Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/363 E. 2021/675 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/363 Esas
KARAR NO : 2021/675

DAVA : İtirazın İptali
(Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/07/2020
KARAR TARİHİ : 22/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;…Köprüsü ve…Otoyolu’nun işletmesinin müvekkili şirket tarafından yürütüldüğünü, davalıya ait …plakalı aracın ücret ödemeksizin müvekkilinin işlettiği köprü ve otoyollardan muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığını, geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait yasal cezanın ödenmemesi üzerine davalı aleyhine İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı (borçlu) tarafından HGS hesabında bakiye olmasına rağmen çekim yapılmaması sebebiyle sadece ana para borcunun kabul edilerek icra takibine itiraz edildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazında haksız olduğunu ileri sürerek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ile ekleri ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmamış ve mahkememizce münkir kabul edilmiştir. Ancak davalı …bizzat hazır bulunduğu 16/12/2020 tarihli ön inceleme duruşmasında; icra takibi öncesinde borcunun bulunduğuna dair davacı şirketçe kendisine hiçbir uyarı yapılmadığını, sonrasında asıl borca katlayarak ceza uygulandığını ve bu şekilde takip yapılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, asıl borcu ödemeye hazır olduğunu, ancak tahakkuk ettirilen cezayı kabul etmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan, davalıya ait … plakalı aracın muhtelif tarihlerde ücret ödemeksizin geçtiği iddiasıyla, davalı tarafça ödenmediği iddia edilen ihlalli geçiş bedellerinin tahsiline yönelik olarak, davacı şirket tarafından davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile girişilen ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, meydana gelen ihlalli geçişlere ilişkin ihlalli geçiş listesi ve kamera kayıtlarından alınan görüntüler, provizyon sorgularını içeren tablo, müvekkili şirketin 23/10/2017 tarihli yazısı, …’nin 08/06/2016 tarihli …-…/E…. sayılı yazısı, bilirkişi incelemesi, tarafların defterleri, ticaret sicili kayıtları, mali kayıtları, faturalar, banka hesap hareketleri, ihlalli geçiş gerçekleştiren aracın sicil kayıtları, gerçekleşen ihlalli geçişlere ilişkin tüm bilgi ve belgeler, tanık beyanları, taraflar arasındaki tüm yazışmalar ve sair yasal delillere dayanmıştır. Davalı taraf ise herhangi bir delil sunmamıştır.
Mahkememizce İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra takip dosyası celbedilerek dosya içerisine alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı şirket vekili tarafından 16/11/2017 tarihinde davalı/borçlu aleyhine 7.793,64-TL. alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafından 11/12/2017 tarihinde takibe itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, akabinde davacı şirket tarafından 25/07/2020 tarihinde harca esas değer olarak 3.451,38-TL. gösterilmek suretiyle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce …Emniyet Müdürlüğü’ne dava konusu araçla ilgili olarak yazılan müzekkereye cevap verilmiş ve… plakalı aracın davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
İcra İflas Kanunu’nun 67/1 maddesine göre; takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, mahkememizce icra takip dosyası getirilerek dosyaya kazandırılmış, 16/12/2020 tarihli duruşmada uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, davacı taraf iddiası, davalı tarafın borca itiraz dilekçesindeki savunması ve tüm dosya kapsamına göre bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiştir.
SMMM bilirkişi tarafından düzenlenen 25/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya kapsamındaki belgeler ile davacı tarafça dosyaya sunulan CD içeriği incelendiğinde, davalıya ait araca ilişkin olarak tespit edilen dönem içindeki ihlali geçişlerin görüntü kayıtlarının, ayrıca araçların ihlali geçiş listesi ile sistem dökümünün (provizyon sorgularını içeren tablonun) mevcut olduğu, izlenen kamera kayıtlarında yer alan araç plaka görüntüleri ile ihlali geçiş nedeni ile hakkında icrai işlem uygulanan araç plakalarının aynı olduğu, davalıya ait …plakalı aracın 11/09/2016 tarihi ile 08/09/2019 tarihleri arasında ödeme yapmadan davacının işlettiği köprü ve otoyollardan ihlalli geçişler yaptığı, bedeli ödenmeyen geçiş ücretlerinin ve bu ücretlere ait yasal cezalar toplamının 3.242,95-TL. olduğu, buna göre davacının davalı yandan dava tarihi itibariyle toplam 3.451,38-TL. tutarında talepte bulunabileceği şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı vekilince 29/04/2021 tarihli dilekçe ile rapora karşı yazılı beyanda bulunulmuştur. Rapor davalıya 25/05/2021 tarihinde tebliğ edilmesine karşın davalı tarafından rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
Dosyada alınan bilirkişi raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun dosyada toplanan delillere, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgelere uygun olduğu, davacı tarafça sunulan davalıya ait araçların ihlalli geçişlerine ilişkin CD’yi de incelemek suretiyle detaylı olarak hazırlandığı, yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30/5 maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç malikleri sorumludurlar. 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun’un 18. maddesi ile değiştirilen ve söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirleyen 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile getirilen düzenleme çerçevesinde; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrası ile 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin 4 (dört) katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 7144 sayılı yasal ile ve bu yasanın yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır. Sonuç olarak; Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesine göre, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.
Öte yandan 2004 sayılı İİK.’nun 67/2 maddesine göre; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun da itirazında haksız olması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine haksız olarak itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunların dışında alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli, 2019/4054 Esas ve 2019/7699 Karar ve 04/06/2020 tarihli, 2020/2083 Esas ve 2020/2727 Karar sayılı ilamları)
Tüm dosya kapsamına göre, davalıya … plakalı aracın davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığı, bu geçişler nedeniyle ödenmesi gereken ücretlerin davalı tarafça yasal süresi içerisinde ve henüz cezaya uğramadan ödenmediği, bunun üzerine davacı şirket tarafından davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, mahkememizde görülen huzurdaki davanın İİK.’nun 67. maddesi gereğince 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, dosyada alınan bilirkişi raporunda davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan 3.242,95-TL. asıl alacak (geçiş bedeli + ceza bedeli), 176,64-TL. işlemiş faiz ve 31,79-TL işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 3.451,38-TL. alacaklı olduğunun tespit edildiği, 25/05/2018 tarihli, 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan; 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 18. maddesi ile; “25/06/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 1. ve 5. fıkrasında yer alan “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirilmiş olduğu, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın yasadaki bu değişikliğe uygun olduğu, dosyada alınan raporun uygulamaya ve mevzuata uygun, aynı zamanda hüküm kurmaya elverişli olduğu, sonuç itibariyle takip tarihi itibariyle davalının davacı şirkete toplam 3.451,38-TL. borcu bulunduğu, davalının toplam 3.451,38-TL.’ye yönelik itirazının haklı ve yerinde olmadığı anlaşılmakla, davalının itirazının iptaline ve takibin davamına, ayrıca takip ve dava konusu geçiş ücretlerine ilişkin alacaklar likit ve davalı borçlu tarafından önceden belirlenebilir nitelikte para alacağı olduğundan, davalı aleyhine %20 oranında hesaplanan 690,27-TL. icra inkar tazminatını da kapsayacak şekilde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
G.D: Gerekçede açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyasında davalının 3.242,95-TL. asıl alacak (geçiş bedeli + ceza bedeli), 176,64-TL. işlemiş faiz ve 31,79-TL işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 3.451,38-TL’ye yönelik itirazının iptaline, takibin talepnamedeki koşullarla aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 690,27-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 235,76-TL. karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 54,40-TL. harcın mahsubu ile kalan 181,36-TL.’nin davalıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.451,38-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL. başvuru harcı, 54,40-TL. peşin harç, 7,80-TL. vekalet harcı, 800,00-TL. bilirkişi ücreti ve 71,25-TL. posta masrafı olmak üzere toplam 987,85-TL. yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve harcanmayan gider avansından geriye kalan kısmın kesinleşme şerhi yazıldıktan sonra davacı tarafa iadesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/2 vd. maddeleri uyarınca ve miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/09/2021

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.