Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/272 E. 2021/721 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/272 Esas
KARAR NO :2021/721

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/06/2020
KARAR TARİHİ:07/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; … ve …’nun işletmesinin müvekkili şirket tarafından yürütüldüğünü, davalının 10/09/2016 tarihi ile 16/02/2018 tarihleri arasında birçok kez geçiş ücreti ödemeksizin müvekkilinin işlettiği köprü ve otoyollardan ihlalli geçişler yaptığını, bedeli ödenmeden yapılan geçiş ücretlerinin 15 günlük sürede ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı (borçlu) tarafından haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine ve borca itiraz edildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve ekleri ile tensip zaptı davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı şirket tarafından işletilen köprü ve oto yollardan davalıya ait ticari nitelikteki araçların muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığı iddiasıyla ödenmeyen geçiş ücreti ile yasadan kaynaklı para cezasının tahsiline yönelik olarak …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine girişilen ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, ihlalli geçişin yapıldığına dair geçişlere ait dökümler, fotoğraflar, bilirkişi incelemesi, provizyon cevapları, ticari defter ve banka hesap hareketleri, tanık beyanı, yemin ve sair her türlü yasal delile dayanmıştır. Davalı taraf ise herhangi bir delil sunmamıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının UYAP örneği dosyaya kazandırılmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı şirket vekili tarafından 16/03/2018 tarihinde davalı-borçlu aleyhine 109.335,40-TL. asıl alacak (geçiş ücreti + para cezası), 12.275,05-TL. işlemiş faiz ve 2.209,52-TL. KDV olmak üzere toplam 123.819,97-TL. üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafından 04/04/2018 tarihinde borca ve fer’ilerine takibe itiraz edildiği, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, akabinde davacı şirket vekili tarafından 26/06/2020 tarihinde harca esas değer olarak 56.214,78-TL. gösterilmek suretiyle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı borçlu tarafından her ne kadar borca itiraz dilekçesi ile birlikte takip konusu yapılan alacakların zamanaşımına uğradığı iddia edilerek zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de; 6098 sayılı TBK.’nun 146. maddesi gereği kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak 10 (on) yıllık zamanaşımına tabi olduğundan ve dava konusu yapılan ihlalli geçişler de 10/09/2016 ile 16/02/2018 tarihlerine ilişkin olduğundan, takip tarihi olan 16/03/2018 itibariyle takip konusu alacak kalemleri bakımından zamanaşımı süresi dolmadığından, davalının zamanaşımına yönelik itirazlarına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Mahkememizce … İl Emniyet Müdürlüğü’ne ve … İl Emniyet Müdürlüğü’ne dava konusu geçişleri yapan araçlarla ilgili olarak yazılan müzekkerelere cevap verilmiş ve dava konusu araçların davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
İcra İflas Kanunu’nun 67/1 maddesine göre; takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, mahkememizce icra takip dosyasının bir sureti dosyaya kazandırılmış ve sonrasında 01/05/2021 tarihli ara karar ile uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, davacı taraf iddiası, davalı tarafın borca itiraz dilekçesindeki savunması ve tüm dosya kapsamına göre bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiştir.
SMMM bilirkişi … tarafından düzenlenen 31/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı …’in maliki olduğu … plakalı araçların 10/09/2016 ile 16/02/2018 tarihleri arasında yaptığı ihlalli geçişlerden kaynaklanan ödenmeyen geçiş tutarlarının 10.493,00-TL. olduğu, buna yönelik para cezasının ise geçiş ücretinin 4 katı olan 41.970,40-TL. olduğu, davalı …’in … plakalı araçlar için davacı şirkete geçiş ücreti + ceza toplamı olarak 52.463,40-TL. borcu bulunduğu, dava konusu araçların ihlalli geçişlerinin genel itibariyle ürün bakiyesinin yetersiz olması, OGS’de tanımlı olmayan plaka, SA etiketsiz geçiş, ürünün kara listede olması, iptal ürün gerekçeli olarak provizyon alınamamasından kaynaklandığı, dava dosyasına ibraz edilen CD’nin içerisinde meydana gelen ihlalli geçişlere ilişkin görüntülerin mevcut olduğu, geçiş saatleri ile araçların plakalarının birbiriyle örtüştüğü, … Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü’nün 04/08/2020 tarihli yazısı ekinde yer alan belgeden ihlalli geçişlere esas … plakalı araçların ihlalli geçiş tarihleri itibariyle davalı …”e ait olduğunun görüldüğü, … Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü’nün 23/07/2020 tarihli yazısı ekinde yer alan belgeden ihlalli geçişlere esas 25 LR 382 plakalı aracın ihlalli geçiş tarihleri itibariyle davalı …’e ait olduğunun görüldüğü belirtilerek; sonuç olarak davacının, davalı …’in maliki olduğu … plakalı araçların otoyol gişelerinden geçişleri esnasında otoyol ücret geçiş bedellerini ödemeden geçmesi sebebiyle davalının davacı şirkete 10.493,00-TL. geçiş ücreti, 41.970,40-TL. para cezası, 5.836,17-TL. işlemiş faiz ve 1.050,51-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 59.350,08-TL. borcunun bulunduğu, davalı yanın yapılan ihlalli geçişler ile ilgili olarak davacı yana ödeme yaptığına dair dava dosyasına herhangi bir belgenin ibraz edilmediği, yapılan hesaplamaya göre takibin 59.350,08-TL. üzerinden devam edebileceği, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı vekilince 14/06/2021 tarihli dilekçe ile rapora karşı yazılı beyanda bulunulmuştur. Rapor davalıya 10/06/2021 tarihinde tebliğ edilmesine karşın davalı tarafından rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
Davacı vekili tarafından 13/09/2021 tarihinde UYAP üzerinden mahkememize sunulan dilekçe ile; dava değerine ve davada talep edilen alacak kalemlerine ilişkin olarak açıklama yapılmıştır. Dilekçede; davanın 56.214,78-TL. üzerinden ikame edilmiş olduğu, bunun 49.972,30-TL.’sinin asıl alacak (10.492,90-TL. geçiş ücreti + 39.479,40-TL. gecikme cezası), 5.290,24-TL.’sinin işlemiş faiz ve 952,24-TL.’sinin ise KDV’den oluştuğu beyan edilmiştir.
Dosyada alınan bilirkişi raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun dosyada toplanan delillere, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgelere uygun olduğu, davacı tarafça sunulan davalıya ait araçların ihlalli geçişlerine ilişkin CD’yi de incelemek suretiyle detaylı olarak hazırlandığı, yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30/5 maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç malikleri sorumludurlar. 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun’un 18. maddesi ile değiştirilen ve söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirleyen 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile getirilen düzenleme çerçevesinde; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrası ile 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin 4 (dört) katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 7144 sayılı yasal ile ve bu yasanın yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır. Sonuç olarak; Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesine göre, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.
Öte yandan 2004 sayılı İİK.’nun 67/2 maddesine göre; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun da itirazında haksız olması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine haksız olarak itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunların dışında alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli, 2019/4054 Esas ve 2019/7699 Karar ve 04/06/2020 tarihli, 2020/2083 Esas ve 2020/2727 Karar sayılı ilamları)
Tüm dosya kapsamına göre, davalıya … plakalı araçların davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığı, bu geçişler nedeniyle ödenmesi gereken ücretlerin davalı tarafça yasal süresi içerisinde ve henüz cezaya uğramadan ödenmediği, bunun üzerine davacı şirket tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, mahkememizde görülen huzurdaki davanın İİK.’nun 67. maddesi gereğince 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, dosyada alınan bilirkişi raporunda davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan 52.463,40-TL. asıl alacak (geçiş bedeli + ceza bedeli), 5.836,17-TL. işlemiş faiz ve 1.050,51-TL işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 59.350,08-TL. alacaklı olduğunun tespit edildiği, 25/05/2018 tarihli, 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan; 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 18. maddesi ile; “25/06/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 1. ve 5. fıkrasında yer alan “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirilmiş olduğu, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın yasadaki bu değişikliğe uygun olduğu, dosyada alınan raporun uygulamaya ve mevzuata uygun, aynı zamanda hüküm kurmaya elverişli olduğu, sonuç itibariyle takip tarihi itibariyle davalının davacı şirkete toplam 59.350,08-TL. borcunun bulunduğu, ancak davacı tarafın dava dilekçesinde harca esas değer olarak toplam 56.214,78-TL. gösterdiği, 13/09/2021 tarihinde dilekçesinde ise bunun 49.972,30-TL.’sinin asıl alacak (10.492,90-TL. geçiş ücreti + 39.479,40-TL. gecikme cezası), 5.290,24-TL.’sinin işlemiş faiz ve 952,24-TL.’sinin ise KDV’den oluştuğunu açıkladığı, böylelikle taleple bağlılık ilkesi gereğince davalının toplamda 56.214,78-TL.’ye yönelik itirazının haklı ve yerinde olmadığı anlaşılmakla, bu miktara (56.214,78-TL.) göre davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline ve takibin davamına, ayrıca takip ve dava konusu geçiş ücretlerine ilişkin alacaklar likit ve davalı borçlu tarafından önceden belirlenebilir nitelikte para alacağı olduğundan, davalı aleyhine %20 oranında hesaplanan 11.242,95-TL. icra inkar tazminatını da kapsayacak şekilde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında 10.492,90-TL. geçiş bedeli, 39.479,40-TL. 4 katı tutarında ceza bedeli, 5.290,24-TL. işlemiş faiz ve 952,24-TL işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 56.214,78-TL’ye ilişkin itirazının iptaline, takibin talepnamedeki diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 11.242,95-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 3.840,03-TL. karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 960,01-TL. harcın mahsubu ile kalan 2.880,02-TL.’nin davalıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 8.107,92-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL. başvuru harcı, 960,01-TL. peşin harç, 7,80-TL. vekalet harcı, 1.000,00-TL. bilirkişi ücreti ve 129,75-TL. posta masrafı olmak üzere toplam 2.151,96-TL. yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve harcanmayan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştikten sonra davacı tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır