Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/103 E. 2020/787 K. 27.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/103 Esas
KARAR NO:2020/787

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:12/02/2020
KARAR TARİHİ:27/11/2020

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde, takibe dayanak 29/01/2019 vade tarihli, 472.000 USD bedelli bono üzerindeki imzanın müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, müvekkili şirketin çift imza ile temsil ve ilzam edildiğini ancak, şirkete ait kaşe üzerinde tek imza bulunduğunu, bono alacaklısı davalı şirket ile hiçbir ticari ilişki bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının kötüniyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01/07/2015 tarihli sözleşme gereğince davacı şirket ve aynı gruba ait diğer şirketler ile ticari ilişki bulunduğunu; takip dayanağı bononun tanzim tarihinde davacı şirket her üç yönetim kurulu üyesi de tek başına imzaya yetkili olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuş; davacının tazminata mahkumiyetini talep etmiştir.
Dava; İİK 72/3.maddesi gereği menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı vekili 27/11/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirmiş; davalı vekili ise aynı tarihli dilekçesi ile feragat nedeniyle davacı taraftan herhangi bir yargılama gideri, tazminat ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirmiştir.
Davadan feragat HMK’nun 307 ve 309. maddelerin hükümleri gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir.
HMK’nın 307.maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmaktadır. Feragat bildirimi de HMK.nun 307. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; talep olmadığından taraflar yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Talep olmadığından taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
3-Peşin harç karar harcını karşıladığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalanının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonrasında oy birliğiyle karar verildi. 27/11/2020

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı