Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/208 E. 2021/442 K. 09.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/208 Esas
KARAR NO:2021/442

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :03/04/2020
KARAR TARİHİ:09/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından davalı …’a Bankacılık İşlem Sözleşmesi’ne dayalı olarak … kredi numaralı Kredili Mevduat Hesabı tahsis edildiğini, davalı tarafından kullanılan kredili mevduat hesap özetlerinin davalıya gönderildiğini, ancak davalı tarafından hesap özetlerindeki mevcut borcun ödenmemeye başlandığını, sonrasında davalıya …. Noterliği’nden 12/09/2019 tarihinde kredili mevduat hesabının kapatıldığı ve kredili mevduat hesabı borcunun ödenmesi istemli hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, işbu ihtarnameye rağmen davalı tarafından borcun ödenmediğini, bunun üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı – borçlu tarafından icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilerek … İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğunun belirtmesi üzerine dosyanın yetkili … İcra Müdürlüğü’ne gönderildiğini ve …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas numarasına kaydedildiğini, bu dosyada davalıya gönderilen Örnek-7 nolu ödeme emri üzerine davalı – borçlu tarafından yasal süresi içinde borca ve fer’ilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının borca ve takibe yönelik itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasındaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin ise davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip tutanağı davalıya 03/06/2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, davalı – borçlu tarafından davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında akdedilen Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi’ne dayalı olarak davacı banka tarafından … adlı işyerinin sahibi olan davalı …’a tahsis edilen … kredi numaralı ticari nitelikli Kredili Mevduat Hesabı borcunun hesap kat ihtarnamesine rağmen ödenmemesi üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile girişilen ilamsız icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı banka ile davalı … arasında akdedilen Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi’nin ve davalı adına açılan Kredili Mevduat Hesabı ile buna bağlı olarak tahsis edilen kredinin, davalının sahibi olduğu … adlı işyeri için tahsis edilmiş “ticari nitelikli kredi” olduğu anlaşılmaktadır. Bu husus mahkememizce re’sen değerlendirilmiş olup, bu nedenle TTK.’nun 4. maddesi uyarınca huzurdaki davada görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi, dolayısıyla mahkememiz olduğu kanaatine varılarak işin esasına girilmiştir.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, taraflar arasında akdedilen Bankacılık İşlem Sözleşmesi, …. Noterliği’nin 12/09/2019 tarihli Hesap Kat İhtarnamesi, Kredili Mevduat Hesap Özetleri, bilirkişi incelemesi, yemin ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır. Davalı taraf ise herhangi bir delil sunmamıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının UYAP örneği celbedilerek incelenmiştir. İcra takip dosyasının incelenmesinde; davacı banka tarafından davalı aleyhine borcun sebebi olarak bankacılık işlemleri sözleşmesi gösterilmek suretiyle 10.125,02-TL. asıl alacak, 889,13-TL. kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 243,31-TL. işlemiş temerrüt faizi, 13,02-TL. vergiler toplamı, 4,50-TL. masraf olmak üzere toplam 11.274,98-TL. alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, Örnek-7 nolu ödeme emrinin davalı borçluya 12/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 17/12/2019 tarihinde davalı-borçlu vekili Av. … tarafından yasal süresi içerisinde borca ve takibe itiraz edildiği, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, sonrasında harca esas değer olarak 11.274,98-TL. gösterilmek suretiyle 03/04/2020 tarihinde ve 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde davacı banka vekili tarafından huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, mahkememizce icra dosyasının UYAP örneği dosyaya kazandırılmış, takibe ve davaya dayanak Bankacılık İşlem Sözleşmesi, Hesap Kat İhtarnamesi, Kredili Mevduat Hesap Özetleri’nin dosya arasında olduğu görülmüş, sonrasında 20/01/2021 tarihli ara karar ile uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden davacı taraf iddiası, davalı taraf savunması ve tüm dosya kapsamına göre rapor alınmasına karar verilerek dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bankacı bilirkişi Meltem MÜLAYİM tarafından düzenlenen 03/04/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlığın Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi’nden kaynaklandığı, davacı banka tarafından davalı (muhatap) …’a gönderilen hesap kat ihtarında muhatabın bankadan kullandığı kredilerin 12/09/2019 tarihi itibariyle kat edildiği, dava ve takip konusu alacağın kredili mevduat hesabından doğduğu, davalının davacı bankaya 12/09/2019 tarihi itibariyle toplam 11.087,87-TL. borcun bulunduğu, borcun ödeme tarihine kadar sözleşmede belirtilen yazılı oranda işleyecek gecikme faizi ve gider vergisi ile ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde nakden ödenmesinin, aksi halde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, taraflar arasında 19/01/2015 tarihli Kredi Kartı Başvuru Formu ve Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi ile bila tarihli Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşmenin “Müşterek Hükümler” başlıklı XIX-15. maddesinde sözleşmeden doğan ihtilaflarda bankanın defter, kayıt ve belgelerinin kesin delil teşkil edeceğinin hüküm altına alındığı, davacı bankanın kredi ilişkisi ve uyuşmazlık dönemi ticari defterlerinin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun ve 213. sayılı Vergi Usul Kanunu’nun ilgili maddelerine göre gerekli olan açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığı ve tutulduğu, TTK.’un amir hükümlerine göre davacı bankanın ticari defterlerinin lehine delil vasfını haiz olduğu, bu konudaki nihai takdirin ise mahkemeye ait olduğu, kredili mevduat hesabının gerçek veya tüzel kişilerin günlük nakit ihtiyacını karşılamak için, limiti önceden belirlenmiş ve vadesiz mevduat hesabına tanımlanmış bir kredi türü ve bankacılık ürünü olduğu, davacı banka tarafından davalı …’a Bankacılık İşlem Sözleşmesi’ne dayanılarak kredili mevduat hesabı (KMH) limiti tanımlaması yapıldığı, davalının banka hizmet noktaları aracılığıyla yapılan bankacılık işlemleri doğrultusunda kredi hesabının kullanıldığı, davalının Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi tahtında tanımlanan kredili mevduat hesabından doğan anapara, faiz, faizin gider vergisi, masraf vs. dönem/devre sonu/vade tarihinde ödeme edim ve yükümlülüklerini yerine getirmediği, bunun üzerine davacı banka tarafından ödemede gecikmeler ve tahsilatta yaşanan güçlükler sebebiyle … numaralı kredi hesabının kat edildiği, davalı …’ın … numaralı KMH’dan doğan ve davacı bankanın ticari defterlerinde kayıtlı bulunan anapara, faiz, vergi vs.’den oluşan 12/09/2019 hesap kat tarihi itibariyle toplam 11.087,87-TL. tutarında nakdi kredi borcu bulunduğu saptandığı, yapılan hesaplamaya göre davacı bankanın …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyası kapsamında davalıdan 09/12/2019 takip tarihi itibariyle toplamda 11.274,98-TL. tutarında nakdi alacağının olduğu, bu miktar üzerinden davalının borca ve fer’ilerine itirazının iptaline karar verilebileceği, 09/12/2019 takip tarihi itibariyle talep edilen ve tespit edilen borç dökümünün ise 10.125,02-TL. asıl alacak, 889,13-TL. kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 243,31-TL. işlemiş temerrüt faizi, 13,02-TL. vergiler toplamı ve 4,50-TL. masraf olmak üzere toplam 11.274,98-TL. olduğu, takip tarihinden itibaren taraflar arasında akdedilen Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi tahtında T.C. Merkez Bankası tarafından kredi kartları için ilgili dönem için ilan edilen yasal faiz oranları gözetilmek suretiyle asıl alacak olan 10.125,02-TL.’ye yıllık %28,80 oranında temerrüt faizi işletilebileceği, tarafların icra inkar tazminatı, masraf, vekâlet ücreti ve diğer benzeri talepleri yönünden takdirin mahkemeye ait olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına tebliğe çıkarılmış, davacı vekili bilirkişi raporuna karşı yazılı beyan dilekçesi sunmuştur. Davalı borçluya ise bilirkişi raporu 21/04/2021 tarihinde tebliğ edilmesine karşın davalı tarafından rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
Dosyada alınan bilirkişi raporu incelenip denetlenmiş, raporun toplanan delillere, dosya kapsamına ve kredi sözleşmesine uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
Öte yandan 2004 sayılı İİK.’nun 67/2 maddesine göre; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun da itirazında haksız olması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine haksız olarak itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunların dışında alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli, 2019/4054 Esas ve 2019/7699 Karar ve 04/06/2020 tarihli, 2020/2083 Esas ve 2020/2727 Karar sayılı ilamları)
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen icra takip dosyası, taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümleri, hesap kat ihtarı, dosyada alınan ve mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu ile toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasında imzalanan Bankacılık İşlemleri Sözleşmesi kapsamında davacı banka tarafından davalı …’a … kredi numaralı Kredili Mevduat Hesabı (KMH) tahsis edildiği ve davalıya krediler kullandırıldığı, ancak davalının kredili mevduat hesabından kaynaklanan edim ve yükümlülüklerini yerine getirmediği, bunun üzerine davacı banka tarafından ödemede gecikmeler ve tahsilatta yaşanan güçlükler sebebiyle … numaralı kredi hesabının kat edildiği, davalı …’ın … numaralı KMH’dan doğan ve davacı bankanın 12/09/2019 hesap kat tarihi itibariyle ticari defterlerinde kayıtlı bulunan anapara, faiz, vergi vs.’den oluşan toplam 11.087,87-TL. tutarında nakdi kredi borcunun bulunduğu, davacı banka tarafından davalı aleyhine 09/12/2019 tarihinde; …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası ile; 10.125,02-TL. asıl alacak, 889,13-TL. kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 243,31-TL. işlemiş temerrüt faizi, 13,02-TL. vergiler toplamı, 4,50-TL. masraf olmak üzere toplam 11.274,98-TL. üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle hesaplanıp açıklandığı üzere; icra takip dosyasında davalı/borçlunun davacı bankaya 09/12/2019 takip tarihi itibariyle 10.125,02-TL. asıl alacak, 889,13-TL. kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 243,31-TL. işlemiş temerrüt faizi, 13,02-TL. vergiler toplamı ve 4,50-TL. masraf olmak üzere toplam 11.274,98-TL. tutarında borçlu olduğu, sonuç itibariyle hükme esas alınan bilirkişi raporu ile tespit ve hesap edilen miktara yönelik davalı itirazlarının haksız olduğu ve İİK.’nun 67. maddesi gereğince bu miktara (11.274,98-TL.’ye) yönelik davalı itirazlarının iptalinin gerektiği, davacı bankanın takipte asıl alacağa işletebileceği ve davalıdan talep edebileceği faiz oranının ise %28,80 olması gerektiği, ayrıca takip konusu alacak kalemleri likit ve belirlenebilir nitelikte bir para alacağı olduğundan, davalının itirazı da haksız olduğundan, kabul edilen alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatını da kapsar şekilde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında 10.125,02-TL. asıl alacak, 889,13-TL. işlemiş akdi faiz, 243,31-TL. işlemiş temerrüt faizi, 13,02-TL. BSMV, 4,50-TL. masraf olmak üzere toplam 11.274,98-TL.’ye yönelik itirazının iptaline, takibin asıl alacağa yıllık %28,80 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi (BSMV) yürütülmek suretiyle talepnamedeki diğer koşullarla aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 2.254,99-TL. icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 770,19-TL karar ve ilam harcından, peşin olarak yatırılan 192,55-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 577,64-TL harcın davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan toplam 1.118,25-TL. yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır