasal sürede taraflardan biri tarafından başvuru halinde dosyanın yetkili … Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi halde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Harç ve yargılama giderinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonrasında oy birliği ile karar verildi. 02/09/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır