Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/141 E. 2021/876 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/141 Esas
KARAR NO:2021/876

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/02/2020
KARAR TARİHİ:16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 31/07/2019 tarihinde … İşletme Müdürlüğü sorumluluk sahası içinde bulunan … İlçesi, … Mah., …Cd. Adresinde davalılar tarafından yapılan çalışma sırasında müvekkili şirketin enerji dağıtım altyapısına hasar verildiğinin tespit edildiğini, kesinti ile ilgili olarak müvekkili şirket personelince arızanın giderildiğini ve enerji verilmesine müteakip davalı aleyhine hasara maruz kalan onarım için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedelleri kapsayan hasar bedeli olan 34.979,68 TL ve 6.296,34 TL KDV bedelinden müteşekkil toplam 41.276,02 TL borç tahakkuk ettirildiğini, hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine 41.276,02 TL hasar bedeli ile 1.089,01 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 42.365,03 TL’nin tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını ve borçluya ödeme emri gönderildiğini, borçluların borca ve takibe itiraz ettiklerini, itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu, müvekkilinin alacağının davalıların haksız eyleminden kaynaklanan hasar bedeli olduğunu beyanla davalıların …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukların haksız ve yersiz itirazlarının iptali ile takibin devamını, borçluların aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı … İnş. Tic. Taah. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin diğer davalı … A.Ş. ile imzalanan Erişim Şebekeleri Bakım Onarım Alt İşveren Sözleşmesi uyarınca bu şirkete ait alt yapıların bakım ve onarımını yürütmekte olduğunu, ilgili adreste herhangi bir çalışma yapılmasına karar verilmesi durumunda çalışma ile ilgili tüm izin ve ruhsat işlemlerinin … tarafından temin edildiğini, müvekkili şirketin davaya konu adreste alınan ruhsat ve izin belgelerine istinaden çalışma yaptığını, alınan ruhsat formunun …A.Ş’de de mevcut olduğunu, söz konusu çalışmanın ispatı amacıyla herhangi bir hak kaybına uğramamak adına … Büyükşehir Belediyesi Altyapı Koordinasyon Müdürlüğüne de müzekkere yazılarak ruhsat formunun celbini talep ettiklerini, müvekkili şirket tarafından yapılan ve davacı …’ın tesislerinde zarar meydana geldiği iddia edilen tüm kazalarda davacı kurumun ağır kusuru bulunduğunu, davacı şirketin yaptığı iş gereği mevzuattan doğan ve uyulması gereken kurallara uyumamakta olduğunu, … Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinde de yer alan Proje ve Tesis Dairesi Başkanlığı tarafından Kasım 2017 tarihinde hazırlanan Elektrik Dağıtım Şebekeleri Enerji Kabloları Uygulama Usul ve Esasları kılavuzunda ayrıntılı şekilde açıklanmakta olduğunu, somut olayda da davacı şirketin sadece 50 cm derinlikte kazi yaptığın, elektrik hattının üstüne kum dökmediğini, şerit ve tuğla koymamış olduğunu. bu nedenlerle meydana gelen hasar sonrasında müvekkili şirket çalışanlarınca 186 arıza merkezinin arandığını ve arızanın müvekkil şirket ekiplerince giderilmiş olduğunu, arızanın giderilmesinde yeni kablo çekilmediğini, davacı şirketin hasarın giderilmesi için ayrıca işçi ve araç temin edip etmediği, ettiyse takip konusu işçilik bedelinin işçilere ödenip ödenmediği, araç bedelinin nasıl tespit edildiği, diğer alacak bedellerinin nasıl belirlendiği hususlarının anlaşılamamakta olduğunu, dosyada tek taraflı hazırlanan ve taraflarına tebliğ edilmediği gibi okunmayan tablolardan başka objektif bir delil bulunmadığını, davacı şirketin haksız icra takipleri ile adeta bir gelir kapısı yaratmaya çalıştığını beyanla haksız ve mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesini ve davacının hukuka aykırı takip nedeni ile dava konusu miktarın %20’sinden az olmamak üzere haksız takip tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ve diğer davalı arasında eser sözleşmesi imzalanmış olduğunu, söz konusu sözleşme incelendiğinde müvekkili şirketin sadece ihale makamı olduğunu ve denetim-gözetim yükümlülüğü bulunmadığını, müvekkili şirketin işi tamamen devretmiş olup denetim yükümlülüğünün de bulunmadığının dikkate alındığında meydana gelen hasardan müvekkili şirketin hiçbir sorumluluğunun bulunmadığının, davacı tarafın dava dilekçesinde ve kurum belgelerinde hasarın kurum personelleri tarafından giderildiğini belirtilmesine rağmen şimdi de yüklenici firma tarafından hasarın giderildiğini iddia etmekte olduğunu, davacı tarafın beyanlarının çelişkili olduğunu, işçilik ve vasıta giderlerinin istenebilmesi için hasarın üçüncü bir kişiye yaptırıldığının ve bu sebeple ödeme yapıldığının ispat edilmesi gerektiğini. Yargıtay kararlarında kastedilen hususun bu husus olduğunu, davacının salt bir yüklenici firmasıyla yaptığı sözleşmeyi sunmasının ispat için yeterli olmadığını, davacının yüklenici firmaları tarafından kesilmiş fatura ve şantiye defterini dosyaya summası gerektiğini, davacı tarafın beyan dilekçesinde Eşik Kesinti süresi aşım bedelinin çalışma neticesinde meydana gelen bildirimsiz elektrik kesintisi sebebiyle …’ın kullanıcılarına ödemek zorunda kaldığı tazminat niteliğinde bir bedel olduğunu beyan ettiğini, huzurdaki dosyada bu bedelin 18.039.25 TL olduğunu, davacı tarafın o hattan beslenen toplam 12.229 kullanıcıya buna mukabil 18.039.25 TL tutarında tazminat ödediğine dair davacı tarafça belge sunulmadığını, bu alacak kaleminin soyut olmaktan öteye geçememekte olduğunu, dağıtılamayan enerji bedeline dair emsal Yargıtay kararının açık olduğunu, davacı tarafça dağıtılamayan enerji bedeli talep edilemeyeceğini, davacı hesap belgelerinde yer alan etüt koordinasyon bedelinin hukuksal bir dayanağı olmadığı için talep edilmesinin mümkün olmadığını, bu durumun manevra bedeli ve şebeke yıpranma bedeli için de geçerli olduğunu, davacı tarafın değişik isimlendirmeler kullanmak suretiyle hesabı olabildiğine şişirdiğini, şebeke yıpranma bedelinin de talep edilmesinin aynı şekilde mesnetsiz olduğunu, beyanla haksız ve mesnetsiz açılan davanın öncelikle husumetten reddini, mahkeme aksi düşüncedeyse itirazlarının doğrultusunda esastan reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 15/06/2021 tarihli celse iki nolu ara karar gereğince dosyanın celse arasında günsüz olarak Elektrik – Elektronik bilirkişisi … ‘ na tevdiiği edilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 06/08/2021 tarihli bilirkişi raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun tetkikinde, davacı şirket tarafından ibraz edilmiş olan “Dağıtım Tesislerine Verilen Hasar Yutanağı Formu, Hasar Süreci Bilgilendirme Formu ve dosya kapsamında yer alan diğer bilgi ve belgeler tümüyle değerlendirildiğinde, davalı … (veya Yüklenicisi) çalışanları tarafından davaya konu hasarların meydana geldiği adreslerde yapılan kazı çalışmaları sırasında davacı … A.Ş.” nin elektrik şebeke hattına ait alt yapı tesislerine zarar verildiği, hasarın meydana geldiği tarihte davalının (veya Yüklenicisinin) davaya konu kazı yapılan adreslerde Altyapı Kazı Ruhsatını almadan, davacıdan proje ve nezaretçi talep etmeden çalıştığının dosya münderecatında bulunan bilgi ve belgelerden anlaşıldığı ve davalı ve yüklenicişinin meydana gelen hasarlarda kusurlu olduğu, bu durumun aksini gösterecek herhangi bir somut belgenin bulunmadığı, davacının altyapı tesisatında hasara sebep olacak ilgili mevzuatlara aykırı somut bir durumun dosya münderecatındaki belgelerden tespit edilemediği bu nedenle davacı tarafa kusur izafe edilemeyeceği, davacının takip dosyaları ile Davalılardan talep cttiği hasar bedeli içerisinde, Malzeme Bedeli, Montaj Bedeli, Personel ve Araç Gideri, Dağıtılamayan Enerji Bedeli, Eşik Kesinti Süresi Aşım Bedeli, Etüt Koordinasyon Bedeli. Manevra Bedeli ve Şebeke Yıpranma Bedeli kalemlerinin bulunduğu, dosya içerisindeki belgeler ve ilgili mevzuatlar kapsamında ve Emsal Yargıtay kararları doğrultusunda davacının bu kalemler içerisinden Dağıtılamayan Enerji Bedeli, Eşik Kesinti Süresi Aşımı Bedelini talep edemeyeceği, emsal Yargıtay kararlarında, özel olarak dışarıdan işçi tutulup bu işçilerin çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça zarar gören monaj, personel (çalışan . mühendis. Müdür ) 3 ve araç giderlerinden oluşan zararın tazmininin talep edilemeyeceği sadece zarar gören malzeme bedelini talep edebileceği olarak benimsendiği, dosya münderecatı içerisinde bulunan bilgi ve belgelerden zarar gören davacı tarafından meydana gelen hasarlara ilişkin özel olarak dışarıdan işçi tutulup bu işçilerin çalıştırıldığının ve sadece bu işler için ek ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir somut belge tespit edilememiş olduğundan ve Emsal Yargıtay kararları doğrultusunda davacı tarafından yalnızca malzeme bedeli, şebeke yıpranma bedeli ve takip tarihine kadar işlemiş faiz toplamının talep edilebileceği, bu durumda talep edilebilecek olan tutarın 1.286,72 Asıl Alacak, 33,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.320,67 TL talep edebileceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava haksız fiil nedeni ile başlatılan …. İcra Dairesinin … takip sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘ nun 67 maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Taraflar arasında ki uyuşmazlığın temelini davalı Turk Telekom’un yüklenici firması olan diğer davalı tarafından yapılan alt yapı çalışmaları sırasında davacı yana ait kablolara hasar verildiği iddiası oluşturmakta olup dosya içerisinde yer alan tutanaklardan dava konusu hasarın davalıların çalışması neticesinde meydana geldiği mahkememizce kabul edilmiştir.
Uyuşmazlık, teknik inceleme gerektirdiğinden mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davacının davaya konu olay nedeniyle özel olarak araç ve işçi çalıştırdığını ispatlayamadığını, genel giderlerden olan kalemlerin talep edilemeyeceğini ifade eden bilirkişi raporu aynı gerekçelerle mahkememizce de benimsenmiştir. Bilirkişi raporu ile belirlenen miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur (Y.3HD’nin 09/10/2019tarih 2019/4054E-2019/7659K sayılı ilamı). Davacının talebinin haksız fiil nedeni ile zarar tazmini istemine ilişkin olduğu alacağın likit olmadığı anlaşıldığından davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İcra İflas Kanunun 67/2.maddesi uyarınca itirazın iptali davasının kısmen veya tamamen reddi halinde, borçlu lehine hükmedilecek tazminat kötü niyet tazminatı olup, borçlu lehine kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında takip alacaklısının kötü niyetli olması gerekir. Alacaklı icra takibi başlatmakta kötü niyetli değilse aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilemez. Somut olayda, davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu dosya kapsamından anlaşılmamaktadır. Bu sebeple davalı yanın kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalılar tarafından …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 1.286,72 TL Asıl Alacak, 33,95 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 1.320,67 TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-İcra inkar ve kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
3-Alınması gereken 90,21-TL karar ve ilam harcının, 511,66-TL peşin yatırılan harçtan düşümü ile kalan 421,45 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafça ödenen 90,21 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 62,20-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 993,00-TL olmak üzere toplam 1.055,20-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 33,95-TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.320,67 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 6.135,77 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
8-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 42,47 TL’sinin davalılardan, 1.277,53 TL’sinin davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve … vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır