Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/276 E. 2020/275 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/276
KARAR NO : 2020/275

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2020
KARAR TARİHİ : 30/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in …Otogarı istasyon binasında bulunan 51.65 kot numaralı AK-9 ve AK-10 numaralı dükkanlarda lokanta işleten bir tacir olduğunu, müvekkilinin lokanta işlettiği dükkanları davalılar … ve …’den 01/11/2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, kira sözleşmesinin kurulmasıyla birlikte müvekkiili tarafından davalılardan …’e iki aylık kira bedeli tutarında 16.000,00-TL. depozito teslim edildiğini, depozito teslimi hususunun kira sözleşmesinde belirtilmiş olduğunu, anılan kira sözleşmesinin AK-9 ve AK-10 numaralı dükkanları kapsayan bir kira sözleşmesi olduğunu, müvekkili ile davalılar arasında süregelen işbu kira ilişkisinin tahsis belgesi sahibi olan davalıların kiraya veren sıfatlarının otogarın işletmesinin 05/05/2019 tarihinde …’ye geçmesi sonucu sona 05/05/2019 tarihinde sona erdiğini, işletme devri hususunun ortaya çıkmasından sonra müvekkili ile dava dışı …A.Ş. arasında yapılan görüşmeler neticesinde müvekkili ile dava dışı ilgili şirket arasında 01/01/2020 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin akdedildiğini, davalıların kiraya veren sıfatları sona ermesine karşın kiraya veren sıfatları devam ediyormuş gibi lehlerine düzenlenmiş Kasım 2019 döneminde başlayarak Aralık 2020 dönemine kadar olmak üzere 14 aylık kira bedeli karşılığı olarak herbiri 18.000,00-TL, meblağlı 14 adet bonoyu düzenleyerek müvekkiline imzalattıklarını, müvekkili tarafından imzalanan her bir senedin kira bedellerine karşılık olarak davalılar tarafından düzenlendiğini, müvekkilinin herhangi bir haciz işlemine maruz kalmamak adına anılan bonolardan 2019 yılı Kasım, Aralık, 2020 yılı Ocak, Şubat, Mart ve Nisan ayları kira bedellerine tekabül 6 (altı) tanesinin karşılığında davalılara 108.000,00-TL. tutarında ödeme yaptığını, yapılan bu ödemenin müvekkiline iadesi ile ilgili talep ve dava haklarını saklı tuttuklarını, davalıların herhangi bir kiraya veren sıfatları kalmamasına rağmen lehlerine düzenlenen herbiri 18.000,00-TL. meblağlı olmak üzere 06/05/2020 vadeli, 06/06/2020 vadeli, 06/07/2020 vadeli, 06/08/2020 vadeli, 06/09/2020 vadeli, 06/10/2020 vadeli, 06/11/2020 vadeli ve 06/12/2020 vadeli 8 (sekiz) adet bonoyu halihazırda müvekkiline iade etmediklerini, işbu senetlerle ilgili olarak müvekkili nezdinde herhangi bir fotokopi yahut sair evrakın bulunmadığını, ayrıca senetlerin düzenleme tarihlerinin de kendilerince bilinmediğini, söz konusu senetler haricinde taraflar arasında düzenlenen başkaca senet de bulunmadığını, davalıların mecurda kiraya veren sıfatları kalmamasına rağmen kira sözleşmesinin imzalanmasıyla birlikte davalılardan …’e teslim edilen 2 (iki) aylık kira bedeli tutarındaki depozitonun da müvekkiline iade edilmediğini, müvekkiline iade edilmesi gereken güncel depozito bedelinin tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini belirterek; müvekkilinin herbiri 18.000,00-TL. meblağlı olan 06/05/2020, 06/06/2020, 06/07/2020, 06/08/2020, 06/09/2020, 06/10/2020, 06/11/2020 ve 06/12/2020 vadeli bonolardan dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine, İİK.’nun 72/2 maddesi gereğince işbu davaya konu 8 (sekiz) adet bono bakımından müvekkili aleyhine takip yapılmasının önlenmesine yönelik olarak mümkünse teminatsız, mümkün değilse teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, 01/11/2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin 2-a maddesi gereği müvekkili tarafından davalılardan …’e ödenen iki aylık kira bedeli tutarındaki depozito bedelinin (şimdilik 1.000,00-TL.’sinin yapılacak bilirkişi incelemesi sonrası tespit edilecek güncel miktara göre artırılmak üzere) davalılardan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; İİK.’nun 72. maddesine göre açılmış menfi tespit davasıdır. Ayrıca kira sözleşmesi gereği teslim edilen depozito bedeli de aynı davada talep edilmektedir.
Davacı taraf delil olarak; arabuluculuk dosyası, kira sözleşmesi, …’nin açıklaması, davalılar tarafından …’ye sunulan dilekçeler, ödemesi yapılan bono fotokopileri, … A.Ş. nin 24/02/2020 ve 05/03/2020 tarihli yazıları, … ile … A.Ş. arasında akdedilen sözleşme, … kayıtları, ödeme dekontları, banka kayıtları, vergi dairesi kayıtları, ticari defter ve belgeler, bilirkişi incelemesi, tanık beyanı, keşif, yemin, Yargıtay Kararları ve diğer yasal delillere dayanmıştır.
6100 Sayılı HMK.’nun Sulh Hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1-a bendi gereğince; kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK’dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir.
Dava konusu bonoların düzenlenmesine neden olan akdi ilişki, davacı ile davalılar arasındaki kira sözleşmesi ilişkisidir. Davaya konu bonolar kira sözleşmesi nedeniyle her biri ilgili ayın kira bedeli olarak verilmiş olup, taraflar arasındaki temel hukuki ilişki kira sözleşmesine dayanmaktadır. Aynı şekilde kira sözleşmesi gereği alınan ve dava konusu yapılan depozito bedeli de kira ilişkisinden kaynaklanan bir alacaktır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, açıkça kira ilişkisinden doğduğuna göre; HMK.’nun yukarıda zikredilen 4/1-a maddesi gereğince huzurdaki davanın da Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Somut olayda; taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesinden yani kira ilişkisinden kaynaklanmakta olduğundan ve dava konusu bonolar (ve depozito alacağı) taraflar arasında akdedilmiş kira sözleşmesine dayalı olarak tanzim edildiğinden (ve doğduğundan) uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, uyuşmazlığa bakma, delilleri değerlendirip sonuçlandırma görevinin mahkememize değil, HMK.’nun 4/1-a maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemelerine ait olduğu, dolayısıyla mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla; HMK.’nun 114. maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan ve aynı yasanın 115. maddesi gereğince dava şartlarının varlığı ileri sürülmese de yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerektiğinden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Görevli Mahkemenin İSTANBUL SULH HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-HMK’nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususunda görevli mahkemece karar verilmesine,
4-HMK’nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde görevli mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın görevli mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair, HMK’nun 345. maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK’nun 342. maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca Mahkememize veya başka bir Mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır