Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/212 E. 2021/631 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/212 Esas
KARAR NO:2021/631

DAVA:Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali, Genel Kurul Kararının Butlanı)
DAVA TARİHİ:10/04/2020
KARAR TARİHİ:09/09/2021

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, müvekkilinin davalı … AŞ’nin 31/03/2020 tarihinde yapılan 2019 yılı olağan genel kurul toplantısına katıldığını ve sordukları soruların cevapsız bırakıldığını, bilgi alma hakkının kullandırılmadığını, gider harcama gibi kalemlerde bilgi edinme taleplerine cevap verilmediğini veya reddedildiğini, toplantı öncesinde şirket merkezinde incelemeye açılan ve incelenen belgelerin, günün ekonomik koşullarına göre yüksek bulunduğunu ve çelişkisi olduğunu, şirketin karı, zararı, giderleri, maliyetleri vs hususlarda detaylı bilgiye sahip olamadığını, özel denetçi atanması taleplerinin reddedildiğini, TTK 447/1-b hükmüne göre pay sahibinin bilgi alma hakkının kanunen kabul edilen ölçü dışında kısıtlanmasının batıl olduğunu, şirket belgelerinin inceleme yetkisinin kendilerine tanınmasıyla birlikte 31/03/2020 tarihli genel kurul kararlarının hükümsüz olduğunun tespitini talep ettiklerini, şirketin mali tabloları ile şirket mizanı dahil olmak üzere defter ve kayıtları üzerinde inceleme yetkisi istediklerini, davalı şirket yönetim kurulu başkanının davacının imzasını taklit ederek sermayesinde azalmalar olduğunu, bu hususta pay cetvelinin düzeltilmesi talepli dava açtığını, çoğunluk pay sahibinin işbu davayı ilgilendiren taraf olarak, hukuk düzleminde tüzel kişilik olarak ise davalı şirketin davacının davalı şirket nezdindeki haklarını kullanmasına engel olduklarını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müvekkilinin davalı şirkete yönelttiği soruların cevapları ile ilgili tüm bilgi ve belgeler üzerinde bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılabilmesi için davalı şirkete talimat verilmesine, müvekkiline davalı şirket mali tabloları ile şirket mizanı dahil olmak üzere defter ve kayıtları üzerinde inceleme yetkisi verilmesine, davalı şirket 31/03/2020 tarihli Genel Kurul Toplantısının hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının bilgi alma hakkı hiçbir zaman kısıtlanmadığını, TTK 437.md kapsamında gereken tüm mali tablolar ile Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu ve bağımsız Denetim Raporu yasal süresinde genel kurul toplantısından evvel hazır edildiğini, davacının incelemesine açıldığını, örnekleri teslim edildiğini ve genel kuruldaki müzakereler sırasında yöneltilen sorular da cevaplandırıldığını, soru ve cevapların genel kurul tutanağına geçirildiğini; TTK’da pay sahiplerine şirket defter ve kayıtlarını doğrundan inceleme yetkisi verilmediğini, davacının tüm iddialarının ve bayanlarının, haksız, mesnetsiz, hayal ürünü, gerçek dışı ve mahkemeyi yanıltarak haksız çıkar sağlamaya yönelik, iftira niteliğinde olduğunu; davacının grup şirketlerine karşı davalar açtığını, asıl gayesinin şirketteki mevcut paylarını yüksek bedelle devrederek ortaklıktan ayrılmak olduğunu, davacının açtığı davalarla şirketleri zor durumda bıraktığını ve ticari faaliyetlerini sekteye uğratmaya çalıştığını, eldeki dava ile benzer gerekçelerle açılan davalarda bilirkişi raporu ile davacının haksızlığı tespit edildiğini; genel kurulda alınan kararların TTK 447.md hükümlerinin hiçbirini içermediğini, bu nedenle hükümsüzlüğünün tespiti talebinin reddi gerektiğini, davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, davacı taleplerinin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Dava; davacı tarafça dilekçede ileri sürülen nedenlere dayalı olarak TTK’nın 437.md gereğince bilgi alma ve inceleme hakkı tanınması ile davalı şirketin 31/03/2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların hükümsüzlüğünün (butlanının) tespiti istemine ilişkindir.
Bilgi alma ve inceleme hakkı TTK’nın 437/2.maddesinde düzenlenmiş olup buna göre, pay sahiplerinin bilgi alma veya inceleme istemlerinin genel kurulda, yönetim kurulundan şirketin işleri; denetçilerden denetim yapılma şekli ve sonuçları hakkında olabileceği; aynı maddenin 5.fıkrasında ise, bilgi alma veya inceleme istemlerinin, cevapsız bırakılması, haksız olarak reddedilmesi, ertelenmesi ve bilgi alınamaması durumunda şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine başvurarak bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılabileceği düzenlenmiştir.
Butlan (hükümsüzlük) istemine ilişkin ise uygulanması gereken 6102 sayılı TTK’nın 447.maddesi,”(1) Genel kurulun, özellikle;
a) Pay sahibinin, genel kurula katılma, asgari oy, dava ve kanundan kaynaklanan vazgeçilemez nitelikteki haklarını sınırlandıran veya ortadan kaldıran,
b) Pay sahibinin bilgi alma, inceleme ve denetleme haklarını, kanunen izin verilen ölçü dışında sınırlandıran,
c) Anonim şirketin temel yapısını bozan veya sermayenin korunması hükümlerine aykırı olan, kararları batıldır.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda iddia ve savunmaların ileri sürülüş biçimine göre, uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, davacı tarafça ileri sürülen nedenlere dayalı olarak ortağı olduğu davalı şirkette bilgi alma ve inceleme hakkı tanınması ve yine davalı şirketin 31/03/2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların ileri sürülen nedenlere dayalı olarak butlan (hükümsüzlük) koşullarının bulunup bulunmadığı hususunda bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilerek, davalı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek getirtilen-sunulan belgeler bilirkişiler SMMM Prof. Dr. … ve Ticaret Hukukundan kaynaklanan nitelikli hesaplamalar konusunda uzman Prof. Dr. …’ya tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 03/03/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunun ve davacı vekilinin itirazı üzerine aynı bilirkişi kurulundan alınan 18/05/2021 havale tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporlarında özetle; davalı şirket 31/03/2020 tarihli Genel Kurul Toplantı hazırlıkları sırasında davacının incelemesine sunulan finansal tablo ve raporlarla bilgi alma hakkının kullanıldığı, genel kurul toplantısında davacı tarafça sorulan her bir soru bakımından yapılan incelemeler ışığında davalı şirket tarafından davacının bilgi alma hakkının ihlal edilmediği, davacı tarafça sorulan sorulara yeterli cevaplar verildiği, davacı tarafa toplantı öncesi sunulan finansal tablolar, yönetim kurulu faaliyet raporu ve denetim raporunda yer alan verilerin geçmiş yıllara göre olağan dışı değişim gerçekleştirmediğinin tespit edildiği; kullanılan krediler ve finansal kiralama işleminin konusu bakımından davalının sorusuna cevap verilebileceği ancak, buradan elde edilen kaynağın ARGE veya benzer bir faaliyet kapsamında şirket sırrı niteliğinde olduğunun savunma olarak ileri sürülebilmesinin de mümkün olduğu ve bu konuda dosyada bir bilgi ve belge bulunmadığı, ticari defterler ve mali yazışmaları inceleme konusunda davacının korunması gereken bir menfaatinin bulunmadığı; davacının bilgi alma hakkının sınırlanmadığı, bu kapsamda bu yönde alınan genel kurul kararlarının butlanını şartlarının oluşmadığı; genel kurul toplantısı öncesi ve toplantı sırasında davacının ve diğer pay sahiplerinin bilgi alma ve inceleme haklarının kanunun izin verdiği ölçü dışında sınırlandıran nitelikte bir genel kurul kararının bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, davacı taraf itirazları yerinde görülmemiş, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, alınan ve benimsenen bilirkişi kurulu kök ve ek raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre;
Bilgi alma ve inceleme hakkı tanınması talebi yönünden yapılan yargılama sonrasında; davacının ortağı olduğu davalı şirkette dilekçede ileri sürülen nedenlere dayalı olarak TTK’nın 437.md gereğince bilgi alma ve inceleme hakkı tanınması istenmiş ise de; benimsenen bilirkişi kök ve ek raporlarında dayanak ve gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, davalı şirketin 31/03/2020 tarihli Genel Kurul Toplantısında davacının bilgi alma hakkının ihlal edilmediği, davacı ortağın bilgi alma, inceleme ve denetleme haklarını kanunun izin verdiği ölçüde cevaplandırıldığı, başka bir ifadeyle pay sahibi davacının bilgi alma, inceleme ve denetleme haklarının sınırlanmadığı; diğer yandan mali tablolar ile Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu ve Bağımsız Denetim Raporunun genel kurul toplantı öncesi hazır edilerek davacı taraf incelemesine sunulduğu; davacının hakkını sınırlandıran genel kurur kararının bulunmadığı anlaşıldığından davacı tarafın bu yöndeki isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Genel Kurul Toplantısında alınan kararların butlanı (hükümsüzlük) istemi yönünden yapılan yargılama sonrasında; yukarıda özetlenen ve benimsenen bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, davacı pay sahibinin bilgi alma, inceleme ve denetleme hakkının sınırlandırılmadığı gibi bu yönde alınmış herhangi bir genel kurul kararının da bulunmadığı, bu haliyle TTK’nın 447.maddesinde sayılan butlan nedenlerinin somut olay bakımından gerçekleşmediği anlaşıldığından, davacı tarafın butlan isteminin de reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 59,30 TL karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 4,90 TL harcın davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
3-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avanslarından geriye kalanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, bilgi alma ve inceleme davası yönünden kesin, butlan davası yönünden gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/09/2021

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı