Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/309 E. 2022/565 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/309 Esas
KARAR NO :2022/565

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/07/2020
KARAR TARİHİ:09/06/2022

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı …. A.Ş. arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden davalı şirkete krediler kullandırıldığını, diğer davalıların kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, kullandırılan kredilerin çekilen ihtara rağmen ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına davalı taraflarca itiraz edildiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin borcunun yanlış hesaplandığını, geçerli bir kefalet olmaması nedeniyle müvekkilleri kefillerin borçtan sorumlu tutulamayacağını, alacağın muaccel hale gelmediğini, faiz oranlarının fahiş ve hatalı olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuş; davacının kötüniyet tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … E (yetkisizlik kararı öncesi Samsun İcra Müdürlüğünün … E) sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı takip borçluları hakkında davaya dayanak yapılan Genel Kredi Sözleşmesine göre ödenmeyen nakdi ve gayrinakdi kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça itirazın hükümden düşürülmesine yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; İİK 67.md gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, genel kredi sözleşmesi ile eklerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçlularına tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 28/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun ve taraf vekillerinin beyan ve itirazı üzerine aynı bilirkişiden alınan 17/02/2022 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi raporlarında özetle; davacı banka ile asıl borçlu davalı …. A.Ş. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden anılan davalı şirkete krediler kullandırıldığı, diğer davalıların kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imza attıkları ve sözleşme uyarınca davalı kefillerin borcun tamamından kefalet limitiyle sınırlı olarak sorumlu olduğu; takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalılardan, … nolu taksitli kredi yönünden 1.104.033,59 TL asıl alacak, 8.419,72 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.112.453,31‬ TL, 1157 nolu taksitli kredi yönünden 305.486,36 TL asıl alacak, 2.259,76 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 307.746,12‬ TL olmak üzere genel toplam 1.420.199,43‬ TL nakdi; kredi sözleşmesi gereği iade edilmeyen 7 adet çek yaprağı yönünden 13.350,00 TL gayrinakdi alacağının bulunduğu; asıl alacak miktarlarına %45 oranında temerrüt faizi ve bu faizlerin %5’i oranında BSMV’sinin istenebileceği; davalı gerçek kişilerden …, …, …’ın davalı şirketin yöneticisi oldukları, adı geçen kefiller yönünden eş rızasının gerekmediği, diğer kefil …’nun şirkette ortak-yönetici olduğunun dosya kapsamından tespit edilemediği yönünde görüş bildirilmiştir.
Bir kısım davalı kefiller … ve … vekili, eş rızası alınmadığından kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığını ileri sürmüş ise de; incelenen sicil kayıtlarına göre davalı gerçek kişilerin sözleşmelerin yapıldığı tarihte borçlu şirkette ortak ve yönetici sıfatına sahip oldukları, bu nedenle 6098 sayılı TBK’nın değişik 584/son maddesi gereğince eş rızasının aranmayacağı, dolayısıyla davacı banka ile bu konuda itiraz eden davalı gerçek kişiler arasında yapılmış kefalet sözleşmesinin geçerlilik şartlarını taşığı anlaşıldığından bu yönde ileri sürülen savunmalar yerinde görülmemiştir.
Alınan bilirkişi raporları, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, raporlara itirazlar reddedilmiş ve raporlar mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları ile incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporları, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında, davacı banka tarafından davalı …. A.Ş.’ne kullandırılan ve ödenmeyen kredinin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı tarafça, asıl borçlu ve kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil olan diğer davalılar hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalılardan, talepnamedeki ilk Taksitli Ticari Krediden kaynaklı, 1.104.033,59 TL asıl alacak, 8.419,72 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.112.453,31‬ TL’ye ve talepnamedeki ikinci Taksitli Ticari Krediden kaynaklı, 305.486,36 TL asıl alacak, 2.259,76 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 307.746,12‬ TL olmak üzere genel toplam 1.420.199,43‬ TL nakdi ve kredi sözleşmesi gereği iade edilmeyen 7 adet çek yaprağı yönünden 13.350,00 TL gayrinakdi alacağının bulunduğu; kredi sözleşmesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayan davalıların borcun tamamından kefalet limiti ile sorumlu tutulması gerektiği; benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen toplam 1.420.199,43‬ TL nakdi ve 13.350,00 TL gayrinakdi alacağa yönelik davalıların vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği; bu miktarları aşan davacı taraf isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen nakdi alacaklar üzerinden davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine; reddedilen miktar yönünden alacaklının kötü niyetinin kanıtlanamamış olması nedeniyle, davalı-borçlu tarafın kötü niyet tazminatı isteminin reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı borçluların…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında;
Talepnamedeki ilk Taksitli Ticari Krediden kaynaklı, 1.104.033,59 TL asıl alacak, 8.419,72 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.112.453,31‬ TL’ye ve
Talepnamedeki ikinci Taksitli Ticari Krediden kaynaklı, 305.486,36 TL asıl alacak, 2.259,76 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 307.746,12‬ TL olmak üzere genel toplam 1.420.199,43‬ TL nakdi alacağa ve 13.350,00 TL gayrinakdi alacağa yönelik itirazlarının ayrı ayrı iptalleri ile takibin talepnamedeki diğer koşullarla devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen toplam 1.420.199,43‬ TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 284.039,88 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafın fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
4-Reddedilen miktar yönünden koşulları oluşmadığından davalı tarafın tazminat isteminin reddine,
5-Nakdi alacak yönünden alınması gerekli 97.013,82-TL karar ve ilam harcından 24.837,31-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 72.176,51-TL davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-Gayrinakdi alacak yönünden alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
8-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve icraya yatan harç 24.837,31 TL’nin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nakdi alacak yönünden hesap ve takdir olunan 82.506,98 TL vekalet ücretinin ve gayrinakdi alacak yönünden hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
10-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi reddedilen nakdi alacak yönünden hesap ve takdir olunan 5.128,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
11-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 7,80 TL vekalet harcı, 1.750,00 TL bilirkişi ücreti ve 368,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 2.180,20 TL’nin kabul ve red oranına göre 2.128,95 TL’sinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
12-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 09/06/2022

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.