Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/282 E. 2023/30 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/282 Esas
KARAR NO :2023/30

DAVA:Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:21/01/2014
KARAR TARİHİ:18/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkili şirketin yurtdışından ithal ettiği 23 ton alüminyum hidroksit hammaddesinin işyerinde teslim (Ex Works) şeklinde davalı … AŞ’ye teslim edildiğini, gümrükleme aşamasında adı geçen davalının gümrüklü deposunda muhafaza edilirken 23.10.2012 tarihinde sel felaketi sebebiyle deponun su basması sonucunda emtianın su ve nemden kullanılamaz hale geldiğini, bu hususların hasar tespit tutanakları ile imza altına alındığını, hasarlı haliyle müvekkiline teslim edilerek müvekkilinin kendi antreposuna getirildiğini, diğer davalılar … Sigorta AŞ ve acentesi … Sigorta Aracılık Hizm. Ltd. Şti’nin davalı … AŞ’nin antreposundaki malların başkası lehine sigorta ettirildiğini kabul ederek nakliyat poliçesinin bulunması karşısında zararın karşılanmayacağını, şayet nakliyat poliçesi yoksa yangın poliçesi kapsamından zararın bizzat sigortanın kendisinin karşılayacağını müvekkiline gönderdikleri 23.01.2013 tarihli yazıda açıkça belirttiklerini, müvekkili tarafından kendilerine gönderilen yazıda, “Cif teslim şekline bağlı olarak nakliyat poliçemizin var olduğu”nun sehven yazılmış olduğuna dair yeni bir yazı gönderildiğini, ithalata konu emtianın teslim şeklinin Cif olmadığını, dolayısıyla nakliyat poliçesinin yaptırılmadığını, teslim şeklinin işyerinde teslim kurallarına tabi tutulduğundan nakliyat poliçesinin bulunmadığının ithalat beyannamelerinden açıkça anlaşıldığını, kaldı ki hasarın nakliyat esnasında değil, antrepoda gümrükleme aşamasında meydana geldiğini, davalı … AŞ’nin müvekkiline gönderdiği 05.12.2012 tarihli yazısında, müvekkili şirketin zararının 9.556,27 Usd tutarını karşılayacaklarını belirttiğini ileri sürerek hasar bedeli 14.032,30 Euro ve 2.300 Euro navlun bedeli olmak üzere toplam 16.332,30 Euro ( 49.712,25 TL)nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … AŞ vekili, işyeri paket sigorta poliçesi ile davalı … AŞ’nin antreposunda bulunan emtiaları yangına ve poliçede öngörülen diğer rizikolara karşı kendi menfaatine sigorta ettirdiğini, üçüncü şahıs yararına yaptırılmış sigorta durumunun olmadığını, satış türünün ve teslim şeklinin belirlenerek davacının aktif dava ehliyetinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini, sel, su baskını ve yağmur derelerinin taşması sebebiyle meydana gelen rizikonun temnat dışı olduğunu, kaldı ki navlun bedelinin dolaylı zarar niteliğinde olup, teminat dışında kaldığını, ayrıca zayi olan malların yurt dışından ithal edildiği ve karayoluyla taşındığı nazara alındığında, nakliye süreci henüz tamamlanmadığından taşıyıcının sorumluluğunun devam ettiğini, dolayısıyla hasarın nakliyat poliçeleriyle güvence altına alınıp alınmadığının önem arz ettiğini, zira nakliyat poliçesinin bulunması durumunda zarardan öncelikle nakliyat sigortacısının sorumlu olduğunu, ekspertiz raporunda, 6.223,13 Usd üzerindeki tazminat taleplerinin yerinde olmadığının belirtildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … AŞ vekili, davacının aktif dava ehliyetinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini, dava konusu hasarın mücbir sebep sonucu oluştuğunu, müvekkili şirketin sorumluluğuna gidilemeyeceğini, davacının iddia ettiği hasar miktarının gerçeği yansıtmadığını, hasarın 23.10.2012 tarihinde meydana gelmesine karşın davacının emtiayı 26.12.2013 tarihine kadar teslim almayarak zararın artmasına neden olduğunu, müterafik kusurun bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacıya ait, yurtdışından ithal edilerek davalı … San.Tic. A.Ş. deposunda muhafaza altında bulunan ithal emtianın, 23/10/2012 tarihinde deponun bulunduğu bölgede meydana gelen sel felaketi nedeniyle depoyu su basması sonucu hasarlanması nedeniyle uğranıldığı iddia olunan zararın (hasarlı emtia ve navlun bedeli), depo sahibi şirket ile adı geçen şirketin sigortacısı ve sigorta acentesinden tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin … sayılı kararı İstanbul BAM 14. Hukuk Dairesi’nin 2018/2085 E.-2020/503 Karar sayılı ilamı ile; davalı antrepo şirketinin sorumluluğu bakımından konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak toplanan tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek ve temyiz incelemesinde olan davanın eldeki davaya etkisi de tartışılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermek gerekirken deliller toplanıp değerlendirilmeden yazılı şekilde karar tesisinin doğru olmadığını, davalı sigorta şirketi tarafından dosyaya sunulan dava konusu hasara ilişkin ekspertiz raporunun ve hasar dosyasına sunulan davalı sigorta şirketi hukuk departmanının görüş yazısının da karar yerinde tartışılarak işyeri paket sigorta poliçesinin üçüncü şahıs yararına yaptırılmış sigorta olup olmadığının açıklığa kavuşturulmasının tespit edilmesi cihetiyle mahkememiz kararı kaldırılmış olup, bu doğrultuda devam edilen yargılamada;
Davacı ile davalılardan … isimli şirket arasında saklama sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, diğer davalı … Sigorta A.Ş.’nin de …’in sigortacısı olduğu sabittir. Diğer davalı … Sigorta ise acente olup saklama sözleşmesinin tarafı olmadığı gibi …’in sigortacısı da değildir. Bu nedenle bu davalıya husumet yöneltilemeyeceğinden … Sigorta isimli şirket yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Diğer davalıların sorumluluğundan söz edebilmek için ise; diğer koşulların yanında zarar ile eylem/ ihmal arasında uygun nedensellik bağının bulunması gerekir. Nedensellik bağını ortadan kaldıran durumlardan biri de mücbir sebeptir.
Davalılardan …’e karşı aynı olay sebebiyle başka bir şirket tarafından açılan davada … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı kararı ile; zararın meydana gelmesine sebep olan su baskınının mücbir sebep boyutunda olması nedeniyle davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2017/64 Esas-2020/1657 Karar sayılı kararı ile onandığı ve aynı Daire’nin 2020/1453 Esas – 2021/79 Karar sayılı kararı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verilerek kararın kesinleştiği; (her ne kadar aynı su baskını nedeniyle … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı, davanın kabulüne dair kararının Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2016/1939 – 8235 E.K. Sayılı kararı ile çifte sigortanın bulunup bulunmadığının araştırılması ve tazminat hesabı yönünden bozulması sebebiyle olayın mücbir sebep boyutunda olmadığı yönünde bilirkişi heyeti tarafından görüş bildirilmiş ise de Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin mezkur dosyada 2017/805 Esas – 2018/8111 Karar sayılı karar düzeltme ilamı ile olayın mücbir sebep boyutunda olup olamadığının araştırılması için bozma ilamının kaldırılmış olması karşısında rapora itibar edilmemiştir.) söz konusu dosyanın davacısı farklı olmakla beraber olayın aynı olay olduğu, bu nedenle zararın mücbir sebepten kaynaklanması nedeniyle davalı … ile sigortacısının zarardan sorumlu olmadıkları anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL. karar ve ilam harcının peşin yatırılan 849,00-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 669,10-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalılar … Sigorta Anonim Şirketi ve … Sanayi Ticaret Anonim Şirketi vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
4-Davalı … Sanayi Ticaret Anonim Şirketi tarafından yapılan 12,80-TL (3,80-TL vekalet harcı, 9,00-TL tebligat) yargılama giderinin davacıdan alınıp davalı … Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’ne verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avanslarından geriye kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili, davalı … Sigorta A.Ş. Vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/01/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır