Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/316 E. 2022/194 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/316 Esas
KARAR NO:2022/194

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:10/07/2020
KARAR TARİHİ:01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;  25.09.2009 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, plakası tespit edilemeyen araç tarafından sıkıştırılması üzerine, müvekkilinin direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve gerçekleşen trafik kazası sonucunda müvekkilinin sağ gözü kör olduğunu, müvekkilinin geçirmiş olduğu kaza nedeniyle oluşan maluliyetinden dolayı … Hesabı sorumlu olup oluşan tüm zararları karşılamakla yükümlü olduğunu, müvekkilinin geçirdiği kaza nedeniyle yaralandığını ve malul olduğunu, kaza sebebiyle … Eğitim ve Araştırma Hastanesi, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezinde tedavi gördüğünü, müvekkiline ait 03.12.2009 tarihli ve … sayılı … … Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen sağlık kurulu raporunda vücut fonksiyon kaybı oranı %20, 31.03.2011 tarihli, 13862 sayılı ve … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin engelli sağlık kurulu raporunda ise %37 olarak tespit edildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle kusur durumunun tespiti için rapor aldırılmasına, Borçlar Kanunu 76.Maddesi uyarınca yada TTK 1427/2 uyarınca avans ödemesine karar verilmesini, müvekkilinde oluşan cismani zarar nedeniyle hesaplanacak maddi tazminat tutarının ve bakıcı giderinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davanın 10.07.2020 tarihinde açıldığı itibariyle ceza zamanaşımı süresi dolduğundan, işbu beyanlarının dikkate alınarak, davanın esasına girilmeden zamanaşımı sebebiyle reddedilmesine karar verilmesinin gerektiğini, davacı yanın tahsilini talep ettiği miktarın dürüstlük kuralları çerçevesi içinde açıklattırılması ve eksik harcın tamamlattırılmasının gerektiğini, dava dilekçesinde talep edilen “maddi tazminat” müvekkili kurumun gidermek zorunda olduğu bir kalem olmadığını, söz konusu talep teminat dışı olduğundan, davanın esastan reddi gerektiğini, vekil eden kuruma sorumluluk yüklenebilmesi için kazaya karıştığı iddia edilen plakası tespit edilemeyen motorlu aracın varlığı, olaya kusuru ile dahli somut deliller ile ispat edilmesinin gerektiğini, vekil eden aleyhine açılan davanın reddi gerektiğini, müvekkili kuruma dava öncesinde yapılan başvuru incelenmiş, olayın ikinci motorlu aracın kusuru sonucu meydana geldiği hakkında somut delil bulunmaması sebebiyle tazminat talebi haklı gerekçelerle reddedildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle öncelikle usule ilişkin itirazlarının kabulüne, tazminata ilişkin dava değerinin açıklattırılmasına ve harcın tamamlatılmasına, zamanaşımı def’i kabulü ile davanın esasına girilmeksizin reddine, esas bakımından haksız ve mesnetsiz açılmış bulunan davanın reddi ile avukatlık ücreti dahil her türlü yargılama giderinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeni ile tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; 25.09.2009 tarihinde davacı sevk ve idaresinde ki … plakalı aracın plaksı ve sürücüsü tespit edilemeyen araç ile karıştığı kaza nedeni ile yaralandığı, kazaya neden olduğu iddia edilen aracın tespit edilememesi üzerine … hesabına karşı eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
… Hesabı Yönetmeliği’nin “Hesaba Başvurulabilecek Haller” başlıklı 9. maddesinde;
(1) Hesaba zorunlu sigortalara ilişkin olarak;
a) Sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için… Düzenlemesine yer verilmiş olup, somut olay bakımından, tespit edilemeyen araç sürücüsü yönünden meydana gelen zarar nedeni ile davalının sorumluluğu bu düzenlemeye dayanmaktadır.
Davalı tarafından cevap dilekçesi ile zaman aşımı def’i ileri sürülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. maddesinin birinci fıkrası ; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.” hükmüne , aynı maddenin ikinci fıkrasında ise “Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne havidir.
Haksız fiile dayanan tazminat isteminde zamanaşımının işlemeye başlayacağı tarih, zararın ve zarar sorumlusunun öğrenildiği andır. Zararın öğrenilmesi kavramıyla kastedilen ise, haksız fiil nedeniyle oluşan bedensel zararın kapsamının öğrenilmesi olup, bu bedensel zararın sebep olacağı maluliyet oranının belirlendiği tarihin, zararın öğrenilmesi kavramına bir etkisi yoktur. Bedensel zararın (yaralanmanın) gerçekleşmesi ve bu yaralanmayla ilgili tedavinin tamamlanması ile zararın kapsamının belli olduğu kabul edilmelidir. (Yargıtay 4.HD’nin 25.10.2021 tarih 2021/4765E-2021/7355K sayılı emsal ilamı)
Eldeki olaya gelince davacının yaralanmasına neden olan kaza tarihinde yürürlükte olan 5237 sayılı TCK’ya göre zamanaşımı süresi 8 yıldır. Davaya konu trafik kazası 25.09.2009 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 10.07.2020 tarihinde açılmıştır. Mahkememizce İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesinden alınan 20/12/2021 tarihli rapor ile; “… … … oğlu 20/01/1982 doğumlu, … …’nun 25/09/2009 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği ve bu süre zarfında %100 malul sayılması gerektiği, iyileşme (iş göremezlik) süresinin bitim tarihinden itibaren geçerli olmak kaydıyla; Kurulumuzun 09/06/2021 tarih 10168 sayılı mütalaasında da belirtildiği üzere meslekte kazanma gücü kaybı oranının %34.2(yüzdeotuzdörtnoktaiki) olduğu…” bildirilmiştir. Bu rapor ile davacının maluliyetinin kazadan 3 ay sonra kesin olarak tespit edilebilecek olup bu tarih 26.12.2009′ dur. Davacı tarafından zararın kapsamının belli olduğu bu tarihten sonraki 2 yıl içinde dava açılmadığı gibi, KTK’nın 109/2. maddesindeki uzamış ceza zamanaşımı süresi içinde de dava açılmadığı anlaşılmakla davanın zaman aşımı nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın zaman aşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcından 54,40 TL peşin harcın düşümü ile eksik kalan 26,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan AAÜT gereği hesap olunan 20,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
01/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır