Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/253 E. 2020/378 K. 03.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/253 Esas
KARAR NO:2020/378

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:19/06/2020
KARAR TARİHİ:03/09/2020

Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili sigorta şirketi ile sigortalısı olan … … A.Ş. Çalışanlarının sigortalıya … şeklinde verecekleri zararları … Sigorta poliçeleri ile teminat altına alındığını, davalılardan …’in diğer davalı … A.Ş. İle sigortalısı arasında yapılmış güvenlik hizmetleri sözleşmesi dolayısıyla … A.Ş’ye bağlı olarak sigortalısının … Mahallesi’deki … Kolejinde özel güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, söz konusu kolejde bilgi işlem doposundan 58 adet…marka tab-S2 model tabletin yerinde olmadığı 02/08/2019 tarihinde tespit edildiğini, sonrasında 02/08/2019 tarihinden önceki 70 günlük kamera kayıtları incelendiğinde davalı …’in 13 kez mesai bitimine az süre kala, anahtarları yangın dolabından alıp sırt çantası ile kilitli olan odaya girip, ağırlaşmış sırt çantası ile çıkması ve sırt çantası ile okuldan ayrılması sonucu davalı …’in … suretiyle ekspertiz raporu ile de belirlenen 58 adet tableti zimmetine geçirdiğinin tespit edildiğini, davalı …’in şüpheli sıfatıyla verdiği ifadesinde tabletlerin bulunduğu odaya çeşitli zamanlarda girip tabletleri aldığını ve bu tabletleri …’dan bulduğu toptancılara ihale ile adığını söyleyerek sattığını söylediğini, davalı …’in savunmasında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğini kabul ettiğini, haksız fiil hükümleri uyarınca, …’in işvereni konumundaki diğer davalı … A.Ş adam çalıştıranın kusursuz sorumluluğu hükümleri uyarınca müvekkilinin sigortalısına ve halefiyeti uyarınca da müvekkili sigorta şirketine karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek 66.331,75 TL sigorta rücu tazminatının 05/11/2019 tarihinden, itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde; …’in hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği dönemde müvekkil şirket tarafından güvenlik hizmetleri sağlanan …’nde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, …’in nöbet çıkış saatlerine yakın zamanlarda, muhafaza edildiği dolaptan depo anahtarını alarak, yanında bulunan spor çantası ile birlikte depoya giriş yaptığı okul yetkililerince müvekkil şirket ilgili birimlerine bildirildiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan görüntü incelemeleri neticesinde görev ve yetkisi olmadığı halde belirtilen depoya girmiş olduğu ve çıkışta da çantasının hacminin artmış olduğu görüldüğünü, bunun üzerine derhal emniyet güçlerine ihbarda bulunulduğunu ve sanığın yakalanmasının sağlandığını, …’in ifadesinde 58 adet tableti sattığını itiraf ettiğini, davacı tarafın bahse konu olay nedeniyle … Kolejinin uğramış olduğu zararı karşıladığını beyan ederek anılı tutarı müvekkili şirketten talep ettiğini, gerekçe olarak ise adam çalıştıranın kusursuz sorumluluğu ilkesini öne sürdüğünü, TBK md.66 f.2 uyarınca müvekkili şirketin davacının uğradığını iddia ettiği zararlardan dolayı sorumlu tutulması mümkün olmadığını, müvekkilinin kanunda detaylı olarak izah edilen gerekli tüm özeni göstermiş ve zararın artmasının önüne geçmek için gereken tüm çabayı gösterdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’in cevap sunmamış olduğu görüldü.
Davacı vekili uyap sisteminden sunmuş olduğu 26/08/2020 tarihli dilekçesi ile, davalı taraflar ile mahkeme dışı anlaştıklarını, davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığının ve arabulucuk masraflarının davalı tarafa yükletilmesine dair dilekçe sunmuş olduğu görülmüştür.
Davalı ….. vekilinin mahkememize uyap sisteminden sunmuş olduğu 26/08/2020 tarihli dilekçesinde, feragati kabul ettiklerini, her hangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığının ve arabuluculuk ücretinin müvekkili şirkete yükletilmesini kabul ettiklerine dair dilekçe sunmuş olduğu görülmüştür.
Davadan feragat HMK’nun 307 ve 309. maddelerin hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir.
HMK’nın 307. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin dosyada bulunan …. Noterliğinin 18/03/2019 tarih … yevmiye nolu vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Feragat bildirimi de HMK.nun 307. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 18,13-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 1.132,44-TL harçtan düşümü ile geriye kalan 1.114,31-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Talep edilmediğinden taraflar yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalanının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Arabuluculuk masraflarının davalı … A.Ş’den alınarak davacıya verilmesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yokluklarında açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır